İbrahim Toru ile siyaset ve ticaret röportajı
Kanal Urfa Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Toru'nun Şanlıurfa Olay Gazetesine verdiği Özel Röportaj....

Toru Şirketler Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Toru: Boyacısından iş adamına, müdüründen, bakanına kadar herkesle muhabbeti olan bir insanım. Zengin olabilirim ama geldiğim yeri iyi biliyorum
TAKİP ETMEM, TAKİP EDİLİRİM
Yaşam felsefesinde kimsenin yapmadığını yapmak olduğunu ifade eden Toru, Ben yenilikçiyim ve yeni şeyler yapmaya çalışırım. Ben takip etmem, takip edilirim. Herkes beni rakip görür. Ben rakiplerimi çok severim ama rakiplerim bana kızar. Şirketimizi, kanalımızı açtık. Pasaj ile ilgili projemiz vardı ancak rafa kalktı. O proje gerçekleşseydi 2 bin 450 kişiye iş kapısı açılacaktı. İnsanlarımızın burada ailecek aktivite yapacak yeri yok. Ya Balıklıgöle gidiyor ya da Urfa City avmde birlikte yemek yiyor. Projelerimizle insanlarımızın gezebileceği alanlar yapacaktık dedi.
MİLLETVEKİLLİĞİ VEBALİ YÜKSEKTİR
Televizyonu siyasete girmek için açmadığını, 2011 yılında milletvekilliği için teklif yapıldığını ama kabul etmediğini aktaran Toru şunları söyledi:
Bana iki yerden teklif geldi. Belediye Başkan Yardımcılığı için teklif geldi ancak kabul etmedim. Ben televizyonu siyaset yapmak için açmadım. Ben televizyonu ne amaçla açtığımı söyledim. Ben bunları rant üzerine yapmadım. Helal ve haramı bilen bir insanım. Benim tek amacım Urfanın gerçek örf ve âdetini yansıtmaktır. Biz halk ve haktan yanayız. 2011 yılında milletvekilliği noktasında teklif de geldi. O zaman Urfa City AVMyi yeni devralmıştık. Milletvekilliği vebali yüksek bir iştir. Urfanın en büyük mağazasını bir milletvekilliği için harcamış olsaydım o zaman bu kadar insanın önünü kapatmış olurdum
Şanlıurfa Olay Gazetesinden Salih Demirin yaptığı röportajda AK Parti İl Başkan Yardımcısı, Tanıtım ve Medya Başkanı ve aynı zamanda Toru Şirketler Gurubu Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Toru, 1992 yılında 8 çeyrek altın ve ağabeyinden aldığı altın kolye ile atıldığı ticaret hayatını büyük bir içtenlik ile anlattı.
İşte o röportaj
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? İbrahim Toru kimdir?
1976 doğumluyum. 11 çocuklu bir ailenin 2. ferdiyim. İlkokulu Şair Abdi ilköğretim okulu, liseyi Gazi lisesinde okudum. Harran Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Elektrik Teknisyenliği bölümünü bitirdim. Şu an açık öğretimde İşletme 3. sınıf öğrencisiyim. Şu anda şirketlerin yönetim kurulu başkanlığını yapıyorum. Ortaokul 3. sınıfa kadar ayakkabı boyacılığı yaptım. Ailemin geçimini sağlamak için hem çalışıyordum hem de okuyordum. Okulda da başarılı bir öğrenciydim. Benim hayalin Tıp fakültesini kazanmaktı. Ancak, en son tercihte Biyoloji Öğretmenliği geliyordu ben de gitmedim. Daha sonra ticarete atıldım. Amcamın tavsiyesiyle ticarete atıldım. İlk kez 1992 yılında rahmetli amcam ve abimle birlikte pasaja girdik. O zaman maddi imkânımız pek yoktu. Benim o zaman biriktirdiğim 8 çeyrek altın, abimin altın kolyesi ve bir miktar para ile birlikte harekete geçtik. Rahmetli amcam erkek çocuğu olmadığı için bizleri çocuğu gibi severdi. Amcam 1993 yılında vefat edince dükkânın işletmesi bize kaldı. Toplam sermayemiz 2460 dolar ile başlangıç yaptık. Yavaş yavaş ticaret yaptık. Biraz para biriktirdikten sonra abimi Dubaiye yolladık. Sermayemiz 5200 dolar olduktan sonra abime cesaret verdik ve abimi Dubaiye gönderdik.
