Son günlerde yine Şanlıurfa’nın gündemine gelen Tefecilerle ilgili BARO bir basın açıklaması yaptı;
Üzülerek belirtmeliyiz ki Şanlıurfa Merkez ve ilçelerinde tefecilik oldukça tehlikeli bir boyut kazanmıştır. Tefeciler zor durumdaki insanların mağdur olmasına, ailelerinin dağılmasına ve daha birkaç gün önce Şanlıurfa merkezde meydana gelen üzücü bir olayda olduğu gibi intiharlara sebebiyet verecek kadar yaygınlaşmış bir olgu olarak derinleşmiştir.
Toplumsal yara haline gelen tefecilik tarihin derinliklerinden günümüze kadar gelebilmiş insanlığın sırtındaki bir sömürü aracıdır. Emeğe dayalı olmayan haksız menfaat elde etme hırsı, toplumumuzu hızla bir faciaya sürüklemektedir. En başta belirtmek gerekir ki, kısa yoldan zengin olma hayalini toplumda oluşturan her türlü aracın sağlıklı bir yapıya hizmet etmediğini ve özellikle şans oyunlarıyla başlayan umut avcılığının tefecilik sisteminin ağına daha fazla insan düşmesine kaynaklık etme riski doğurduğunu hatırlatmak istiyoruz.
Yürürlükteki Ceza Kanunu 241 maddesinde “Tefecilik” “Kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para veren kişi” olarak tanımlanmış ve tefecilik yapanlar “iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.” denilmiştir.
Ayrıca tefeci tarafından tehdit yapılmışsa bu durumda da tehdit için “iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” (TCK madde 106) hükmü mevcuttur.
Eğer zorla bir mal alınmışsa yani yağma yapılmışsa bunu yapan şahıslar altı yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (TCK madde 148)
“Nitelikli yağma” varsa yani tefecilerin silahla, birden fazla kişi tarafından birlikte, mağdurun evinde veya işyerinde, gece vakti veya suç örgütü adına onun nüfuzunu kullanarak zorla bir malın, paranın senedin alınması durumunda ise cezası daha da ağırlaşmaktadır. Bu kişiler hakkında on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. (TCK madde 149)
AYRICA VERGİ USUL KANUNU GEREĞİNCE DE TEFECİLİK İÇİN KULLANILAN İŞYERİ KAPATILIR.
Şimdi kamuoyunun cevabını merak ettiği soru şu: Bu kadar yasal düzenlemeye rağmen neden tefeciler hakkında işlem yapılamıyor?
Şanlıurfa Barosu olarak maddi imkânsızlıklar nedeniyle avukat yardımı alamayan vatandaşlara adli yardım kapsamında sunduğumuz ücretsiz avukatlık hizmetini tefecilerin eline düşmüş ve maddi imkânsızlık çeken vatandaşlara da sunmaya hazırız.
Bir kanser gibi hızla yayılan bu hastalıkla bireylerin mücadele etmesini beklemek saflık ve haksızlık olur. Bu sömürü çarkıyla mücadele etmek ancak organizeli bir şekilde mümkündür. Aksi halde bu tür karanlık çetelere karşı can güvenliği olmayan mağdurların hak aramasını beklemek, şikâyet olmadığı için işlem yapılamadığı gibi bir savunmanın kabul edilebilir tarafı bulunmamaktadır.
Tefecilikle suçlarıyla mücadele kapsamında gerek Şanlıurfa Emniyeti gerekse Maliyenin tefecileri yakın takibe alması gerekir. Bunun için;
1. Kuyumculuk yapar gibi kredi kartıyla tefecilik yapanların para hareketleri izlenmeli,
2. Her türlü işyerinde kredi kartı üzerinden tefecilik işlemlerinin engellenmesi için bankaların POS cihazlarındaki anormal yükselişler incelenmeli,
3. Bankaların da bu POS makinelerini verirken daha dikkatli olmaları gerekir. Tefecilere hizmet eden bir işe aracılık yapılmaması gerekir. Buna uymayan bankalar hakkında Bankacılık Düzenleme Üst Kuruluna şikâyetler yapılmalı.
4. Gerekli koşulları taşımayan işyerlerine usulsüz olarak tefecilik için cihaz temin ettiği anlaşılan banka personeli hakkında gerekli adli ve disiplin soruşturmaları açılarak hak edilen cezalar verilmeli,
5. Satış gibi gösterilen kredi kartı harcamalarının mal karşılığının olup olmadığının tespiti için stok kaydındaki giriş çıkışlar kontrol edilmeli.
6. Genellikle tefecilerin para verdikleri kişilerin ev ve arsalarına ipotek koydukları dikkate alınarak, Tapu Sicil Müdürlüğünden alınacak ipotek bilgilerinden yola çıkarak iz sürülmeli ve ipotek koyanların tefeci olup olmadığına ulaşılmalı.
7. Elde edilecek deliller doğrultusunda ceza soruşturmaları etkin ve süratli bir şekilde yapılmalı.
8. Vergi Dairesi tarafından ise POS kullanan mükellefin, aylık satışlarındaki sıçramalarının hesabı sorulmalı ve gerekli cezalar kararlı bir şekilde uygulanmalı, tefecilikle uğraştığı tespit edilen işyerleri kapatılmalı.
9. Altın satmış gibi kredi kartından çekim yapıp para satan kuyumcular hakkında Kuyumcular odası gerekli denetimi yapmalı kuyumculuk yapma koşulları taşımayanların ruhsatları iptal edilmeli.
10. Tefecilerin tespiti ve cezalandırılması için mağdurların güvenlik güçleri ile işbirliği yapmaları gerekmektedir.
Tüm bunların yapılıp yapılmadığının ve yapılıyor ise gerekli desteğin sunulması için duyarlı bir kamuoyunun oluşmasına ihtiyaç vardır. Sorunun aşılması için herkesi duyarlı olmaya davet ediyoruz" denildi.
