Bülent Arınç, "Ben eski bir siyasetçiyim. Birisi benim eski kasetlerimi bulduğu zaman çok sevinirdim" dedi....
Bursa'da seçim çalışmalarını sürdüren Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Madde Bağımlılığı Tedavi ve Eğitim Merkezi'nin (AMATEM) açılışını gerçekleştirdi. Arınç, "Yayınlanan her kaset bir konuşma kaseti değil. Bir şiir kaseti değil son zamanlarda. Ben eski bir siyasetçiyim. Birisi benim eski kasetlerimi bulduğu zaman çok sevinirdim. Ama o kasetlerin hepsi benim konferanslarım" diye konuştu.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Anayasa'nın aileyi ve gençliği koruma altına aldığını, Türkiye'de bazı kesimlerin ise içkiyi çağdaşlık adına çok güzel bir şey olarak ifade ettiklerini söyledi. Arınç, bu asırda insanlara en çok zarar veren şeylerin alkol ve benzeri bağımlıklar olduğunu belirterek, ''Gençliği alkolizmden, uyuşturucudan, zararlı maddelerden korumak Anayasa'nın hepimize emrettiği bir hükümdür. Türkiye'de bir kısım çevreler çağdaşlık adına içkiyi çok güzel bir şey olarak ifade ediyorlar. Elbette ki insan alkol alabilir. Buna karşı değiliz. Bir insanın alkol alması, bunu belli bir ölçüde tutması kendi kararıdır. Ancak alkolizmle giden yolda mutlaka önleyici tedbirler almalıyız. İşte o küçük çevre (her yerde satılsın herkese serbest olsun. Herkes elini uzattığında içkiyi bulabilsin) düşüncesindeler. Biz de buna karşı Anayasa'nın o maddesini gözetmek zorundayız. Alkole uzanan her el ulaşamamalı. Her yerde satılmamalı. Çağdaş ülkelerde de en azında 18-21 yaş altına alkol satışı yasaktır. Ama genç yaşta alkolle tanışmak Türkiye için büyük bir kayıptır. Alkolle tanışmak çok kolay olmamalı. İşte bazı düzenlemeler yapılınca o patırtı gürültü çıkaran belli bir çevre var. Eyvah bunlar dördüncü Murat kesildiler. Şu oldu bu oldu dediler. Çok yanlış bir şey" şeklinde konuştu.
''Öylesine babalar var ki, kendisi içerken çocuğuna da içiriyor''
Benzer düzenlemelerin sadece Türkiye'de olmadığını ve bu durumda sesini yükseltebilen birisi olduğunu kaydeden Bülent Arınç, "Ben bu konuda çok şükür sesimi yükletmiş bir insanım. (Her şey alkolden ibaret değil) dediğim için 15-20 kişilik bir grup alabildikleri içkileri sahilde kenar bir yerde içip güya beni protesto ettiler. Yani (Her şey alkolden ibaret değildir) sözünü 15-20 kişinin istismar ettiğini veya beni eleştirdiğini gazetelerden okumuşsunuzdur. Şimdi o insanlara gelip burayı göstermemiz lazım. Çok dikkatli olmak zorundayız. Türkiye'de alkolle tanışma yaşı 9'lara 10'lara ulaştı. Öylesine garip öylesine babalar var ki Türkiye'de kendisi içerken çocuğuna da içiriyor. (Çocuğumun içki içmesinden memnuniyet duyarım) diyor. Bunlar hasta ruhlar. Bunlar akıllı ve sağlıklı kişilik değil. Dolayısıyla yetişkinler için içkinin alınabilmesi nasıl çağdaş bir konu olarak görülüyorsa, genç yaşta çocuklarımızın bununla tanışması o kadar büyük bir felakettir" diye konuştu.