MARKAMIZI TÜRKİYEYE MAL ETTİK
Sektöre ne zaman giriş yaptınız?
Ben aile şirketi yönetim kurulu başkanlığını 1999 yılında devraldım. Yönetim kurulu başkanı olduktan sonra markalaşmaya önem verdim. O günden sonra Toru ve Torutoys markalarını oluşturduk. İnsanlara özgüven vermek ve markanın tanıtımı açısından markamızı tanıtmaya çalıştık. Bundan sonra ilk defa Şanlıurfada kendi oyuncak markamızı oluşturduk. Bunu Türkiye'ye mal ettik. Bu çizgimizi oluşturduktan sonra kendi grubumuzda ayrım yaptık, oyuncaklarla ilgili Torutoys markasını, şemsiye, porselen, seramik ürünlerinde ise Toruyu kullandık. 1999 yılından sonra yerimizi almaya başladık. Türkiyenin en büyük oyuncak mağazasını Kanal Urfanın olduğu yere yapmıştık. Büyük ses getirmişti. Ayrıca bazı ürünlerimiz yurt dışında üretilip, Suriye, Irak ve Dubai gibi ülkelere mal veriyoruz. Bizim standardımız insanlarımızın kaliteyi ucuza almasıdır ve bunun devamlı olmasıdır. İstikrar olmalı, halka güven verilmelidir. Benim hayat felsefem 3tür. Alan, satan ve kullananın memnun olması gerekir. 3 ü bir arada mutlu olursa daha hayırlı olur. Bu ticaret daha bereketli olur.
URFANIN TANITIMI İÇİN KANAL KURDUK
Televizyon kanalı kurma fikri nereden çıktı?
Kanal Urfa hayalimizdeki bir olaydı. Urfalıyız ama Urfayı tanıtamıyoruz. Maalesef başka kanallar da Urfayı tanıtırken farklı şekillerde tanıtıyorlar. İyi yönlerimizi değil kötü yönlerimizi tanıtıyorlardı. Daha çök terör, töre ve şiddet yanlarını gösteriyorlardı ve bu da benim zoruma gidiyordu. 2008 yılında krizdeyken bir atılım yaparak Kanal Urfayı kurduk. Türkiyenin bazı büyük illerinde yokken biz uydudan yayın yapan kanal kurduk. Yaptığımız yayınlarla özellikle tanıtım noktasında şehrimizin kültür elçisi olduk. Televizyonu açtıktan sonra onunla mutlu olduk. Kanal Urfayı ilk açtığımızda dalga geçenler oldu. Oyuncakçı televizyondan ne anlar dediler ve kanalın en fazla 3 ay ömrü olacağını söylediler. Ancak şu an başarı ortadadır.
DIŞARIDAN KURTARICI BEKLEMEMELİYİZ
Şanlıurfada ticaretin gelişmesi için düşünceleriniz nelerdir?
Benim en büyük ideallerimden biri Şanlıurfada markalaşmaktır. Az olsun benim olsun ama kimseye söyleme düşüncesi var. Vizyon kırıklığı olduğu için geleceğe bakamıyoruz. İnsanlarımız reklam vermiyor. Şanlıurfa günden güne değişiyor ve gelişiyor. Dışarıdan kurtarıcı beklememize gerek yok. Bizler bu memlekete sahip olacağız. Bizler öz değer ve dinamiklerle markaları çıkardığımız vakit belli bir yerlere geliriz. Ancak, dar bakış açısıyla baktığımız vakit bir yerlere gelemeyiz. Öz değerden olan markalar çıkmadan markalaşmamız zordur. Girişimci sayımız az, insanlar daha çok arsa üzerinden yap- devret işi yapıyor. Bu işlerde kalıcı markalar oluşmuyor. Şanlıurfanın hem düşünürü hem de düşmanı kendi içerisindedir. Urfaya ne yapıyorsak kendimiz yapıyoruz. Dışarıdan gelen insanlar Urfaya hayran ama biz hala şehrin kıymetini anlamış değiliz. Urfa farklı ve değişik bir yer. Hep diyorum ki Urfada yaşamak bir sanattır. O yüzden Urfa farklı anlamlarda değeri çok fazla olan bir yerdir.
