banner2
Öne Çıkanlar Sanlıurfa Urfa URFASPOR Diyarbakır Faruk Çelik

Kabine toplantısının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Elektrik faturası açıklaması

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde toplanan ve 4 saat süren Kabine toplantısının ardından millete sesleniş konuşması gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, son dönemde çokça tartışılan yüksek elektrik faturaları ve cemevlerinin ticarethane statüsüyle ilgili açıklamalarda da bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, cemevleri ve elektrik faturalarına ilişkin şu açıklamayı yaptı

Bugünkü toplantımızda vatandaşlarımızı daha da rahatlatacak yeni adımların kararını aldık. 210 kilovat saate kadar düşük tarife ve yüksek tarife rakamları ilgili kurumlarımız tarafından vatandaşlarımızın lehine yeniden değerlendirecektir. Küçük esnaf ve sanatkarı koruyacak şekilde benzer kademelendirme yapılacaktır.

Dernekler, vakıflar, cemevleri dahil ticarethane statüsünden fatura ödeyen kuruluşların elektrik bedelleri önemli oranda düşecektir. Doğalgaz tüketim desteği ile ilgili hazırlıklar tamamlandı.

Elektrik desteğinde 4 milyon haneye çıkartıyoruz. Sosyal güvenlik şemsiyemizin kapsama alanını, etkisini geliştirecek yeni sosyal destek paketi ile hazırlıklara başlanması talimatını verdik.

ERDOĞAN MÜJDELERİ PEŞ PEŞE SIRALADI

Başkan Erdoğan, elektrik ve doğalgaz faturasıyla ilgili alınan kararları açıkladı. Başkan Erdoğan ayrıca yurtlarda kalan öğrenciler ve çiftçilere de müjdeli haberi duyurdu.

İŞTE ALINAN KARARLAR


Geçtiğimiz yıl hane başına yaklaşık 5 bin lira enerji desteği verdik. Yılbaşı itibariyle tarifelerde yapılan düzenlemelere rağmen elektrik ve doğalgazda haneleri desteklemeye devam ediyoruz. 150 kilowat olan en düşük tarife dilimini 210 kilowata düzeltmek suretiyle nispi bir rahatlama sağlamıştık.

YENİDEN DEĞERLENDİRİLECEK

Bugünkü toplantımızda vatandaşlarımızı daha da rahatlatacak yeni adımların kararını aldık. 210 kilovat saate kadar düşük tarife ve yüksek tarife rakamları ilgili kurumlarımız tarafından vatandaşlarımızın lehine yeniden değerlendirecektir. Küçük esnaf ve sanatkarı koruyacak şekilde benzer kademelendirme yapılacaktır.

Dernekler, vakıflar, cemevleri dahil ticarethane statüsünden fatura ödeyen kuruluşların elektrik bedelleri önemli oranda düşecektir. Doğalgaz tüketim desteği ile ilgili hazırlıklar tamamlandı.

Kriterlere uyan 4 milyon hane için yılda iki defada ödenmek üzere 450 ile 1150 lira arasında değişen miktarlarda doğal gaz desteği sağlayacağız.



ÇİFTİÇİLERE MÜJDE

Bilindiği gibi Tarım Kredi Kooperatiflerinin satış merkezlerinde hafta başı itibariyle üre ve çay gübrelerinin fiyatlarında yüzde 30’a varan indirimler yaptık.

Buna ilave olarak yarından itibaren can gübresi, amonyum sülfat ve nitropower gübrelerinde de yüzde 30’luk indirime gidiliyor. Hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımızın girdi maliyetlerini düşürmek amacıyla karma hayvan yemi yüzde 12 indirimle satılmaya başlanacaktır.

Pancar üreticilerimizin Mart ayında alacakları pancar bedellerinin ödemesini bir ay öne çekiyor, Cuma günü hesaplarına yatırıyoruz.

Ayrıca 2021 yılı pancar alım fiyatının üzerine ton başına 15 lira prim desteği ödüyoruz. Bu sezonun pancar alım kesim fiyatını da hasattan önce açıklayacağımızı tekrar hatırlatmak istiyorum



ÖĞRENCİLERE MÜJDE!

Yurtlarda 16 GB olan internet desteğini 32 GB'a çıkardık. Akademik yarıyılın ikinci döneminden başlamak üzere yurtlarda kalan gençlerimize beslenme yardımını 570 liradan 750 liraya yükseltiyoruz. Üniversite öğrencilerimizi muhtemel artışlara karşı koruyoruz.

'ELEKTRİK FİYATLARI TÜM DÜNYADA YÜKSELMİŞTİR'

Üzerinde en çok konuşulan, söz söylenen ve istismar eden hususlardan birisi de enerji fiyatlarıdır. Türkiye bunun sadece fiyatını tartışabiliyorsa bunu 100 bin megawat seviyesine çıkardığımız kurulu enerji gücüne borçludur. Yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarını harekete geçirmek suretiyle 1808'e yükselterek iletim ve dağıtım şebekelerimizin uzunluğunu 1 milyon 275 bin kilometrenin üzerine çıkarttık.

