Şanlıurfa’da, değişik alanlarda faaliyet gösteren 36 Sivil Toplum Kuruluşu Allah ve Resûlünün emrine uyarak bir araya gelmeyi, bir yıldan beri prensip haline getirdiler. Kur’an-ı Kerim’de ifade edildiği gibi Allah’ın ipi etrafında birleşmeyi, dağılmamayı ve üç ayda bir toplanmayı düstur haline getirdiler. Bu kutlu kararlarından dolayı onların her birini ayrı ayrı tebrik ediyoruz.
6 Aralık Salı günü, ağırlama sırası Haliliye Kültür ve Eğitim Vakfı’ndaydı. Toplantı, vakfın yeni hizmet binasında yapıldı. Haliliye Kültür ve Eğitim Vakfı’nın yeni hizmet binasına merhum Mustafa Kılıç Hoca’nın ismi verilmiştir. Gerçekten gerek inşaat kalitesi gerek mimarî yönden muhteşem bir eser olmuştur. Hele 3. Kattaki ders salonu muhteşem bir mimarî eser görünümündedir. Allah hayırlı hizmetlere vesile kılsın inşallah.
Evet, vakfın yeni hizmet binasında, namaz kılındıktan ve yemek yenildikten sonra Şanlıurfa’nın Eğitim, sağlık, yardımlaşma ve gençlik sorunları görüşüldü. Toplantıda hazır bulunanlardan biri olarak yapılan görüşmeleri birkaç başlık altında sunmak istiyorum:
Peygamberler Şehri Şanlıurfa
Bilindiği gibi Şanlıurfa “Peygamberler Şehri” olmakla tanınmış kadim bir şehirdir. Başta Hz. İbrahim (as) ve Hz. Eyyub (as) olmak üzere birkaç peygamberin daha makamı bu şehirdedir. Şanlıurfalılar elbette ki kentin bu kadim geleneğiyle övünmektedirler ve hakları da vardır. Şu var ki, bu mübarek kentin peygamberlerle anılmasından rahatsız olan bir nifak hareketinin öteden beri var olduğunu da biliyoruz. Göbekli tepe kalıntılarının ortaya çıkması bu hareketin elini güçlendirmiş oldu. Hele hele son zamanlarda cinsel simgeler ihtiva eden ve çıplak olan yeni putların yer aldığı alanların keşfedilmesi, nifak hareketinin bayram yapmasına vesile oldu.
Dikkat ediniz; Hz. İbrahim (as) ile Hz. Eyyûb (as)’mın makamları yeni keşfedilmediler. Asırlardan beri bu kentte yer almaktadırlar. Ancak onarılmaları ve çevre düzenlenmelerinin yapılması için hiçbir sivil kuruluş elini cebine atmadı. Her iki makam da devlet tarafından onarılıp düzenlendiler. Hiç bir holding ortaya çıkıp da “Ben bu makamların sponsorluğunu yapacağım” demedi. Ama Göbekli tepenin sponsorluğunu yapmak isteyenler çoktur. Bir de cinsel simgeler ihtiva eden çıplak put kalıntılarının ortaya çıkması bu hareketin ilgisinin Şanlıurfa’ya artmasına sebep oldu. Yakında birçok holding, bu cinsel simgelere sponsorluk yapacaktır. Hatta yurt dışından bile, severek ve isteyerek sponsorluk yapmak isteyenler çıkabilir.
Hatırlayın, 2000’lerden sonra, kentin Hz. İbrahim’le anılmasını hazmedemeyen mason komiteleri, içinde caminin, kilisenin ve havranın da yer aldığı bir mekân inşa ettirdiler. Ayrıca geçmişte, Hz. İbrahim’in mesajını yozlaştırmak için Feto’nun da mali destek verdiği “İbrahim yolu” diye saçma ve karmaşık uluslararası bir proje uyguladılar. Şimdi ise, Yeni keşfedilen put evlerini ve çıplak cinsel simge taşıyan heykelleri gündemde tutup Hz. İbrahim’in insanlığa verdiği mesajı unutturmak istiyorlar.
Kuşkusuz Göbekli tepe ve benzeri alanların keşfinden ve Şanlıurfa’ya turizm geliri getirmesinden rahatsız değiliz; ne var ki Şanlıurfa halkı, kentin “Peygamberler şehri” unvanının unutturulmasından ve kentin uluslararası camiada putlarla anılmasından oldukça rahatsızdır. Haliliye Kültür ve Eğitim Vakfında bir araya gelen STK’lar, “Peygamberler Şehri” unvanının unutturulmaması için acilen bir şeyler yapılması gerektiğini ve bu konuda devletin ilgili kuruluşlarının uyarılmasını istediler.
