Obama'ın tüm söylemler tam bir fiyasko çıktı..
Suriye'de ilk kıvılcımın ortaya çıktığı günden bu yana o kadar çok şey söylendi ki hemen hemen hepsi yalan çıktı. Obama dünyanın gözünün içine baka baka yalanlarını bir bir sıraladı. En çok da ABD'den gelen açıklamaların tamamına yakını boş çıktı.

Taha Dağlı, 2008de Obamanın başkanlıktaki rakibi olan Amerikalı senatör John Mccain'in, Obama'nın yalanlarını bir bir sıraladığı Almanya'daki konuşmasını yazdı;
Obama'nın Suriye yalanları
Suriyeli muhaliflere destek dedi, yalan çıktı. Kırmızı çizgi aşıldı, operasyon yapıyoruz dedi, yalan çıktı.
DAEŞle mücadele dedi, DAEŞ daha da güçlendi.
Esedsiz çözüm dedi, Rusyayı Suriyeye soktu.
Amerikalı senatör John Mccain, 2008de Obamanın başkanlıktaki rakibiydi.
Neo-con çizgisindedir, işgal yanlısıdır ama buradaki meselemiz Mccainin siyasi görüşü ya da savunduğu politikalar değil.
Münihteki Suriye konferansında bir konuşma yaptı. Obamanın Suriye politikasını yerden yere vurdu.
Doğaldır, adam müdahaleci bir tip ve Obamanın muhalifi.
Ama tüm bunları anlatırken, bugün Suriyenin geldiği noktada Amerikanın neler yaptığını ya da yapmadığını da dünya kamuoyunun gözüne soktu.
Bugüne kadar Suriyede 5 yıldır akan kanın sorumlularını anlatırken hep Amerikan gerçeğine dikkat çektik. Evet Esed bir katil, İran, Hizbullah ve Ruslar da onunla birlikte katil. Onların hepsinin safı belli.
Peki ya Amerikanın safı?
İşte siyasi kimliğini ya da fikirlerini tasvip edip etmemekte özgür olduğumuz John Mccain, Amerikanın Suriyeyi nasıl bu hale getirdiğini anlattı.
John Mccain, Suriyede olup bitenden Obamayı sorumlu tuttu.
Çünkü Amerikan yönetiminin Suriyedeki kıvırmalarını tek tek örnekledi.
2011 Mart-Suriyede ayaklanma başladı. Esed, halk ayaklanmasını silahla bastırmaya kalktı, katliamlar yaşandı.
2011de Özgür Suriye Ordusu kuruldu, muhaliflerin siyasi kanadı oluşturuldu. İşte tam bu noktada Amerika, Suriye yalanlarına başladı.
Muhaliflere destek konusu tam bir palavra çıktı. Ne verilemez bir destekmiş bu. Yıllarca arkanızdayız diyerek Suriyeli muhalifleri oyalayıp, durdular.
2012de Obama, muhaliflere silah vereceğiz dedi. Sonrasında bu sözü yerine getirmedi.
Türkiyeyi de Suriyeli muhalifler konusunda hep yalnız bıraktı.
Mccain Obamanın muhaliflere destek yalanını şu sözlerle anlattı, Obama önce Özgür Suriye Ordusunu silahlandıracağız dedi sonra vazgeçti.
2013 Ağustos ayında Esed kimyasal silahlarla katliam yaptı. Obama, kırmızı çizgi aşıldı, müdahale edeceğiz dedi. Tam Suriye operasyonuna ramak kalmıştı ki, Obama Rusya ile anlaşarak, müdahaleyi rafa kaldırdı.
2013 Kasım ayında Obama, Suriyedeki kimyasal silahların BM tarafından toplatıldığını söyledi. Bu da yalan çıktı, Esed hala kimyasal saldırılara devam ediyor.
Mesela McCain Münihteki konferansta Obamanın müdahale planından vazgeçerken yaşadığı süreci anlattı,
Başkan Obama beni Beyaz Saraya davet etti kimyasal silah kullandılar, kırmızı çizgiyi aştılar, Esedin gücünü kırıp, Özgür Suriye Ordusunu güçlendireceğiz, çatışma alanındaki momentumu değiştireceğiz dedi. Yaklaşık bir hafta sonra ofisimde ABDnin bunu yapmayacağını CNNdeki haberden öğrendim. Suudi uçakları havalanmaya hazır beklerken onlar da televizyonlardan öğrendi. Bu ABDnin güvenilirliğini derinden sarstı ve hala bu güven bunalımını aşabilmiş değiliz.
Daha bitmedi.
Obamanın girişimleriyle 3 Cenevre toplantısı yapıldı. Biri 2012, diğeri 2014 sonuncusu da geçen ay. Hepsi fiyaskoyla sonuçlandı.
Obama yönetimi, Suriyede muhaliflere destek vermezken ortaya çıkan DAEŞ terörü de işin cabası.
Ve son olarak 30 Eylül.
Rusya bu tarihte Suriyeyi bombalamaya başladı.
Putin, iki gün öncesinde Obama ile bir aradaydı. Obama, Rusların Suriyedeki DAEŞ karşıtı koalisyona katılacakları müjdesini verdi.
Bütün dünya biliyordu Rusyanın teröristten kastı Esed karşıtı muhaliflerdi. Obama saf ayağıyla Rusların Suriyeye girmesine alkış tuttu.
Zaten daha ilk gün Ruslar, Bayırbucaktaki Türkmenlere misket bombalarıyla saldırdı.
John Mccain, Rusları Suriyeye sokan gücün Obama olduğunu söyledi ve Rusyanın teröristleri vurmasına izin veriyor ki Rusya; siviller dâhil herkesi terörist olarak görüyor dedi.