Yıllardan beridir türlü bahanelerle Irak’ta Suriye’de milyonlarca Müslüman, kadın çocuk genç yaşlı demeden koyun gibi boğazlanıyor katlediliyor. Küfür milletinin gıkları çıkmıyor. Afganistan’da, Pakistan’da, Myanmar’da, Yemen’de, Mısır’da, Libya’da, Doğu Türkistan’da her gün bombalar patlıyor, yüzlerce Müslüman can veriyor. Faşist Nazi Avrupasının gıkları çıkmıyor. Aynı şekilde Mescidi AKSA da ezan yasaklanıyor Müslümanların gıkları çıkmıyor. Ne zaman ki Fransa’da İslam Peygamberi Hazreti Muhammed’e hakaret eden karikatürleri yayınlayan bir dergi basılarak 12 kişi katledildi o zaman kıyameti kopardılar. Nitekim kırk yıldır Türkiye’nin başına musallat edip binlerce insanın ölmesine vesile olan terörü de onlar üretmediler mi? Değişik senaryolarla İslam coğrafyası olan bölgemizde Müslüman ülkelerini bölmek parçalamak ve sömürmek için acımasızca her şeyi yaptılar ve yapmaya devam ediyorlar. Bunun en bariz örneği Irak ve Suriye’dir. Ama nasıl oluyorsa hala anlamayan veya anlamak istemeyenler var.
“Anlamaları için” Ne emrediyor Cenab-ı Allah (c.c.), Kur’an-ı Kerim’deki bazı ayet-i kerimelerinde: “Kitap ehlinden olan kâfirler de, müşrikler de size Rabbinizden bir hayır inmesini istemezler.” (Bakara Suresi, 105. Ayet) “Size bir iyilik dokunursa bu onları üzer, başınıza bir musibet gelirse buna da sevinirler.” (Ali İmran, 120. Ayet) “Onlar size fenalık etmekten aslâ geri kalmazlar, size sıkıntı verecek şeyleri isteyip dururlar.” (Ali İmran, 118. Ayet) “Kâfirler birbirlerinin dostlarıdırlar.” (Enfal Suresi, 73. Ayet) Ne buyuruyor? Yüce Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) bir hadis-i şeriflerinde: “Birbirine düşman olan her güruh, karşılarındaki düşman İslâm olduğunda ittifak etmekten imtina etmezler.” Nasıl bir sonuç çıkarıyor namuslu İslam uleması bu ayetlerden ve hadislerden: “Küfür tek millettir.” Diyor…
Nihayetinde önce Faşist Nazi Almanya’sı ve onlardan cesaret alan avuç kadar barbar Hollanda ve şu anda ismini hatırlayamadığım başka bir ülke, Bakanlarımıza yapılanları gördünüz itleri ve atları ile saldırdılar detaylarını yazmayı gerek bulmuyorum. Bunlar işlerine geldiklerinde, İnsan hakları demokrasi dostluk derler, işlerine gelmeyen durumlarda ise hak hukuk demokrasi dostluk dinlemezler. Peki, başka ne bekliyordunuz? Hiç mi haberiniz yok Allah’ın ayetlerinden, Peygamber’in hadislerinden? M. Akif’in dediği gibi bunlar tek dişi kalmış vahşi canavarlar. Ne buyuruyor Allah (c.c.), Kur’an-ı Kerim’deki Maide Suresi’nin 51. Ayeti’nde: “Ey inananlar! Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostlarıdırlar. Sizden kim onları dost edinirse kuşkusuz o da onlardandır.” Ayeti kerimesi bizlere her şeyi açıklıyor. Daha neyin peşine takılıp gidiyoruz. Neden AB üyesi olmak için onların kapılarında bekliyoruz? Neden hala Avrupalı dostlarımız diyoruz? Biz onların kapılarında beklemeye ve birden fazla yüzü olan bu batıl batılıları dost sanırsak olacağı budur işte… Artık AB üyelik başvurumuzu geri çekme zamanı gelmedi mi? Zaten iflasın eşiğinde olan, nüfusu ihtiyarlardan oluşan bu zalimlerden ne bekliyoruz ki…
Yüzde dost arkada düşman olan bu zalimler güruhu Referandum da “EVET” çıkmasın diye, gerek Avrupa da gerekse ülkemizde ki dernek, vakıf ve maşaları ile ellerinden geleni yapıyorlar ve yapmaya devam edecekler. O’halde bu alman ve diğer ülkelerin vakıf ve dernekleri derhal kapatılmalı ve maşaları da bulunup gereken yapılmalı ki ülkemizdeki pis ellerini kesmiş olalım. Diye düşünüyorum. Yoksa bunlarla daha çok uğraşırız. Bizim için zaman kaybıdır. Sadece AB değil, ABD. Ve İsrail de HAYIR’A destek veren ve alttan çalışma yapan ülkelerdir. Nedeni ise darbe anayasasını bize dayatanlar yine onlardır. Kalkınmamız, atılım yapmamızı gelişmemizi ve büyümemizi istemedikleri içindir. Eski hasta adam dedikleri Türkiye’yi istiyorlar. Onların kapılarında 5 sent için bekleyen, onlardan dilenen, onlara bağımlı olan, onların bir dediklerini iki etmeyen, silah üretemeyen, gemi yapamayan, uçak yapamayan, yollar ve köprüler yapamayan, Dünya’nın en büyük hava limanı yapamayacak kadar zayıf olan bir Türkiye istiyorlar. Bu kadar basit, halen anlamayanlar var mı?
Zaten korktukları da budur. Osmanlı tekrar geliyor diye donlarını doldurmuşlar. Tüm çabaları Recep Tayyip Erdoğan gidinceye kadar anayasanın değişmemesidir. Ama bilmiyorlar ki ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır. Hollanda Başbakanı, Başbakanımız Binali YILDIRIM’I arayıp üzgün olduğunu demiş. Adama sormazlar mı? Bu nasıl ikiyüzlülüktür istediğini yap sonra üzgün olduğunu söyle konu kapansın öylemi? Ayrıca bence Başbakanımız telefonuna çıkmasaydı diye düşünüyorum. Dışişleri bakanımız açıklamış karşılıksız kalmayacak ve Hollanda özür dileyecek demiş. Olanlar oldu özür dilese ne olacak ki. Yapılanlara birkaç misliyle karşılık verilmeli ve diğer sahtekâr batı ülkelerine de örnek olmalı ki bir daha böyle bir densizlik yapmasınlar. Son olarak daha anlamayan kardeşlerime iyi düşünün, araştırın ve ona göre karanınızı verin. Unutmayın ki Müslüman’dan başka Müslüman’a dost yoktur… Selamla kalın selamette kalın.