OYUNCAK BİZİM İÇİN İDEAL
Neden oyuncak sektörüne girdiniz?
Benim ilk oyuncağım bir pilli bir trendi. Sandıkta saklıyorduk ve haftada bir kez oynuyorduk. Bir bisiklet almak için bir yıl çalışıp para topluyorduk. Tabi ki oyuncak bizim eskiden beri bir idealimiz. Türkiyede çocuk sayısı çok ancak herkesin oyuncağı yok. Eskiden oyuncağı olan çocukların ya babası zengin, ya Almanyadan akrabası gelir ya da hacdan akrabası gelirdi ve getirirdi. Sektör olarak çok değiştirdik ve şu an da en zengininden en fakirine nerdeyse tüm çocukların oyuncağı var. Bu bir değişimdir, gelişimdir. Onun da en büyük etkenlerinden biri de biz olduk. Biz bunun için İstanbuldaki büyük firmalarla çok mücadele ettik. Allaha hamd olsun ki şu an Türkiyenin ilk 5teki tanınmış firmalarından biriyiz. İstanbuldaki bazı markalar distribütörlük alamazken biz bunu başardık. Edirneden Doğubayazıta kadar markamızı götürmeyi sağladık. Bunlarla birlikte hedefimiz çocuklarımızı mutlu etmektir. Onları mutlu etmek de oyuncaktan geçer. Biz bu idealimizi de gerçekleştirmiş olduk.
SİZ YAKLAŞIK 2500 DOLAR İLE İŞE BAŞLADIĞINIZI SÖYLEDİNİZ. ŞU AN ŞİRKETİNİZİN YILLIK CİROSU NE KADARDIR?
Sadece oyuncak şirketimiz yok şirketler grubu olarak da tam olarak ne kadar olduğunu bilmiyorum. Daha önce yıllık 12 milyon TL olduğunu söylemiştik. Şu an daha fazladır. Ancak tam olarak bir rakam söyleyemem.
MİLLETVEKİLLİĞİ VEBALİ YÜKSEKTİR
Ak Parti yönetimindesiniz. Toru şirketler grubu ve kanalı kurduğunuzdan sonra herkes sizin milletvekilliğine oynadığınızı ve istediğinizi söylüyor. İbrahim Torunun milletvekilliği düşüncesi var mıdır? Neden daha önceki seçimde İbrahim Toruyu milletvekili olarak göremedik?
Bana iki yerden teklif geldi. Belediye başkan yardımcılığı için teklif geldi ancak kabul etmedim. Ben televizyonu siyaset yapmak için açmadım. Ben televizyonu ne amaçla açtığımı söyledim. Ben bunları rant üzerine yapmadım. Helal ve haramı bilen bir insanım. Benim tek amacım Urfanın gerçek örf ve âdetini yansıtmaktır. Biz halk ve haktan yanayız. Hangi kurum hangi kişi olursa olsun halkımız haksızlığa uğruyorsa biz onun karşısındayız. 2011 yılında milletvekilliği noktasında teklif de geldi. O zaman Urfa City avmyi devraldık. Milletvekilliği vebali yüksek bir iştir. Urfanın en büyük mağazasını bir milletvekilliği için harcamış olsaydım o zaman bu kadar insanın önünü kapatmış olurdum.
GELDİĞİM YERİ BİLİYORUM
Önümüzdeki seçimlerde bir teklif olursa belediye başkanlığı seçiminde veya ileride sizi milletvekili olarak görebilecek miyiz?
