banner2
Öne Çıkanlar Ayşegül Yıldızdan boşanıyor mu? ileri teknolojik Milot Rashica DAHİ Sergisi Zeytin Zeytinyagı

Erdoğan'ın İsrail'de Atom Bombası Var mı, Çıkışının Perde Arkasında Ne Var?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün düzenlenen AK Parti Grup Toplantısı'nda 7 Ekim'den bu yana Gazze'de katliam yapan İsrail'e çok sert tepki gösterdi. 11 binden fazla Filistinli'nin öldürülmesine tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, kritik bir konuyu da gündeme getirdi. 

ERDOĞAN'DAN ATOM BOMBASI ÇIKIŞI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya seslenerek 'atom bombası' konusunda net bir açıklama yapmasını istedi. Erdoğan "Buradan Netanyahu'ya sesleniyorum, sende atom bombası var mı yok mu? Varsa sıkıysa açıkla. Ey İsrail sen de nükleer bomba var ve bununla tehdit ediyorsun. Artık ecelin geliyor. Neye sahip olursan ol gidicisin" dedi.

ATOM BOMBASI ÇIKIŞININ SEBEBİ NE?
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İsrail'e yönelik atom bombası çıkışı Türkiye ve dünya medyasında geniş yer bulurken, bu sözlerin sebebi merak konusu oldu. Erdoğan'ın "Buradan Netanyahu'ya sesleniyorum, sende atom bombası var mı yok mu? Varsa sıkıysa açıkla" sözlerinin perde arkasını değerlendiren uzmanlar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Netanyahu'yu atom bombası varlığını itiraf etmeye zorladığını belirtti. 

Peki Başkan Erdoğan bu çıkışı neden yaptı?

Uzmanlara göre Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ”Çıkarlarınızı korumak istiyorsanız susun” diye tehdit edilen Arap liderlerini korumak için “tehdide tehditle” karşılık verdiği ve Netanyahu'nun bu sırrı itiraf etmesi durumunda dünyanın bakış açısının değişeceği belirtiliyor.

Bir diğer görüşe göre; Erdoğan’ın açıklamalarının ‘Devlet aklının kurduğu bir oyun’ olarak değerlendirildi. Netanyahu’ya nükleer silah itirafı yaptırılarak Birleşmiş Milletler’i harekete geçirmeye çalışmak ve özellikle Türkiye’nin gündeme getirdiği “BM’nin yapısının değiştirilmesi” girişimine bir fırsat oluşturmak olduğu belirtiliyor.

TEHDİDE TEHDİT
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ‘nükleer bomba’ çıkışını bugünkü yazısında ele alan gazeteci Abdülkadir Selvi, "Netanyahu’nun elinde binlerce masum insanın kanı var. O bir katil. Ama atom bombası sorusunun amacı farklıydı." diyerek Erdoğan'ın sözlerini şöyle analiz etti;

Türkiye’nin çabaları sonucunda, İslam İşbirliği Teşkilatı’nın bildirisine, İsrail yetkililerinin tehdit olarak ima ettiği nükleer silahlarının araştırılıp dünya gündemine getirilmesi maddesi girdi. Netanyahu da bundan rahatsız olmalı ki, Arap liderlerini, ”Çıkarlarınızı korumak istiyorsanız susun” diye tehdit etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan o nedenle Netanyahu’yu hedef aldı. Netanyahu’nun Arap liderler üzerinde tehditle bir korku iklimi oluşturmasına izin vermedi. Tehdide tehdit stratejisini izledi.

Ayrıca Gazze’ye karşı nükleer silah kullanılmasını Netanyahu’nun bakanı Eliyahu, kamereların önünde teklif etti. Ama Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu kılını bile kıpırdatmadı. Ama Netanyahu bilinen sırrı itiraf ederse durum değişir. Erdoğan, Netanyahu’yu buna zorluyor.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLET AKLININ KURDUĞU BİR OYUN
Emekli Tümamiral Cihat Yaycı ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerinin "Türkiye Cumhuriyeti Devleti aklının kurduğu bir oyun" olarak tanımladı. Türkiye'nin şu anda Netanyahu'ya nükleer silahı olup olmadığını söylemeye zorlayarak Birlemiş Milletler'i harekete geçirmeye çalıştığını belirten Yaycı, BM'nin harekete geçmeyeceğini ve sonrasında ise Türkiye'nin uzun zamandır yapısının değiştirilmesini gündeme getirdiği BM'nin değişimi için bir fırsata dönüştürüleceğini söyledi. 

Yaycı şu sözleri sarf etti:

Türkiye Birleşmiş Milletler'i harekete geçirmek için yapıyor benim gördüğüm kadarıyla. BM harekete geçecek mi? Geçmeyecek. O zaman başından beri BM'nin yapısının değiştirilmesi gerektiği gündeme getiriliyordu ya işte bu da onun için başka bir fırsat olmuş olacak. Yani işinize gelen devletlere yaptırım uyguluyorsunuz denecek.
(Haber7)

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.