banner2

Türkiye’de terörün bitmesi ve akan kardeşkanının durması herkesin temennisi ve duasıdır.

Bilindiği gibi kısa bir süre önce Siirt'in Pervari ilçesine bağlı Belenoluk Jandarma Karakolu'na saldırı olmuş, 6 asker şehit olmuştu.

Düzenlenen saldırıda şehit düşen o askerlerden birisi de Jandarma Onbaşı Recep Gök'tü.

Recep Gök’ün hikâyesi, tüm Türkiye’ye bir an önce bu kardeşkanının akmasının durması için çağrı niteliğinde.

Ajanslara düşen o hikâye şöyle: “Siirt'in Pervari ilçesine bağlı Belenoluk Jandarma Karakolu'na düzenlenen saldırıda şehit düşen Jandarma Onbaşı Recep Gök'ün Babası Hüseyin Gök Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesi Akçayol köyünde geçici köy korucusu.

Şehit Recep Gök'ün halası Emine Gök'ün  20 yıl önce PKK'ya katılarak dağa çıkmış.. Gök’ün halası Emine Gök'ün PKK'nın üst sorumlularından ve örgütte 'Rujen Jirki' kod adını kullanıyor” deniliyordu.

Tabi, tek hikâye bu değil. Bunun gibi yüzler hatta binlerce hikâye mevcut.

Bir tarafta asker diğer tarafta o askerin dağa çıkmış halası.

Son günlerde MİT-PKK görüşmesi nedeni ile kıyameti kopartanlar bu akan kardeşkanının durması için ne kadar çaba sarf ettiler?

Evet, yıkmak, öldürmek ve karıştırmak kolay. Önemli olan yapmak, yaşatmak ve karışıklık çıkmasını önlemektir.

Şehit olan Recep Gök’ün kanı vicdan sahibi herkesi harekete geçireceğini düşünüyorum.

Daha fazla halalar yeğenlerini öldürmeden bu işe bir çözüm bulunmalı. Bunun için de halalar hala düşünmesi lazım.

Bu arada Şanlıurfa’da 10 sivil toplum kuruluşu (STK), son zamanlarda meydana gelen terör saldırılarını kınayıp PKK'ya silah bırakma çağrısı yapması yerinde bir bir çıkış ama yeterli değil. Barışın dilinin hakim olması için daha fazlası yapılmalı.

Burada hükümet ve devlette üzerine düşeni de bir an önce yerine getirilmeli.

Silahı bırak demek için kalem uzatmak lazım. Çiçek uzatmak lazım.

O dağa çıkanları dışlamak ile silah bıraktırılmaz. Belki onları dağa çıkartan şartlar bir bir ortadan kaldırıldı-kaldırılıyor ama onları dağdan indirecek şartlar oluşturulmalı.

Bu süreçte birçok kişinin canı yandı. Birçok ocağa ateş düştü. Ama neticede kan kanı temizlemez. Kanı su temizler. Birisinin bu kanın temizlenmesi için su dökmesi lazım. Musluğun başındakiler bir fedakarlık yaparak bu kana su dökmeli.

İnsanlık için, vatanı için ve dini için canlarını feda eden şehit olmuştur. Şehitlerin de ölmediği ayetlerle sabittir.

Kim bilir, belki de şehit Recep Gök’ün ve onun gibilerin kanı bu ateşi söndürür. Ve bu kardeşkanının durmasına vesile olur.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.