Her görüşün kendine göre ilkeleri vardır. Yaşam ilkelerini insanoğlu koyamaz bu Sünnetullaha terstir. Dünyanın kuruluşundan gönümüze kadar hatta kıyametin kopacağı ana kadar yaşam tarzı ile ilgili iki yol insanlara gösterilir önlerine konulur. biri vahye dayalı yol, diğeri ise insan ürünü yol. Bu iki yol birbirine terstir, uyuşmazdır. Biri akıl ürünü yol, biri fıtrata uygun Kuranı yol, Kuranı yol inananların yoludur. İlke edinmeleri zarurettir. Sırt dönmeleri bataklıktır. Vahye dayalı yolda helal haram vardır. Öldükten sonra yaptıklarından hesaba çekilme inancı hâkimdir. İnsan ürünü yol ise fizik ötesine inanmama vardır. Her şey akılla çözülür hükmü hakimdir.Aklın kavrama alanı çok dardır,insanı uçuruma götürür.
İnsan ürünü yaşam tarzında, zina diye bir şey yoktur,zina suç olmaktan çıkar. faiz dünya gerçeği olur, hâlbuki faiz çalışmadan para kazanma sanatıdır, sömürü aracıdır. Kısacası akıl ürünü yolda İlkelerinde helal haram mefhumu yoktur. Kula kulluk vardır. Lideri,partiyi,batılda olsa düzeni tapınak haline getirme vardır. Şirk düzeni de olsa Devlet mukaddestir dokunulmazdır rejime, devlete lidere iman şarttır. Bu yol müslümanın yolu değildir. Hem Müslüman hem laik, demokrat, liberal, çağdaş,kanlı küresel güçlerle beraber, İslam dışı terimlere iman ederek Müslüman olunmaz. Olan varsa mübarek olsun. Bazı kardeşlerimiz Türkiye çağ atlamış diyorlar.Şehrin üst yapısı çok güzel olabilir .altında ise lağım suyu akıyor lağım patlamış her tarafa koku salmış nerede ise burnumuzdan olacağız. Nasıl bir çağ atlamadır anlamış değilim. Bir kere terim yanlış yanlışla atlatmak olmaz olsa olsa çukura düşüş olur.
Çağ atlaman Beton yığınları dikerek çağdaşlık olmaz. Adalet sarayları yaparak içinde adalet yoksa çağ atlamak olmaz. Bu kadar bölünmüş yollar yapmışım övünebilirsin üzerindeki araba senin ürünün, imalatın değil, parası senin kanını akıtanlara gidiyorsa sen nasıl övünebiliyorsun bu nasıl çağ atlama. Bu kadar donanımlı, sınıflı, öğretmenli okulum veya Üniversitem var diyorsan çağdaşlık ad ediyorsan, eğitim sistemi Laik, ladin, ezberci, materyalist ise bu okulun, üniversitenin, öğretmenin ne kıymeti var. Bu nasıl çağ atlatma. Hatta son model Cami olsa,yapılsa minaresi dikilse gerçek din o camide anlatılmıyorsa bu cami bile islamın camisi olamaz.
Uyuşturucunun her çeşidi Kuranı yolda haramdır. Ceza evlerindeki insanlara ve suç oranlarına bakın suç oranları uyuşturucu, hırsızlık, adam öldürme zirvededir bu nasıl çağ atlatma. Yapılan hava alanları ile övünülüyor, yer benim, pilot benim, uçak başkasının bu nasıl çağ atlamak. Milyonlarca cep telefonları, internet ağları çeşitleri ile övünme var, parası benden üretimi başkasından üreten beni sömürmüyor mu? Canlı cansız her taraf çıplaklık sahneleri ile dolu, çıplaklık şehvet kamçısı iken,aile yuvaları yıkılırken,buna çağdaşlık mı denir. top dinin önüne geçmiş taraftarlara Allah akıl versin bize kafa tutanlar gençleri teknolojiye yönlendirirken, bizim hantal gençliğimiz top fanatiği , sistemde golcü gençlik yetiştirmeye destek veriyor bu nasıl çağ atlama dindar gençlik nerede?
Tüm devlet gücü ile Avrupa Birliğine girelim sevdalığı neyin nesidir. Çağ atlayan devlet hep Avrupa kapısında mı bekleyecek, insanın kanına dokunmuyor mu? Avrupa birliğine üye olan ülkelerin hangisinde Avrupa bakanlığı var, biri biliyorsa bana anlatsın. Avrupa birliği Yahudi kulübüdür Müslümanı yanına almaz oyalar, sömürür, kandırır Avrupaya girmekle çağ atlamak olacaksa bu çağ batsın. Avrupada genç kalmadı nesilleri tükenmiş, kalan Avrupa nesli yaşamı canavarca başkalarına saldırmak, işgal etmek, sömürmek olan bir zihniyet nasıl alkışlanıyor onlara göre fasıllar açılıyor. Kimin adına, neye hizmet çağ atlama bu ise fosil kanlı bir çağ Müslümana hiç lazım değil. Onların dini onlara, bizim Dinimiz bize niçin zorlanıyoruz, bu Avrupaya girme sevdası boşuna değil. Akıl ürünü rejimler devlet eli ile kumar oynatır toto loto gibi, tam bir sömürme aracı, kandırma oyuncağı bu nasıl çağ atlamadır Bunun neresinde çağ atlama var?
Bu misalleri çoğalta biliriz. Meram anlaşılıyor.Kastımız şahısları karalamak değil, ümmet fertlerini bozan kötülükleri gündemde tutmaktır.Müslüman halk sivil bir Cumhurbaşkanı seçmişse icra makamında olanlardan insanlığı uyuşturan kötü hasletleri kaldırın,mani olun demekten daha doğal ne olabilir. Savunduğumuz şudur. Savunmamızda lideri devleti beşeri siyaseti put edinmek yoktur. Bu hak davada kula kul olma yoktur. Şahıslar kusurlu olabilir dava ilkeleri sağlamdır. Bu hak davada adalet, hakkı üstün tutma, mazlumun yanında, zalimin karşısında, adil paylaşım, ahlak ve maneviyata önem verme, ümmet anlayışı, iyilikleri emir kötülüklerden nehiy, İslam kardeşliği, yardımlaşma, Kuran-ı hem okuma hem anlama, yayma, Irkçılığın her çeşidine karşı olma, Beşeri sistemleri Müslümanlaştırma gibi ilkeler. Her Müslümanın kafa yoracağı ilklerdir bunlar, Çalışma yoğunluğumuz bunlara olmalıdır. Diyanet işleri başkanlığının Din konusundaki anketi bize çok şey anlatıyor. Toplumda uydurulmuş din hâkim insanlar Dine değil tapınaklara davet ediliyor. Bu perdenin yırtılması gerek. Bu tapınaklar parti liderleridir, sözde toplum önderleridir, güya âlimleri ve şeyhleridir. Bu din dışı yapı değişmedikçe Müslümanlar huzur bulamaz. Gerçek dini anlatmayı şiar edinenleri alkışlıyorum Dini tüm alanlardan süpüren anlayışı alkışlayan,toz kondurmayan,güçlendiren din kılıklılara yazıklar olsun.
