Şanlıurfa tarih sahnesindeki yeri çok önemli. Tarihi 13000 yıl önceye uzanan ve şu an bünyesinde birçok ırktan ve dinden insanları barındırması Urfa'nın önemini daha da artmaktadır…
Bu önemin farkında olan Başbakan Erdoğan 2008'de Şanlıurfa Harran üniversitesi akademik yılı açılış konuşmasında; "Tarihte ilk üniversite buralarda kurulmuşsa bu önemlidir. Tarihin yüklediği bir sorumluluk vardır. Bu zenginliği, bu potansiyeli harekete dönüştürmek lazım" demişti.
Evet, bu potansiyel, bu çok kültürlülük ve tarihi sorumluluk; Sayın Başbakanın Demokratik açılımı ilk olarak Şanlıurfa'da halka anlatamaya zorlamıştır. Sayın Erdoğan Salı günkü Grup toplantısında; demokratik açılımla ilgili olarak birçok bakan ve partili ile beraber Şanlıurfa'da açıklamada bulunacağını belirtti. Bununla beraber bir dizi açılışta gerçekleştirecek…
Fransız ihtilalı ile başlayan ulus devlet harekâtı, insanları fikir ve inançları ile değil, ırkları ile yargılamaya başladılar. Yani tamamen insanların isteği dışında sahip olduğu değerler ile yargıladılar. Irkların üstünlüğü ve çıkar ilişkiler hep ön planda tutuldu…
Şu an Avrupa Erbakan'ın deyimi ile "Hıristiyan kulübü" olmuşken, neredeyse bir bütün devlet olmak için ortak para, ortak anayasa ve ortak kanunlar çıkartırken. Irkçılığın kesinlikle haram olduğunu belirten bir dine mensup Ortadoğu ve Türkiye insanı, 21. Yüzyılda hala ırklardan dolayı insanların yargılanması. Biz Müslümanlar ve Müslümanların kültürüne sahip bu bölgelerin insanı için yüz kızartıcı bir durum olmalı.
Özellikle son yıllarda çokça hortlatılan ve Siyonist İsrail'in amellerine hizmet ettiği açık olan Kürt Türk çatışmasının son bulması için tüm aklıselim insanların bir fedakârlıkta bulunmaları lazım. Bunun için partili olmaya gerek yok. AK Partilisi MHP'lisi DP'lisi Vs.. buna çağrıma ülkesini seven CHP'lisi de dahil. Tüm sivil toplum kuruluşları parti, görüş ve düşünceleri bir kenara bırakarak; "artık analar ağlamasın" diye, bu demokratik açılıma destek olmaları lazım.
Bakalım Pazar günü Sayın Başbakan Medeniyetler Beşiği Şanlıurfa'dan dünyaya ve özellikle Türkiye'ye ne gibi mesajlar verecek. Bir de Demokratik bir anayasa için daha açık bir takvim belirleyecek mi, onu da bekleyelim görelim…
Sadece beklemeyelim. Bizde bir şeyler yapalım. Hiçbir şey yapamıyorsak; Allah'ın ilk emri olan "OKU" emrine sarılalım. Unutmayalım ki, bilenlerle bilmeyenler bir olmaz!.. Biz bileceğiz ki birileri bizi oyuna getirmesine müsaade etmeyeceğiz…