Eğitim
STK’lar Şanlıurfa’nın eğitim seviyesinin Türkiye sıralamasında 78. Sırada olduğundan dert yandılar ve bu sıranın değişmesi için Milli Eğitim Bakanlığına büyük iş düştüğünü söylediler. Bu düşük sıralamanın en büyük sebebinin de öğretmen yetersizliği ve derslik azlığı olduğunu söylediler. Resmi yetkililerin de ifadesine göre, her ders yılı başında Şanlıurfa’ya 100 öğretmen atanıyorsa en az 300-500 öğretmen ayrılıyor. Şanlıurfa’daki doğum oranlarının yüksekliği sebebiyle inşa edilen derslik sayıları hiçbir zaman nüfus yoğunluğunu karşılamayacak düzeyde olmamıştır. Denilebilir ki, 70 kişilik sınıflar 50 kişiye indirilebilmiştir.
Devletin çakılı kadro olarak gönderdiği öğretmenlerin bir kısmı, çakılı olmaktan çıkıp bir yıl içinde mazeret uydurarak memleketlerine geri dönüyorlar. Kalanlar da acemiliklerini Şanlıurfa’da geçirdikten sonra ustalık dönemlerine başlamak üzere kentten ayrılıyorlar. Bu durum Milli Eğitim dışındaki diğer devlet kuruluşları için de söz konusudur. Hatta bir STK temsilcisinin anlattığına göre, Şanlıurfa’ya çakılı kadro olarak atanan 5 şube müdüründen hiç birisi evini getirmedi. Çünkü bir yıl içinde tayinini başka bir ile yapacağını planlıyorlardı. Gerçekten de bir yıl sonra uyduruk mazeretlerle kentten ayrılıp başka illere tayinlerini yaptırdılar.
Bir de sokak çocukları… STK’ların değerli temsilcilerinin anlattıklarına göre Şanlıurfa’da madde bağımlısı insanların sayısı günden güne artıyor. Yakında sokaklar serseri, yanında bıçak taşıyan ve kullandığı maddesi kalmayınca para bulmak için her şeyi göze alan tehlikeli insanlarla dolmaya başlarsa şaşmayın. Eğer eğitim ve güvenlik açısından tedbirler alınmazsa Şanlıurfa kısa zaman sonra Gaziantep ve Adana’yı geçecektir. Nitekim oralarda insanlar geceleyin tek başlarına sokakta dolaşamıyorlar; bankamatiklerden para çekip evlerine rahat dönemiyorlar.
Sağlık
STK’lı dostlarımızın anlattıklarına göre hekim ve yardımcı personel azlığı sebebiyle Şanlıurfa’da sağlık hizmetleri sıkıntılarla ilerliyor. Hatta personel eksikliği, bazı sağlık elemanlarının hastalara kötü davranmasına sebep oluyor. Bu da çoğu kez hasta yakınlarının sağlık elemanlarına ve hekimlere şiddet uygulamalarına yol açıyor.
Şanlıurfa’da inşaatı devam eden şehir hastanesi faaliyete geçtiğinde, eğer şu anda Şanlıurfa hastanelerinde çalışan elemanların bir kısmıyla faaliyete devam edecekse ve yeni sağlık elemanları atanmazsa, şehir hastanesi de Şanlıurfa’nın sağlık sorunlarını çözemeyecektir. Dolayısıyla Şanlıurfa’da yaşayan 3 milyon insana sağlık hizmeti verebilmek için bir an önce yeni hekim ve yardımcı sağlık personelinin atanması gerekir.
Bir STK’lı dostumuz, milletvekillerinin Şanlıurfa’ya zarar verecek nitelikteki atamalara yardımcı olmamalarını istedi. Şanlıurfa’dan gitmek için vekilden destek isteyen olursa yardımcı olunmamasını istedi. Eğer tayin için başka illerin vekiline gidiyorsa, Şanlıurfalı vekillerin ona da engel olmalarını rica etti.
Düşünün: Bin bir zahmetle bir memurun tayini Şanlıurfa’ya çıkıyor. Bu memur burada sözde hizmet edecek; üstelik çakılı kadro… Ama yeni atanan memur bey bir yıl içinde bir uyduruk mazeret buluyor ve gideceği ilin vekilini de yanına alarak tayininin Şanlıurfa’dan çıkmasını sağlıyor. Şanlıurfalı vekillerimizin bu gibi durumlara da engel olmalarını rica ediyoruz.
Bir dahaki STK toplantısında buluşmak üzere hoşça kalın.