Son dönemde elektrik fiyatları tüm dünyada yükselmiştir. Bu sadece bize mahsus bir durum değildir. Küresel düzeyde fiyatlar artmıştır. Elektrik ve doğalgaz fiyatlarının Avro cinsinden rakam ve asgari ücrete oranları üzerinden karşılaştırmasını yaparak gerçek tabloyu dikkatinize sunmak istiyorum.

TÜRKİYE AVRUPA'DA EN UCUZ ELEKTİRK VEREN ÜÇÜNCÜ ÜLKE

Konutlarda aylık 200 kilowat tüketim üzerinden bakıldığında Türkiye Avrupa'da 34 ülke arasında vatandaşlarına en ekonomik hizmeti sunan 3. ülkesidir. Norveç 35, Fransa 45, Hollanda 60, Belçika 92, Almanya'da 100 Avro'dur. Asgari ücretle mukayese ettiğimizde ülkemizde yüzde 5,5 oran karşımıza çıkmaktadır.

Benzer tablo doğalgaz konusunda da geçerlidir. Türkiye 100 metreküplük tüketime 18,5 Avroluk faturasıyla Avrupa'nın vatandaşına en ucuz doğalgaz hizmeti sunan ülkesidir.

BAŞKAN ERDOĞAN'IN AÇIKLAMALARINDAN ÖNEMLİ BAŞLIKLAR;

Kovid-19 testim pozitif çıkınca evde karantinaya girdik. Karantina döneminde de çalışmalarımızı ihmal etmedik. Devlet ve hükümet işlerini yakından takip ettik.

LİDERLERE TEŞEKKÜR MESAJI

Karantina döneminde çalışmalarımızı evden sürdürdük. Bu süreçte yürekten gelen dualarıyla, iyi dilekleriyle, gönül gönüle kurdukları köprülerle yanımızda olan milletimizin her bir ferdine en kalbi şükranlarımı sunuyorum.

Bizzat arayarak veya çeşitli mecralardan mesaj yayınlayarak geçmiş olsun temennilerini ileten Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Sayın Mustafa Şentop ile Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli'ye, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na, İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener'e, diğer tüm siyasi parti genel başkanlarına, yöneticilerine, milletvekillerine, iş insanlarına, sivil toplum kuruluşu temsilcilerine şahsım, ailem adına teşekkür ediyorum



Telefonla arayarak bize ve eşimize geçmiş olsun dileklerini sunan sayın Aliyev, sayın Kazimi, sayın Herzog'a, sayın Tatar'a, sayın Muhammedov'a, sayın Reisi'ye, sayın İzzetbegoviç'e, sayın Burhan'a, şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. Mesaj veya mektupla geçmiş olsun dileklerini ileten 23 ülke ve uluslarararası kuruluş temsilcilerine teşekkürlerimi sunuyorum.

KDV İNDİRİMİ AÇIKLAMASI: AKSİ HAREKET EDENLERE GEREKLİ CEZALAR VERİLECEK

Bu bağlantı sırasında, gıda ürünlerindeki KDV'yi yüzde 8'den yüzde 1'e düşürme, yani etiketlerde doğrudan 7 puanlık bir indirim yapma kararımızın müjdesini de milletimizle paylaştık. Pirinç, makarna, et, balık, çay, kahve su, süt ve süt ürünleri, peynir çeşitleri, yumurta, yemeklik yağ çeşitleri, şeker ve şekerli ürün çeşitleri, meyveler, sebzeler, kuruyemişler, bakliyat çeşitleri gibi günlük hayatta sık tüketilen gıdaları kapsayan ürünlerdeki KDV indiriminin ülkemize ve milletimize tekrar hayırlı olmasını diliyorum.



Üreticiden toptancıya ve perakendeciye kadar gıdanın tüm süreçlerini kapsadığı için enflasyonla mücadele konusundaki kararlılığımızın bir ifadesi olan bu KDV düzenlemesi, devlet olarak bizim attığımız bir adımdır. İstanbul'daki toplantıda iş dünyamızdan, gıda başta olmak üzere tüm ürünlerde yüzde 7 KDV ve yüzde 7 kendi fedakarlıkları şeklinde en az yüzde 14'lük bir indirim beklediğimizi söyledik. Bakanlıklarımız, KDV indiriminin fiyatlara yansıtılıp yansıtılmadığını yakından takip edecek, aksi yönde davranış sergileyen firmalara da gereken yaptırımları uygulayacaklardır.

Hepimiz aynı gemide olduğumuza, ülkenin kazancından hep birlikte istifade ettiğimize göre külfetine de beraberce katlanacak, yükü beraberce omuzlayacağız. Fedakarlığı sadece devletten beklemek ne gerçekçidir ne hakkaniyete sığar ne de sürdürülebilirlik ilkesine uyar.

