banner2
Öne Çıkanlar Cumhurbaşkan adayı Erdoğan Gaysan Mobilya Dumankaya Sanlıurfa Haber Yukarı Koçlu

Cuma Hutbesi; Metânet Sahibi Olmak

Metânet Sahibi Olmak

Değerli Kardeşlerim!

Derin bir hüzünle başını öne eğmişti Allah Rasûlü (s.a.s). Evlât acısı yaşamak kolay mıydı? Henüz iki yaşını doldurmamış olan oğlu İbrahim kucağında can verirken Rahmet Elçisi’nin gözlerinden yaşlar süzülüyordu. Onun bu hali ashabını çok üzmüş hatta biraz da hayrete düşürmüştü. Onlar, belki nice zorluğa metanetle göğüs gerdiğine şahit oldukları Rahmet Peygamberi’nin ağlamasına şaşırmışlardı. Belki de O’nun, ölenin arkasından feryat ederek ağlanmasını yasaklayan sözleriyle[1] bu gözyaşlarını bağdaştıramamışlardı. Rasûl-i Ekrem’in cevabı, bütün şaşkınlıkları ve çaresizlikleri bertaraf edecek kadar açık ve netti:

“Bu gözyaşları merhamettendir. Göz ağlar, kalp hüzünlenir. Biz ancak Rabbimizin razı olacağı şeyleri söyleriz.”[2]

 

Kardeşlerim!

Sevdiklerimizin hayata veda edişi, ruhsal, fiziksel ve ekonomik sıkıntılar, kaza ve felaketler, hastalık ve geçimsizlikler takatimizi zorlayan çeşitli hâdiselerdir. Aslında olumsuz gibi görünen bu durumlar hemen her birimiz için sabır ve imtihan vesilesidir. “İnsanlar, imtihandan geçirilmeden, sadece ‘iman ettik’ demekle bırakılacaklarını mı sandılar?”[3] ayeti, mü’minlerin zorluklar ve sıkıntılar karşısında nasıl bir tavır takınacaklarına işaret etmektedir.

 

Peygamber Efendimiz, bizlere üzüntü ve kederi sükûnet ve vakar ile karşılamayı tavsiye eder. Musibetler karşısında mü’mince bir duruşu öğretir. Acımız gözyaşına dönüşse de gözyaşımızın isyana dönüşmemesi gerektiğini anlatır. Yüreğimiz, acının kıskacında ezilse de, belimiz zahmet yüküyle bükülse de, dilimizden bizi bu imtihan dünyasına gönderen Rabbimize karşı en ufak bir isyanın dökülmemesi gerektiğini hatırlatır.

Allah Rasûlü’nü hayatına model olarak seçen bizler, imtihanın ne zaman ve ne şekilde geleceğini bilemediğimizden, “Hanginizin daha güzel işler yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratan O’dur.”[4] ayetinin bilinciyle hareket ederiz. Bununla beraber, “Biz Allah’a aidiz ve yine O’na döneceğiz. Allah’ım! Sıkıntılarımın mükâfatını senden bekliyorum, bunun karşılığını bana ihsan et, benim için onu daha hayırlısıyla değiştir.”[5] diye dua ederiz.

Kıymetli Kardeşlerim!

Mümin olmak, acıyı isyana değil, kazanca dönüştürebilmektir. “Sabır, musibet ilk başa geldiği anda ortaya konulan tavırdır.”[6] hadisinde belirtildiği gibi, can sıkıcı bir durum karşısında soğukkanlılığı ve feraseti elden bırakmamaktır. Mü’min olmak, “Sizi biraz korku ve açlıkla; mallardan, canlardan ve ürünlerden biraz azaltma ile deneriz. (Ey Peygamber!) Sabredenleri müjdele!”[7] ayetindeki “müjdelenenler” den olabilmek için çaba sarf etmektir.

 

Biz, kendilerine bir hayır dokunup da iyiliğe erişince memnun olan ama bir sıkıntı ile karşılaştıklarında inkâr ve isyana sürüklenen kimseler[8] olmaktan Allah’a sığınırız! Biliriz ki böyle bir tutum hem dünyada hem de ahirette hüsranla sonuçlanacaktır.[9]

 

Kardeşlerim!

Hayatımızın her aşamasında Allah’a hamd edebilen kullardan olmak için gayret gösterelim ve Efendimizin şu güzel tasvirine lâyık olmanın bilinciyle hareket edelim:

 

“Müminin durumu ne ilginçtir! Her hâli kendisi için hayırlıdır. Bu durum yalnız mümine mahsustur. Başına sevinecek bir hâl geldiğinde şükreder; bu onun için hayır olur. Başına bir sıkıntı gelecek olursa ona da sabreder; onun için bu da hayır olur.”[10]



[1] Ebû Dâvud, Cenâiz, 24-25.

[2] Buhârî, Cenâiz, 43.

[3] Ankebut, 29/2.

[4] Mülk 67/2.

[5] Ebû Dâvud, Cenâiz, 22.

[6] Müslim, Cenâiz, 14.

[7] Bakara, 2/155.

[8] Fecr, 89/15-16.

[9] Hac, 22/11.

[10] Müslim, Zühd ve rekâik, 64.

Hazırlayan ve Redaksiyon:

Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.