banner2

Nedense bizdeki her değerli çalışma birileri için rant kapısı oluyor. Göbeklitepe’de bünyesinde barındırdığı gizemli tarihiyle yüklendiği Tarihi misyonla rantçıların iştahını kabartmaya devam ediyor.

Bilindiği gibi Göbeklitepe’de, 2010 yılı 2’nci kazı dönemi içerisinde 26 Eylül günü yapılan çalışmalarda 40 santim boyunda Neolitik Dönem’e ait olduğu tahmin edilen taştan yapılmış insan başı üzerinde ayaklı hayvan figürlü heykel bulundu.  Arkeologları heyecanlandıran 11 bin 500 yıllık heykelin, 1 gün sonra çalındı.



Bu kadar önemli bir bulgu nasıl korumasız bir şekilde orada bırakılır, nasıl heykelin korunması için yeterli güvenlik önlemleri alınmaz? Ebetteki bütün bunları emniyet güçleri ve savcılık soruşturuyor.

Benim aklımın almadığı çalan hırsız ne kadar mı uzmanmış ki 2 yıldır tüm araştırma ve soruşturmalara rağmen bir türlü sonuca varılmıyor?

Burada kimseyi töhmet altında bırakmak istemiyorum.

Ama 2 yıldır bu heykel bulunamıyorsa “hırsız içerideyse kapıyı kilitlemenin bir anlamı yok” vecizesi akıllara geliyor.

Daha önce yapılan Soruşturma kapsamında güvenlik güçleri kazı ekibinde yer alan arkeolog ve işçiler ile Göbeklitepe’nin yakınındaki Örencik Köyü sakinlerinin ifadesine başvurmuş. Herkesin ifadesine başvurulmasına rağmen güvenlik güçleri hırsızlık olayına ilişkin sonuca hala ulaşamadı. Kültür ve Turizm Bakanlığı da, hırsızlık olayının araştırılması için o dönemde Urfa’ya müfettiş göndermişti. Ancak müfettişler hazırladığı raporda güvenlik zafiyetine vurgu yapmışlardı.

Şanlıurfa İl Kültür ve Turizm Müdürü Selami Yıldız, Göbeklitepe’deki hırsızlık olayının aydınlatılamadığını, sorumluluğun kazıyı yürüten ekibe ait olduğunu söylemişti. Kazı çalışmaları ve kazı sonrası çıkan eserlerle ilgili olarak İl Kültür Müdürlüğü tamamen devre dışı bırakılıyor.

Hırsızlık sonrası oraya kamera sistemi kuruldu. Ama o da alanın tamamına değil, sadece bir kısmına kuruldu. Güvenlik konusu hala zaaf var!.

Geçmişte yaşananların hesabı yeterince sorulmasa gelecekte olası hırsızlık ve yağmaların önüne geçilmez!..

Burada birkaç soru sormak istiyorum;

- Neden bu kazılarda İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü devre dışı bırakılıyor?

-Neden  kazı ekibi yeterince denetlenmiyor?

- Neden Harran Üniversitesi  bu işi tam olarak bir ekip oluşturmuyor?

-Peki, hepimiz ölümlüyüz, ya bu ekibin başı Klaus Schmidt görevi bırakır ve ya ölürse B planı var mı?

-Neden Ekipte yer alan Başta Klaus Schmidt olmak üzere herkesin mali ilişkilileri araştırılmıyor?

Daha önce Göbeklitepe ile ilgili yazı yazdığımda özellikle medyada yazı yazan bazı kişilerden tepki aldım! Acaba bu insanların bu kazı ekibiyle göbek(litepe) bağlantısı mı var?

Bu Kazı ekibi ve ilişkide bulunduğu kişiler daha iyi araştırılmalı.

Bölgede bulunan Kamera sistemi tüm alanı içine alacak şekilde genişletilmeli.

Kamera sisteminin tüm yetkileri İl Kültür Müdürlüğüne devredilmeli. Denetim yeterince sağlanmalı!

Harran üniversitesi de bu konuda gerekli inisiyatifi almalı. Çünkü bu kazı işi en çokta Dünyanın ilk Üniversitelerinde sayılan Harran üniversitesine yakışır!

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.