Tahran Yunus Emre Enstitüsünde Mesnevi Okumaları Yapılıyor

Tahran Yunus Emre Enstitüsü tarafından düzenlenen ve Türkiye’de çeşitli mahfillerce geleneksel hale getirilen “Mesnevi Sohbetleri Programı’nın” dördüncüsünü geride bıraktı.

Tahran Yunus Emre Enstitüsünde Mesnevi Okumaları Yapılıyor



      Program’da çoğunluğu İranlı olan dinleyicilere Mesnevi Sohbetlerinin Türkiye’de bir gelenek haline geldiğine dikkat çeken Kültür Sanat Koordinatörü Eyyüp Azlal, tarih içerisinde Bosna’dan İstanbul’a, oradan Urfa’ya ve Halep’e kadar bu sohbetlerin mekânı olan Mevlevihanelerin kurulduğunu ve buraları yöneten merkezin ise Konya Mevlevihanesi olduğunu vurguladı.
Yoğun bir topluluğun katılımıyla gerçekleşen program öncesinde, sohbetin müdavimlerinden Mesnevişinas Behrami Shabboo, Mesnevi’den şiirler okudu. Ardından sanatçı Hatam Layegh de Mesnevi’den bestelediği şarkıları yorumladı. Dr. Fellahi Keyhumers’in sunumu ile de “Mesnevi Sohbeti” başladı.  
Dr. Fellahi Keyhumers’in verdiği Mesnevi Sohbetinin bu haftaki konusu “Ölüm ve Hayat” idi. Dr. Sohbetinde bu hususta kısaca şunları söyledi: “Mevlânâ Celaleddin Rumî, ölüm gününü “Hakk’a vuslat”, “Düğün günü” saymıştır. Dünyadan giderken düşüncelerini insanlığa miras bırakmıştır. Düşünceleri ile zamanını aşmış ve insanlığın bugün dahi ihtiyaç duyduğu hoşgörüyü eserlerinde sağlamıştır.”
Program, Tahran TRT muhabiri Fatih Sabuncu’nun dinleyicilerle yaptığı röportaj, TRT AVAZ televizyonun çekimleri ve Tahran Yunus Emre Enstitüsünün ikramıyla son buldu.