16 Nisan da yapılan yeni anayasa halkoylamasında halkın % 85 sandık başına giderek oylarını kullandılar. Ama sandıklardan “HAYIR’lı olan “EVET’in çıkması bazılarına hazımsızlık yaptı galiba. Halkın iradesine saygı duymayanlara halk yine sandıkta gereken dersi verecektir. Halkımız her seçim zamanı bunlara ders veriyor ama anlamıyorlar. Bir kere sandıktan çıkan sayısal “EVET” çoğunluğunun yanında, %48'lik bir “HAYIR” var. Yani sayısal sonuçları itibari ile bu “EVET”te bir “HAYIR” var. Bunu göz önünde bulundurmak gerekir. Bu ülke’ye ve bu coğrafyanın değerlerine savaş açmış. Batı ile işbirliği içinde olan ve Batı'nın bu ülke ve coğrafya üzerindeki hesaplarına hizmet eden uşaklarını bir tarafa bırakırsak; bu, sistem değişikliğine dair bir halk oylaması idi. %48'in hepsi Batı'nın işbirlikçi uşağı değildir…
Dürüst ve samimi duygularla yeni sistem hususunda inandığı veya inandırıldığı doğrultuda oyunu kullanmıştır. Biz Müslümanlar olarak ülkemizin geçirdiği tarihi süreci, sistem içinde oluşan vesayet kurumlarını, ülkemizin içinde bulunduğu şartları ve içinden geçtiği süreci göz önünde bulundurduk ve değişikliğin faydalı olduğuna kanaat getirdik. %52 ile birlikte “EVET” dedik, %48 de farklı düşündü ve “HAYIR” dedi. Bu gayet normal bir demokrasi kuralıdır. Lakin hayırcıların böyle yaygara koparıp ortalığı karıştırmak için özellikle bir partinin genel başkanının insanları sokağa çağırması bir siyasi parti liderine hiç yakışmayan bir tavırdır. Bu durum kendi koltuğunu sağlama alma çabalarıdır. Y.S.K nın vermiş olduğu karar işlerine gelmediği için, yok mühürsüz pusula mühürsüz zarf diye tutturmuşlar. Hani bu zihniyet demokrasi bekçileriydi, hani bunlar Cumhuriyetçiydi şimdi ne oldu da demokrasinin vazgeçilmezi olan sandığa ve halkın özgür iradesine itiraz edip duruyorlar?
Hep 7 düvel denilir ama bu kez 17 düvel bir olup haçlı ittifakı kurarak var güçleriyle türlü oyunlarla bizlere saldırdılar ve saldırmaya devam edip bizlere yaşama hakkı tanımıyorlar. Suriye, Irak, Yemen, Filistin, Libya, Mısırda olan olacaklar yazdıklarımın kanıtıdır. Müslümanlar düşmanını tanımak yerine kendi çıkılmaz dertleri ile meşgul oluyorlar. Küfür tarafı her alanda birlik, Müslümanlar ise imamesi kopmuş tespih misali dağınık haldeler. Rabbim ümmete birlik olmayı nasip etsin inşallah. Çekişmeli geçen Referandum evetle sonuçlandı, Tüm iç dış etkenlere karşı Reis yine galip geldi. Samimi olarak bu galibiyet Sayın ERDOĞAN’IN Şahsınadır. Ülkemiz insanı İslam ülkeleri halkları Sayın Reisi kimliğinden dolayı çok seviyor. Bazıları Sayın Reisin bu Ümmet sevgisini Malzeme olarak kullanıyor iyi bir tablo değil. Reis sayesinde Mevki, makam, kapan, maddede yükselenlerin kondukları mirası iyi korumaları, çok çalışmaları evet diyenlerin en büyük arzusudur.
Seçimler bitti çekişmeler bitmedi. İktidar tarafının çok dikkatli her kesimi kucaklayıcı yeni bir sayfa açması gerekir. İçimizde gerçekten hainler olabilir. Bizim görevimiz ıslah etmektir. Bu işin ileriye dönük çok yapılacakları var. Herkes haddini, konumunu iyi bilmelidir. Toplum fertlerinin Yeni dönemde İktidardan çok istekleri var, Kangren olmuş sorunlar mutlaka çözülmelidir. İşsizlik her gün çoğalıyor, emekli kan ağlıyor, esnaf siftah etmeden kepenk kapatıyor. Ortalıkta başıboş, manevi yönden erozyon geçiren bir gençlik var. Aile yuvaları yıkılmaya devam ediliyor, Uyuşturucu, Faiz, Zina toplum için birer kanser mikrobudur. Mevcut eğitim sistemi ile kaliteli gençlik yetişmiyor. Diplomalı genç yerine kaliteli genç yetiştirmek idealimiz olmalıdır. İlimizde ciddi üretime dönük, istihdam programlı bacası tüten ağır sanayi ağırlıklı fabrikalar bir an önce kurulmalıdır. Mevcutlar sadra şifa değildir. Genel Din sadece Camilere hapis edilmemeli. Akrabalık, komşuluk, insani değerler her gün bozuluyor. Yaralara tedavi şarttır.
Dindar yetiştirilen gençlik Üniversitede bozuluyorsa eğitimde bir sorun var demektir. Kötülükleri gidermede ve önlemede devletin eli her elin üstündedir. Nesli, Canı, Malı, Dini, Namusu korumak güvence altına almak devletin görevi olsa gerek. Üretmeden tüketmek insanlığın felaketidir. Onun için yazımın başlığını “hayırlı evet” dedim. Seçim maratonunda 11 Nisan Urfa’mızın şanlı gününü kutladık devlet erkânı bizi onure etti, sevinçler zirvedeydi ne kadar sevinsek, övünsek, azdır. Şu unutulmamalı genelde şu cennet vatanda, özelde Şanlıurfa’mız da sorunsuz yaşıyorsak bu vatan için canını veren aziz Şehitlerimiz sayesindendir. Ne yapsak şehitlerin hakkını ödeyemeyiz.
Bu kutlu günümüzde Büyükşehir Belediyemiz Urfa’mıza yakışmayan bir etkinlik gerçekleştirdi, Hem de Rabia meydanın da Rabia’ya Abdestli gidilir. Şehitler anılır, Fransızların nasıl def edildiği anlatılır. Bize yakışmayan bu Fransız tarzı etkinlik şehitlerimizin kemiklerini sızlatır diyor, bir daha olmaması dileğimdir. Referandum da Şanlıurfa evet’te yine zafer kazandı Sayın Reis sayesinde olduğunu unutmayalım. Küresel şer odakları Türkiye’yi de aynı Suriye ve Irak’ın durumuna düşürmek istiyorlar uyanık olalım. Surda delik açmaya çalışıyorlar, sur kuvvetli olduğu için delemiyorlar. Bunun kıymetini bilelim. Suriye halkı Katil Esedle, biz ise Mazlum Suriye halkı ile imtihan ediliyoruz dikkatli olmalıyız. Bize düşen meşru görevimizi yapmak gerisi mevlaya aittir. Yeni 18 maddelik sistem değişikliği olan anayasamız HAYIR’LI olsun inşallah… Selamla kalın selamette kalın.
