banner2
Öne Çıkanlar Urfa Urfa Balıklıgöl Suruç MHP ABD

Mazhar Bağlı; Halk İştahla Evet Diyecek

http://balikligol.com/images/news/3486.jpg

 Karaköprü Belediyesi Nikah salonunda Konferans vermek için gelen Dicle Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve AK Parti MKYK üyesi Doç. Dr. Mazhar Bağlı'yı karaköprülüler dinlemek için salonu doldurdular.

Program sunuculuğunu Eğitimci yazar Ali Tutluoğlu yaptı. Kürsüye ilk gelen Karaköprü Ak Parti Kadın Kolları Başkanı Bahar Gül Yılmaz; Kadınlara yönelik faaliyetlerine değinirken, Gençlik kolları başkanı Abdullah Erik; Hedefimiz Karaköprü'de yüzde 90 evet oyunu çıkarmaktır. Dedi. Daha sonra konuşan Karakörü AK Parti belde başkanı Abdullah Yeşil ise Referandum hazırlıkları çerçevesinde yapılan çalışmalara değindi.

 Doç. Dr. Mazhar Bağlı konferansında bir çok konuya değindi. İşte konuşmasından satır başlıkları;

TÜRKİYE EKONOMİSİ ÇOK GÜÇLÜ

Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu zaman kişi başı milli geliri 1900 dolar idi. AK Partiden önce Ergenekoncu zihniyet sayesinde kişi başı milli gelir 2500 dolar idi. Şimdi ise kişi başına düşen milli gelir10 bin dolar seviyelerine çıktı.

Dünya ekonomileri krizlerle mücadele ederken Türkiye ekonomisi sağlamlığı ile dünyanın dikkatini çekiyor.

TÜRKİYE'DE İRTİCA VAR

Bir zamanlar irtica raporları vardı. O raporları ne askeriye nede istihbarat hazırlardı. Onları önemli ve büyük holdingler hazırlarlardı. Çünkü meslek liselilerin önünün kapatılması onların çıkarınaydı. Meslek liseleri için "Türkiye'nin meselesidir" demeleri gizli niyetlerini ifşa ediyordu. Meslek liselerinde okuyanlar üniversiteye gitmemeleri gerekiyordu. Onlar liseyi bitirecekler ve holdingde onların köleleri olacaklar. Sistem böyle işliyor. Sistemlerine çomak sokanlar oldu mu irtica raporları ile dövüyorlardı.

DEMOKRASİ OLMAZSA OLMAZ

İnsan varlığı çeşitlilik üzerine kurulmuştur. Fıtraten hiçbir insan birbirine benzemez. Dünyada milyarlarca insan var ama hiç birini parmak izi ve göz retinası birbirine benzemez. Çünkü insanlar tek tip yaratılmamışlar.

İnsanları tek tipleştirmek isteyen zihniyet vardır ki bunlara totaliter rejim denir.

Genleriyle oynanan sebze ve meyve nasıl ki bozuluyorsa bu uygulama tüm yaratıklar için geçerlidir. Eşyanın tabiatına aykırı bir uygulama yapmak zulümdür.

Her insanın kendine has inanışı, görüşü, yaşayışı, algılayışı konuşması farklıdır. Müdahale edildi mi orada zulüm başlar.

Mutlu azınlık kesimi var. O kesim her şey istediğimiz gibi olacak. Bir değişiklik gerekiyorsa da yine bizim kontrolümüzde ve istediğimiz şekilde değişebilir diyorlar. Demokrasi tam işlerse makul bir çerçevede her insan özgürce yaşama hakkına sahiptir.

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ GEREKLİ

Askeri cuntalar her yerde aynı zihniyettir. Böyle emrettim böyle olacak derler. Bakın 80 darbesinde cunta iki yıl ülke yönetimini eline aldı. Sonra gitti. Giderken insanlar çizdikleri sınırlar içerisinde görüşlerini beyan edebilsinler. Demokratikleşme olmaması için, özgürlük olmaması için, tek tip zihniyetini devam ettirmek için bunu anayasa ile teminat altına aldılar. Bize biçilen bu anayasanın ihtiyaçlarımıza cevap vermediğini söylüyoruz. Bu nedenle bazı maddelerinde değişikliği acilen yapmamız gerektiğini hissettik. Bu anayasa çağdaş demokrasiye uymuyor.

Anayasa maddelerinde biri de "meclis anayasayı değiştirebilir" deniliyor. Biz değiştirmek istedik ama yeterli oyu alamadık. Şimdi asıl kurucu irade olan halk buna karar verecek. Muhalefet karşı çıkıyor. Bırakın halk karar versin halkın iradesine neden karışıyorsunuz? Siz vekilsin halk ise asildir. Kararını halk verecek.

YARGIYI ELE GEÇİRME VE AK PARTİ PAKETİ

Bize suçlama yapıyorlar bu değişiklikle yargıyı ele geçirmek istiyorlar. Bu iftira ve yalandır. HSYK'nın mevcut işleyişinde Adalet Bakanı veya müsteşarı alınan karara onay vermese HSYK'nın hiçbir kararı geçerli olmaz. Oturuyorlar Yargıtay'a bunu alalım, Danıştay'a şunu alalım diye karar veriyorlar. Ama yeni düzenleme ile birinci sınıf hakimler de seçilebilecekler. Demokratik bir yapılanma olacak. Yargı kendi içinden seçimler yaparak üyelerini belirleyecek. Halbuki AK Parti Yargıyı ele geçirmek isteseydi üye atamalarının tamamını iktidara veya Adalet Bakanlığına bırakırdı.

Eğer bu değişiklik AK Parti değişikliği olsaydı çok farklı maddeler yapardı. Ama öyle değil. maddelerin tamamı tüm Türkiye'yi ilgilendirecek maddelerdir. AK Parti baskıcı olsaydı tek adam Abdurrahman Yalçınkaya parti kapatma davası açabilir miydi?

12 EYLÜL VESAYETİN BİTTİĞİ GÜN OLACAK

12 Eylül'den itibaren vesayetçilik ve darbecilik girişimleri son bulacak. Demokratikleşme yolunda güçlü bir adım atmış olacağız. Diyarbakırlı bir vatandaş TRT'de "İştahla evet demek" için 12 Eylül'ü bekliyoruz, demişti. Halk darbe anayasasından çok çektik. Büyük çoğunluk parti gözetmeksizin "evet" demek için sabırsızlıkla 12 Eylül'ü bekliyor. Dedi.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.