Herkes Ergenekon'un Silivri'den ibaret olduğunu sanır.
Tüm mafya yapılanmanın batı bölgelerinde olduğunu sanır. Ve mafya özentisi olanların ilk uğradığı adres genelde İstanbul olur. Ben bile şehir merkezlerinde yıllarca işlenen faili meçhullere bir anlam veremezdim. Ta ki bu Ergenekon davası çıkıncaya kadar.
Evet, mafyavari yapılanmalar hep batı bölgelerinde oldu. O mafyalaşmanın doğu ayağını da Osmanlı döneminden beri devletin ve siyasetçilerin desteğini alan feodal yapı oluşturdu.
Bu feodal yapının başındaki kişiler eşik bekçileri sayesinde bugüne kadar merkez siyaset tarafından birer oy deposu olarak görüldü. Onlar öyle gördüler; ama bunlar da boş durmadılar tabi…
Uzun yıllardan beri halk onlardan kaçarak, bir başka partiye gidiyordu. Ne yazık ki gittiği partide yine onlar oturuyordu. Bir türlü onlardan kurtulamıyorduk. Yağmur nerede yağarsa onların tarlaları hep oradaydı. Onlar için dini parti, milliyetçi parti, solcu parti, sağcı parti hatta komünist parti fark etmez. Yeter ki çeteleri dağılmasın. Yeter ki eşik bekçileri dağılmasın…
Ama devir değişti bu halk uyandı. Onların kirli çamaşırları ortaya saçılınca, eşik bekçilerini saldılar.
Benimde üyesi olduğum Şanlıurfa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı, GAP Gündemi Gazetesi'nin İmtiyaz Sahibi ve AK Parti Teşkilat Başkanı olan Sayın Veysel Polat çok kirli bir vahşetle karşı karşıya bırakılarak darp edildi. Benim yıllardır basından tanıdığım ve 3-4 yıldır da beraber olduğum Sayın Veysel Polat çok bilgili ve bir o kadar da kibar bir insan. Bu güne kadar bir karıncayı bile incittiğine şahit olmadık. Ama keskin bir kalemi var. Haksızlıklar kimden gelirse, kime yönelik olursa olsun, haksızlıklar karşısında hep durmuştur. Kalemini hep haksızlığa karşı kullanmıştır.
Hiç kimse Veysel Polat birisinin tavuğuna “kiş” dedi, diyemez!.. O hiç kimsenin tavuğuna “kiş” demez. Demişse de iyi niyetle demiştir. Horuz'u onların tavuğuna zarar vermesi diye demiştir. Zaten kimsenin tavuğunu ürkütmek gibi bir niyeti de yok.
Fakat onun fikirleri ile mücadele edemeyenler onu darp ederek korkutacaklarını sandılar. Onu korkuturlarsa hukuksuzluklarına devam edeceklerini sandılar. Benim bildiğim Veysel Polat öyle korkacak bir değil. Zaten olsa hukuksuzlukla mücadele etmezdi.
Bir kere şunu iyi anlayın ki; Siz Veysel Polat'ı korkutsanız el çektirseniz de sizin artık at koşturacağınız alan kalmamıştır. Bir Veysel gider 10 Veysel gelir. Sizler tıpkı Silivri'de ki ağababalarınız gibi zülüm ile abad oldunuz, şimdi de kahr ile berbat olacaksınız…
Yok öyle!.. Yarım asırdır seçildiğiniz sistemin artık sizi seçmeyeceğini anladığınız da ya hırçınlaşır vahşet saçıyorsunuz. Yahut “Beni Vekil Seçin” dernekleri kurarak bir kez daha seçilmek için halkın haklı taleplerini kullanacağınızı sanıyorsunuz. Yenmiyor artık bu numaralar. Bu millet daha fazla bu numaraları yemez. Bunu bilin ve hem kendinize hem de içinde bulunduğunuz topluma daha fazla zarar vermeden çekilin. Direnerek ne kadar komik duruma düştüğünüzü görün!..
betasus - betboo - betebet - betgaranti - betgram
