Direniş ve Dirilişin Adı Gazze (İman, İslam ve Cihat)

Gazze yanarken, vicdanlar susarken;
Bir avuç mücahid, imanın en yücesiyle haykırıyor:
“Zulme karşı başkaldırıyoruz!”
Sırtlarında kefen, ellerinde Kur'ân,
Kalplerinde tekbirin ateşiyle yürüyorlar korkusuzca ölüme:
“Ya zafer, ya şehadet!”
Mescid-i Aksa’nın bağrında, imanla yoğrulmuş sarsılmaz bir direniş yükseliyor.
Bir annenin gözyaşlarında, teslimiyete değil; iradeye, sabra ve direnişe adanmış köklü bir inanç saklıdır:
“Bedenimi alabilirsiniz, fakat secdemi asla!”
Gazzeli bir çocuğun yaşadığında, çağın zalimlerine yöneltilmiş sessiz ama derin bir haykırış yankılanır:
“Oyuncaklarımı alabilirsiniz, fakat düşlerim karanlığı aydınlığa çevirecek.”
Ve her adımda, her solukta bir mücahidin kararlılığı yankı bulur:
Kur'ân ve imanla yoğrulmuş yürekler, zulme karşı vakur bir direnişle zaferin ilanını haykırır.
Bu direniş sadece bir coğrafyanın değil,
Yüzyıllardır susturulmaya çalışılan bir ümmetin kıyamıdır.
Gökler tekbirlerle inliyor:
“Allahu Ekber! Allahu Ekber!”
Gök kubbede yankılanıyor hakikat:
“İman hem nurdur hem kuvvettir. Hakiki imanı elde eden, kâinata meydan okuyabilir.”
İşte bu yüzden Gazze'nin çocuğu, tankın önüne yürürken titremez.
Çünkü imanla bakan bir göz, ölümde sonu değil; Ebedi dirilişi görür.
Halid bin Velid’in atının kişnemesinde,
Selahaddin’in Kudüs surlarındaki duasında yankılanan o tarihî çağrı,
Şimdi Gazze sokaklarında bir kez daha yükseliyor:
Bu yürekleri sarsacak olan ne bir mermidir, ne de bir kurşun;
Onları ancak secdenin vakarı ve teslimiyetin asaleti eğebilir.
Zulmün önüne set çekecek olan ne bir tankın çelik gücü,
Ne de silahların kör kuvvetidir;
Asıl durduran, İslam’ın hakikati,
Ve imanın sarsılmaz direncidir.
“Hasbünallahu ve ni’mel vekîl!” dediklerinde,
Gök yarılır, melekler iner saf saf!
Çünkü bilirler ki:
İnananlar için imkânsız yoktur, dava vardır!
Onlar engel değil, emanet görür önlerinde.
Yol dikenlidir, ama adımları sabırla örülüdür.
Zafer gecikse de, vazgeçmek yoktur sinelerinde!
Çünkü şuna iman ederler:
Dava Allah’a adanmışsa, zafer vakti kaderle yazılmıştır!
Bir yiğit, şehadet şerbetini içtiğinde,
Ardında kalanlara korku değil, cesaret miras kalır.
O düşmez toprağa; bayrak olur, göklerde dalgalanır!
Her damla kanıyla, bir milletin dirilişine mühür vurur!
Bir secde iner yere, bir ordu kalkar ayağa!
Bir ayet okunur, zulüm titrer yerinde!
Çünkü onlar,
Korkuya diz çökmeyenlerin, tarihe iz bırakanların çocuklarıdır!
✦ ✦✦
Ey zalim, unutma:
Bedir’de zafer, Uhud’da sabır, Kerbela’da sadakat mühürlendi.
Bugün ise Gazze’de, şecaatin bayrağı dalgalanıyor!
Toprak işgal edilebilir, ama ruh asla!
Molozlar altında kalsa da mekanlar,
İslam’ın şanı, minareler gibi göklere yükselir;
Asla eğilmez, asla teslim olmaz!
Gazze’nin mücahidlerine selam olsun!
Şehadeti bayrak bilene,
Yetimliği cihat sayana,
Bir lokma ekmeği ümmete bölüşene,
“La ilahe illallah” ile meydan okuyanlara selam olsun!
“Toprak şahit, tarih yoldaş, şehitlerimiz duacıdır…”
Diren Gazze!
Seninle beraber ümmet uyanıyor!
Ümmetin suskunluğu bozuluyor,
Zulme karşı sesler yükseliyor!
#DirenGazze
#ŞehadetOnurumuzdur
#ÜmmetUyanıyor
#KudüsİçinSonNefeseKadar