Aklı Gözünde Olanların, Şanlıurfa'nın İhtiyacı Yok

Aklı Gözünde Olanların, Şanlıurfa'nın İhtiyacı Yok

Bu şehre en büyük zararı biz kendimiz veriyoruz. Asla başkası bu şehre bizim kadar zarar vermiyor. Bin Şanlıurfalıya sorsanız, çoğu Urfa’yı beğenmez, sürekli eleştirir. Ama iş şehir dışına çıkmaya gelince, birden bire Urfa onların dilinden düşmez. Gittikleri yerlerde Urfa’yı öve öve bitiremezler. Dahası, tatil için memlekete dönmek adına gün sayarlar. İşte bu, pişkinliğin ve iki yüzlülüğün en açık örneğidir.

Urfalıyı sevmeyen, beğenmeyen, bu şehirden vazgeçip giden kim varsa bir daha bu topraklara dönmesin. Gelip de “Ben Şanlıurfalıyım” ya da “Urfalıyım” demesin. Çünkü memleket sevgisi, sadece dilde değil, yürekte ve icraatta olur. Atalarımız bizden çok daha fazla bu şehre sahip çıkmış, eser bırakmış, iz bırakmış. Biz ise mirasa sahip çıkmak yerine, kıymet bilmeyen, gözünü dışarıya diken bir nesil hâline geldik.

Şu anki insanımızın çoğunun aklı kafasında değil, gözündedir. Gözü neredeyse aklı da oradadır. Gözünü başka şehirlerin, başka hayatların parlak görüntülerine diken; kendi toprağını hor gören, kendi memleketinin değerlerini küçümseyen bir anlayış hâkim. Aklı gözünde olan insana bu şehrin ihtiyacı yok. Çünkü böyleleri, bu topraklara bir şey katmaz, aksine değerini eksiltir.

Bu şehir; lafla, boş eleştiriyle, şikâyetle değil, emekle ve sahiplenmeyle ayağa kalkar. Gerçekten memleketini sevenler kolları sıvar, taşın altına elini koyar. Geri kalanlar ise sadece bu şehrin yüküdür.