banner2



Şu Salı günleri bir başka oluyor doğrusu… Bazen o günleri iple çekiyorum. Çünkü Siyasî Partilerin grup toplantılarında konuşmalar yapılıyor. Kuşkusuz gündemi belirleyen iktidar partisinin genel başkanı Sayın Başbakan’dır. Diğer partiler ona cevap yetiştirmeye çalışıyorlar. Fakat bazen genel başkanlar o kadar zorlanıyorlar ki, ilginç olsun diye çok alakasız sözler de söyleyebiliyorlar. Bu haftaki Salı günü de (6 Kasım 2012) o sevdiğim ve çok eğlendiğim günlerden biriydi.

Bu haftayı özel yapan şey, Uluslar arası Kredi derecelendirme kurulu tarafından hükümetin puanının yükseltilmesiydi. Puanın arttırılması, bir hükümet için iftihar vesilesi sayılacak bir durum sayılır. Kuşkusuz Sayın Başbakan, böyle bir Salı gününde bu konuya değinecekti. Fakat işi ilginç hale getiren CHP genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlunun, bir gün önce ekonominin berbat olduğu yolunda hükümete yüklenmesiydi. Sayın Kılıçdaroğluna göre ülke o kadar kötü yönetiliyor ki, ne içte ne dışta Türkiye’nin itibarı kalmamış, neredeyse Yunanistan gibi kısa zamanda ekonomik yönden iflas bayrağını çekecek durumdadır.

İşte Sayın Başbakan tam da bu konuya değindi ve kredi derecelendirme kurulundan gelen puan yükseltme olayından sonra Kılıçsaroğlunun ne diyeceğini merak ettiğini söyledi. Bununla da kalmadı, Sayın Başbakan Kılçdaroğlunu çölde devesini kaybeden bahtsız bir bedeviye benzetti. İfade aynen şöyle: "Kılıçdaroğlu ne zaman Hükümeti kötülerse, dünyadan Türkiye'ye övgüler geliyor. Ülkesine bu kadar yabancı, bu kadar ilgisiz bir ana muhalefet partisi olabilir mi? Buna önünü görememek mi denir, okuma körlüğü mü denir, kendi ülkesine şaşı bakmak mı denir; bunu ben milletimin takdirlerine bırakıyorum. Hani var ya tam bahtsız bedevi misali."

Sayın Kılıçdaroğlu bu lafın altında kalmayayım diye festivallik cümleler kurdu: “Suriye çöllerinde, Libya çöllerinde ve Suudi Arabistan çöllerinde gezen sensin.” Bu sözün ne anlamı var Allah aşkına? “Sen şaşkın bedevisin…” Bu söz de anlamlı değil. Bir buna ne dersiniz? “Sakın ha! O çöllerde dolaşırken kutup ayılarına karşı dikkatli olun!” Hele bu sözün hiç alakası yok… Arabistan çölleri nerede, Kutup ayılarının ülkesi nerede! Ama Sayın Başbakan’ın sözü “Cuk” diye oturdu. Uğraşsın şimdi Sayın Kılıçdaroğlu, Başbakan’a cevap vereceğim diye…

Pazartesi günü (5 Kasım 2012) Bakanlar kurulu toplantısı devam ederken Başbakanlığın önünden üç el silah sesi duyuldu. Nuri adındaki Rize’li bu şahıs işsiz olduğunu ve borçları çok olduğunu, bu yüzden hükümetin dikkatlerini çekmek istediği söylemiş. Sonra anlaşıldı ki, Sayın Başbakan, hemşerisi olan bu zata çok iyilikler yapmış; deyim yerindeyse ona çok torpil geçmiş, iş vermiş, aş vermiş, hatta ev de vermiş. Eh… Buna ne denir? Bu olay, Hz. Ali’nin (r.a) bir sözünü insanın aklına

getiriyor: “İttekî Şerre Men Ehsente İleyhi”; yani iyilik yaptığın kişilerin şerrinden kendini koru. Bence Sayın Başbakan dikkatli olmalı.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.