Onu en iyi bilen Allahtır. Ben farklı yapıda bir insanın. Farklı düşünüyorum. İş yapmayı, ticaret seviyorum ve halkımla beraber olmayı seviyorum. Benim Urfaya anlatamadığım bir şey var. Ben zengin olabilirim ama geldiğim yeri biliyorum. Boyacısından iş adamına, müdüründen bakanına kadar herkesle muhabbeti olan bir insanım. Zengin olabilirim ama önemli olan güzel insanlarla güzel muhabbetlerin kurulmasıdır. En yüksek şeylere imkânım var ama ben bu fıtratı kendime layık bulmuyorum çünkü geldiğim yeri biliyorum. Siyaset ile ilgili olarak bazı anketler yapılıyor ve özellikle bazı yerlerde ismim geçiyor. Halkın Eyyübiye tarafında beklentisi büyük. Ben de bir işe girersen ilkleri yapmasam rahat etmem. Benim yapımda ilkleri yapmak vardır. Felsefem kimsenin yapmadığını yapmaktır. Ben yenilikçiyim ve yeni şeyler yapmaya çalışırım. Ben takip etmem takip edilirim. Herkes beni rakip görür. Ben rakiplerimi çok severim ama rakiplerim bana kızar. Şirketimizi, kanalımızı açtık. Pasaj ile ilgili projemiz vardı ancak rafa kalktı. O proje gerçekleşseydi 2450 kişiye iş kapısı açılacaktı. İnsanlarımızın burada ailecek aktivite yapacak yeri yok. Ya Balıklıgöle gidiyor ya da Urfa City avmde birlikte yemek yiyor. Projelerimizle insanlarımızın gezebileceği alanlar yapacaktık. Fuar alanı yapacaktık ve bu alanda Dubaiden getirilen malları sergileyecektik. Pasaj hak ettiği yerde değil. Projemiz çok, idealistlik çok ve beklenti çok. Genç yaşımızda idealist olarak da şirketimizi daha çok Türkiyeye mal etme düşüncemiz var. Bunu gerçekleştirdiğimiz takdirde Urfamız için daha hayırlı olacak. Benim yaklaşık 12 tane projem var. Bunlardan bir tanesi hayvanat bahçesi olmasıdır. Urfada çocuk sayısı çok ancak bir hayvanat bahçemiz yok. Bunun yanında Tac Mahal gibi bir mabedimiz olmalıdır. Balıklıgölün büyütülüp büyük bir cami yapılası gerekir. Şanlıurfa Peygamberler şehri ama dört minareli bir camimiz bile yok. Eyyüp Peygamber makamının karşısında Kevser Parkı vardı. Bal, su, süt, şarap tan oluşan 4 tane ırmağın akması kıssası vardır. Onu oraya yapmak istiyoruz.
UFAK ŞEYLERİ BÜYÜTÜYORUZ
Birçok ülke ve şehir gezdiniz. Gezdiğiniz yerlerde keşke Urfada olsa dediğiniz bir ticari yapı veya bir sistem var mı?
Urfanın birçok değişik sisteme ihtiyacı var. Ben Hong Konga veya Dubaiye gittiğimde neden bu Urfamızda yok diye iç geçirmişimdir. Biz çok gerideyiz. Ufak bir şeyi çok büyütüyoruz. Şovu çok seviyoruz. Ehemmiyetsiz işleri büyütüp ehemmiyetli işlere önem vermiyoruz. Urfamız dar bir alanda kalmış. Yeni alanların çoğaltılması gerekir. Dubaide en ilk politikası yani hiç kimsede olmayan şeyi yapmak vardır. Biz daha birbirimizi sevmiyoruz. Biz birbirimizi sevmiyoruz ki başkası bizi sevsin.
İLK ŞİRKETİNİZİ AÇTIĞINIZDA KAÇ TANE PERSONELİNİZ VARDI ŞU ANDA İSTİHDAM ALANINIZ NEDİR?
Şu anda şirketimizde 380 tane personelimiz var avm ile birlikte toplam 620 kadar istihdamımız var. Benim en sevdiğim olaylardan biri de birilerini işe koymak ve ekmeğimi paylaşmaktır. Bütün zenginlerimiz zekâtlarını verirlerse hiçbir fakir kalmaz. Allahın malını fakirlere de dağıtın.