Deniz Gül Kimdir? Herkesin Merak Ettiği Milli Futbolcunun Bilinmeyen Yönleri...
Spor camiası, Sevilla'dan Tarihi Bir Gol: Genç Yıldızın Yükselişini konuşuyor
2026 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri E Grubu'nun son maçında, A Milli Takımımız İspanya deplasmanında zorlu bir sınav verdi. Maçın ilk yarısında gelen beraberlik golüyle stadı ayağa kaldıran isim, 21 yaşındaki forvet Deniz Gül oldu. İspanya'nın gruptaki ilk golünü yemesine neden olan bu vuruş, aynı zamanda Türk futbol tarihine geçti: Gül, 1954'ten beri İspanya'ya deplasmanda gol atan ikinci Türk futbolcu unvanını kazandı (İlk isim: Recep Adanır).
Bu golle A Milli formasıyla ilk kez fileleri havalandıran Deniz Gül, bir gecede Türkiye'nin en çok konuşulan isimlerinden biri haline geldi. Peki, bu genç yetenek kim? Aslen nereli? Porto'da nasıl parladı? Ve en önemlisi, kariyerinin bilinmeyen yüzleri neler? İşte futbolseverlerin merak ettiği tüm detaylar...
Kimdir Bu Deniz Gül? Temel Bilgiler ve Kökeni
Deniz Daniel Gül, 2 Temmuz 2004'te İsveç'in başkenti Stockholm'de doğmuş bir futbolcu. 21 yaşındaki santrfor, 1.90 metre boyu, fiziksel gücü ve sağ ayağıyla tam bir "hedef adam" profili çiziyor. Çifte vatandaşlık sahibi: Türk babası ve İsveçli annesi sayesinde hem Türkiye'de hem İsveç'te kökleri var. Bu çok kültürlü yapı, onu hem mental hem de oyun disiplini açısından avantajlı kılıyor.
Kariyer Yolculuğu: İsveç'ten Porto'ya Uzanan YükselişDeniz Gül'ün futbol macerası, çocukluk yıllarında Stockholm'un mütevazı kulüplerinde başladı. İşte kariyerinin özeti:
Porto'ya transferi, Avrupa devlerinin kapısını araladı. Portekiz ekibinde sadece santrfor değil, sağ/sol kanat ve 10 numara gibi pozisyonlarda da esneklik gösteriyor. 2024 yazındaki transferi, "geleceğin Haaland'ı" benzetmelerini beraberinde getirdi – çünkü 1.90'lık boyuyla hava toplarında rakipsiz, yerden ise hızlı.
Bilinmeyenler: Herkesin Merak Ettiği Yanlar
|
Dönem
|
Kulüp / Milli Takım
|
Başarılar / Notlar
|
|---|---|---|
|
Altyapı (2010-2020)
|
Stuvsta IF, Segeltorps IF, IF Brommapojkarna, AIK, FC Djursholm (İsveç)
|
Fiziksel gücüyle dikkat çekti; hızlı karar verme ve bitiricilik yeteneğiyle scout'ların radarına girdi.
|
|
2023
|
Hammarby IF (İsveç Allsvenskan)
|
Profesyonel debüt: 22 Ekim 2023'te Djurgården derbisinde ilk maçını yaptı.
|
|
2024
|
FC Porto (Portekiz)
|
5 milyon Euro bonservis bedeliyle transfer. 27 numaralı formayla santrfor rotasyonunda yer aldı; sözleşmesi 2029'a kadar.
|
|
2025
|
Türkiye A Milli Takımı
|
İlk davet Kasım 2024'te (sakatlık nedeniyle kaçırdı). 20 Mart 2025'te Macaristan maçında debut; İspanya'ya golle tarihe geçti.
|
Futbolseverler sadece saha içini değil, Gül'ün özel hayatını da merak ediyor. İşte az bilinen gerçekler:
- Çocukluk Hayali ve Motivasyon: İsveç'te büyürken, babasının anlattığı Türk futbol efsanelerinden (Metin Oktay, Hakan Şükür) ilham aldı. "Türk köklerim beni motive ediyor, milli formayı giymek çocukluk hayalimdi" diyor bir röportajında.
- Sakatlık Krizi: 2024 Kasım'ında ilk A Milli davetini sakatlık yüzünden kaçırdı. Bu, onu daha da hırslandırdı – Macaristan maçındaki debütü, ayların emeğiydi.
- Oyun Tarzı Sırları: Fizik gücüyle bilinse de, en büyük silahı "hızlı düşünme". Porto antrenörleri, onu "sahadaki satranç ustası" olarak tanımlıyor. Ayrıca, kanatlarda oynayabilmesi onu "joker" yapıyor.
- Kişisel Hayat: Ailesiyle yakın bağları var; annesinin İsveç disiplini, babasının Türk tutkusuyla büyüdü. Boş zamanlarında basketbol izliyor (LeBron James hayranı) ve Türkçe öğrenme çabasında. Henüz evli değil, sosyal medyada düşük profil tutuyor. Gelecek Beklentileri: X'te (eski Twitter) taraftarlar coşmuş durumda: "Deniz Gül ve Can Uzun, milli takımın 10 yılına damga vuracak!"
İspanya maçındaki golüyle Gül, sadece bir golcü değil, umut simgesi oldu. 51 yıl aradan sonra deplasmanda İspanya filelerini havalandırması, Türk futbolunda yeni bir sayfa açtı.
Genç yaşta Porto gibi bir kulüpte oynaması, milli tercihi ve fiziksel üstünlüğü, onu "geleceğin Arda Güler'i"nden öteye taşıyor. Taraftarlar, 2026 Dünya Kupası elemelerinde ondan daha fazlasını bekliyor.Deniz Gül'ün hikayesi, gurbetçi çocuklarının Türk futboluna dönüşü gibi... Henüz yolun başındaki bu yetenek, sahadaki bitiriciliği kadar, köklerine sadakatiyle de alkış topluyor. Gelecek maçlarda neler yapacağını merakla bekliyoruz. Sizce o, milli takımın yeni kralı mı? Yorumlarda paylaşın!
