Bölgede tırmanan çatışmalar, 1 Kasım Pazar günü yapılacak olan 26. dönem milletvekili seçimleri ve gündeme dair önemli açıklamalarda bulunan Mustazaflar Cemiyeti Van Şube Başkanı Recep Karabulak, seçim güvenliğinden önce halkın can ve mal güvenliğinin emniyet altına alınması gerektiğini vurguladı.
İlke Haber Ajansı’na (İLKHA) konuşan Recep Karabulak, çatışma ortamında sandığa özgür iradenin yansımayacağını belirterek, " Bırakın silahların gölgesinde, namlunun karşısında yapılacak olan bir seçimde, halkın özgür iradesinin sandığa yansıması mümkün değildir.” dedi.
“Asıl önemli olan, halkın can ve mal güvenliğini emniyete almaktır”
Seçim güvenliğinden ziyade halkın can ve mal güvenliğinin emniyete alınması gerektiğini belirten Karabulak, şöyle konuştu: "Kaotik ortamlardan beslenenler genellikle ellerinde silah olan kesimlerdir. Ne zaman özgür bir iradeyle sandığa gidilse, aslında orada gerçek seçmenin iradesi ortaya çıkacaktır. Patlamaların ve her gün acı haberlerin geldiği bir dönemde bundan en çok faydalanacak olanlar, ellerinde silahlı olanlardır. Seçim güvenliği konusunda birçok şey konuşuldu, tartışıldı ama bunlardan ziyade asıl önemli olan, halkın can ve mal güvenliğini emniyete almaktır."
Sadece seçim günü değil, daha öncesinden güvenlik önlemleri alınması gerektiğini söyleyen Karabulak, "Seçim güvenliğini sadece 1 Kasım Pazar gününden ibaret olmamalı. Daha önceden bu güvenliğinin alınması ve partilerin seçim propagandası yapabilecek ortamların oluşturulması gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.
"Batıda Kürt halkına yapılan saldırılar PKK'nin işine yarar"
Kayseri’de patlak veren ve batı illerinde yayılan Kürtlere yönelik ırkçı saldırılara da değinen Karabulak, bu saldırıların PKK’nin işine geldiğini ifade etti. Karabulak, “Bölge halkı olarak Dağlıca'daki saldırıdan sonra, rasyonel olarak kesinlikle benimsemediğimiz bir takım olaylar şu an yaşanmaktadır. Hoş karşılamadığımız batıdaki milliyetçi grupların Kürtelre saldırmasıdır. Batıda Kürtlere yönelik saldırıların kabul edilir bir tarafı yoktur. Kürt halkına yapılan saldırılar PKK'nin işine yarar. Bu saldırılar batıdaki Kürt kardeşlerimizi PKK'lileştirmekten başka bir sonuç doğurmayacaktır. Biz bu saldırıları kesinlikle kabul etmiyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Cizre’deki insanların hepsi birer militan ve örgüt üyesi değil”
Cizre’de bir haftadır devam eden sokağa çıkma yasağıyla beraber ilçe halkının adeta iki ateş arasında kaldığına değinen Karabulak, Oradaki insanların hepsi birer militan ve örgüt üyesi değil. Masum insanlara terör gözüyle bakılmamalı. 2 gündür cenazesi evinde olup da cenazeyi defin edemeyen ailelerin fotoğraflarını medya aracılığıyla görüyoruz. Bu da halk için büyük bir acıdır. Yine aynı şekilde iki tarafın çatışması arasında kalan insanların katledildiğini gördük. Bu yaşanan olayların tümü, içimizi acıtan olaylardır.” diye konuştu.
(İLKHA)
