Boykot: Vicdanın Direnişi, Tüketicinin Cihadı

Zulüm, sadece tankla, topla, bombayla yapılmaz. Bazen bir ekranın arkasından, bir ürünün içinden, bir marketin rafından sessizce sızar hayatımıza. Bir reklamla evimize, bir marka etiketiyle bedenimize, bir satın alma davranışıyla vicdanımıza yerleşir. Biz fark etmeden, biz alışveriş yaptıkça... O büyür.
Ve işte tam burada başlar boykotun anlamı. Çünkü boykot, sadece bir ürünü reddetmek değil; bir zalimi beslemeyi bırakmaktır. Çünkü biz biliriz:
“Beslediğin yaşar, terk ettiğin ölür.”
Bu çağda direniş artık cephelerde değil, sepetlerdedir. Cüzdanlarımız bizim kimden yana olduğumuzu haykırır. Tercihlerimiz, hangi safta durduğumuzu gösterir. O hâlde sormak gerekmez mi?
Cüzdanın kimin yanında?
Paran zalime mermi mi, yoksa mazluma dua mı oluyor?
Bugün mücadele biçimi değişti. Sloganlarımız değişti:
“Yeme, alma, izleme: Zalim beslenmesin!”
Tetiği çekenin kim olduğunu biliyoruz. Peki ya tetiği dolduran kim? Bizim aldığımız bir çikolata mı, izlediğimiz bir dizi mi, satın aldığımız bir telefon mu?
Yemezsek ölmeyiz! Ama yersek, zalimlerin silahına bir mermi de biz koyarız.
Bu yüzden boykot bir ahlâk meselesidir. Vicdanın başkaldırısıdır.
Boykot, “Ben senin düzenine ortak olmuyorum” demektir.
Boykot, “Sen zalimsin!” demektir.
Küçük çocukların bedenlerine kıyanlara, hâlâ reklam verenlere, destek olanlara karşı tek bir cevap var:
“Ben yokum bu sofrada!”
Bu sadece politik değil, aynı zamanda bir inanç meselesidir.
Tüketimdeki helal-haram hassasiyetinin en görünür olduğu alandır boykot.
Boykot, bir protesto olduğu kadar, bir arınmadır.
Midemizi, zihnimizi ve kalbimizi temiz tutmanın adıdır.
Hayvanlar bile aciz yavrulara kıymazken, insan kılığına bürünmüş mahlûklar gözümüzün önünde çocuklara kıyıyor. Ve biz hâlâ onların ürettiklerini tüketiyor muyuz?
Sözümüz net:
“Boykot, zalime ‘Sen aşağılık bir varlıksın!’ deme cesaretidir.”
Unutma:
Senin bir ürün almaman, bir mazlumun duası olabilir.
Senin bir izlememen, bir çocuğun hayatta kalmasına vesile olabilir.
Bu çağın meydan muharebesi artık marketlerde ve dijital platformlardadır.
Her alışveriş bir oy, her tercih bir duruş, her boykot bir yumruktur.
Zalime yumruğunu göster!