''Benim kasetlerimin hepsi konferanslarıma ait''
Daha önce "Her şey alkol değildir" dediği sırada başka bir şeyi daha ifade ettiğini, "Her şey seksten ibaret değildir" dediğini de kaydeden Bülent Arınç, "Aaa onda da garip eleştiriler oldu. Televizyonlarda zaman zaman 'talk show'lara çıkan birisi (Ben mitoz bölünme ile dünyaya geldim) dedi. Yani bana bir mesaj gönderdi. Şimdi o değerli 'talk show'cuya da şovmene son kaset olaylarını hatırlatmak istiyorum. Yayınlanan her kaset dünyayı seksten ibaret gören gayri ahlaki ilişkilere giren kendi eşini aldatırken herkesi aldatabileceğini, herkese ilan eden kötü görüntüler. Yeni nesillerin meydana gelmesi tabii ki sağlıklı şekilde olmalı. Ahlaki bir şekilde olmalı. Herkesin herkesle her zaman ilişki kurabileceği bir düzeni, insanlar içerisinde ne kadar anlam ifade ettiğini en azından sizlerin takdir edeceğini düşünüyorum. Yayınlanan her kaset bir konuşma kaseti değil. Bir şiir kaseti değil son zamanlarda. Ben eski bir siyasetçiyim. Birisi benim eski kasetlerimi bulduğu zaman çok sevinirdim. Ama o kasetlerin hepsi benim konferanslarımdı" dedi.
''Pornoyu yaygınlaştırmaya çalışan gizli merkezler var''
Son yayınlanan kasetlerle kendilerinin herhangi bir ilişkilerinin bulunmadığını, bulunamayacağını sözlerine ekleyen Arınç, "İnsanlar, elbette kadın erkek sağlıklı bir ilişki kuracaklar. Bu ilişkiden güzel çocuklar meydana gelecek. Ama televizyon yayınlarıyla bir takım teknolojik gelişmelerle, internet dünyasının sınırsız ve sorumsuz girdaplarında boğulmalarla, çoğumuz bazen yanlış yerlere sürüklenebiliyor. İnternet yayıncılığı için bir filtreye ihtiyaç duyuldu. Çünkü bu dünyanın içerisinde çocuklarla hayvanlarla ilişkileri konu alan, bir nevi pornoyu yaygınlaştırmaya çalışan gizli bazı merkezler var. Toplumumuz maalesef televizyonun başında 5-6 saat geçiren bir toplumdur. Özellikle çocuklarımız anne ve baba sevgisini ilgisini beklerken, sizin onların sıkıntısından kurtulmak için bulduğunuz tek yol, karşısına bir kanal açmak ve gün boyu onu izlettirmek seyrettirmek. Bu yanlışlıkları söylemeye mecburuz" dedi. Arınç, 10 tane daha AMATEM yapılsa, bunların içine koyacak insan bulunabiliyorsa, bu durumun önemli olduğuna dikkat çekti.
''Medya yanlışlıkların düzeltilmesi konusunda destek olmalıdır"
Arınç, "Kim ne derse desin geçtiğimiz günlerde (pornomu istiyorum) diye yine 10-15 kişinin bir miting ya da gösteri yaptığını hatırlıyoruz. Çok çirkin el hareketlerini afişlerin içerisine koyarak sokakta yürüme rezilliğini gösteren elbette 15-20 kişi bulunabilir. Ama medyamız lütfen bunların propagandası yapacağı yerde yanlışlıkların düzeltilmesi konusunda atılan adımlara destek olmalıdır" şeklinde konuştu.
Şiir okuyan öğrenciye ''Safahat'' hediye etti
Öte yandan, Memur-Sen'e bağlı Eğitim-Bir-Sen Bursa Şubesi'nce Bursa'da düzenlenen ''500 Altın Çocuğa 500 Altın'' törenine katılan ve referandum sürecinde de "Evet'' kampanyasını destekleyen Memur-Sen'e övgü yağdıran Arınç, bir öğrencinin okuduğu şiirle duygulandı. Törende, Kükürtlü Sanayi ve Ticaret Odası İlköğretim Okulu 7'nci sınıf öğrencisi Asuman Saka, şiir okumak için kürsüye çıktı. Öğrenci Saka, 5 yıl önce İstiklal Marşı okumasıyla ilgili görüntülerin bir televizyon kanalında yayınlandığını, bu görüntülerin Arınç'ı çok duygulandırdığını bir röportajında okuduğunu söyledi. Bunun kendisi için büyük ödül olduğunu, derslerine ve okuluna daha sıkı sarıldığını dile getiren Saka, daha sonra Necip Fazıl Kısakürek'in ''Zindandan Mehmet'e Mektup'' adlı şiirini okudu. Bu sırada duygulanan Arınç, gözyaşlarını tutamadı. Arınç, şiirin sonunda Asuman Saka'yı ayakta alkışlayarak, kendisine İstiklal Marşı şairi Mehmet Akif Ersoy'un ''Safahat'' adlı eserini hediye etti. Ardından öğrencilere ödülleri verildi.