BAE ZİYARETİ

Ziyaretim sırasında farklı alanlarda imzaladığımız toplam 13 anlaşmayla ülkelerimiz arasındaki münasebetlerin ahdi temelini güçlendirdik. Bir süredir durgunluk içinde olan Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri ilişkilerine yeni bir ivme kazandıran bu ziyaretin her iki ülke açısından da verimli ve hayırlı neticeler doğuracağına inanıyorum. Önümüzdeki dönemde Körfez Bölgesi başta olmak üzere Türkiye'nin gelişmesine, kalkınmasına, büyümesine katkı verecek diğer ülkelerle yakın temaslarımızı daha da sıklaştıracağız.

'TÜRKİYE NEREDEN NEREYE GELDİ'

Cumhuriyetin ilk yıllarından başlanan altyapı hamlesi ve çok partili siyasi hayata geçişle filizlenen demokrasi umudu, yerini darbelerin ve terörün gölgesinde baskı, yokluk, yoksulluk içinde bir hayata bırakmıştı. Karşımızda tarihi ve medeniyetiyle küs, potansiyeli ve imkanları küresel baronların temsilciliğini üstlenmiş bir avuç azınlığa peşkeş çekilen, ayağına pranga vurulmuş Türkiye gerçeği vardı. Her isteyen evladımızın üniversite başta olmak üzere eğitime ulaşabilmesinin, her vatandaşımızın yaygın ve kaliteli sağlık hizmeti alabilmesinin, can ve mal güvenliğinden emin şekilde başını yastığa koyabilmesinin, kamuda ve hatta sokakta değerlerine ve kültürüne saygılı muamele görebilmesinin 81 vilayetimizin hepsinin de belirli bir standardın üzerinde yol, su, elektrik gibi temel altyapılardan faydalanabilmesinin kısaca insanca bir hayat sürmesinin gerçekten çok zor olduğu dönemlerden geçerek bu günlere geldik.

MUKAYESE YAPMAK HEPİMİZİN GÖREVİDİR

Bu hakikatleri, bilhassa da o günleri görmemiş, yaşamamış gençlerimize anlatmanın ne kadar zor olduğunun farkındayız. Ancak eski Türkiye ile bugünkü Türkiye fotoğraflarının doğru, vicdanlı, ahlaklı, sağlıklı bir mukayesesini yapmak hepimizin görevidir.

Elbette önceliklerimiz olacak. Dün önceliğimiz can ve mal güvenliğimizi tehdit eden terördü. Dün önceliğimiz egemenlik haklarımızı ve milli çıkarlarımızı hiçe sayan istiklalimizi ve istikbalimizi hedef alan kuşatmalardı. Dün önceliğimiz bizi çoluğumuzun, çocuğumuzun, annemizin, babamızın karşısında boynu bükük bırakan, nafaka aramaya gurbete çıkmaya mecbur bırakan işsizlikti. Dün önceliğimiz teröre ve işsizliğe kalıcı çare bulunmasına mani olan siyasi istikrarsızlıktı, iç huzursuzluklardı, iç kavgalardı. Dün önceliğimiz hayatımızın dört bir yanını saran yokluklardı, mahrumiyetlerdi



Musluktan akan suyun, tavanda yanan lambanın, konuşacak telefonun, bayramlarda yeni kıyafet sahibi olmanın, kışı geçirecek nevaleyi temin edebilmenin en büyük sevinç sebebi sayıldığı dönemler yaşadık. Bugün ise artık ülke geneline yaydığımız ana sınıfından üniversiteye kadar her seviyedeki eğitim kurumumuzla, dünyanın imrenerek baktığı şehir hastanelerimizle, neredeyse 5 kat arttırarak uzunluğunu 28 bin kilometreyi geçirdiğimiz bölünmüş yol ağımız ve sayısını 56'ya çıkardığımız havalimanlarımızla, 3 kat arttırarak 100 bin megavata yükselttiğimiz kurulu enerji gücümüzle yüz binlerce aileyi ev sahibi yaptığımız toplu konut projelerimizle, millet bahçelerimizle, yerli ve milli katkı oranını yüzde 80'lere doğru taşıdığımız savunma sanayimizle, dünyada erişmedik yer bırakmayarak 225 milyar dolara çıkardığımız ihracatımızla, misafir kapasitesini 5 kat arttırarak 55 milyona vardırdığımız turist ağırlama altyapımızla, yıllık ortalama yüzde 5'in üzerinde gerçekleşen büyüme oranımızla hedeflerine doğru hızla ilerleyen, dünyanın en büyük 10 ekonomisi olma yolunda son dönemece giren bir Türkiye'de yaşıyoruz. Hamdolsun ülkemiz geçtiğimiz 20 yılda kurduğumuz güçlü altyapı sayesinde tüm bu eşikleri geride bıraktı.

BÖLGESİNDE DÜNYADA SÖZ SAHİBİ TÜRKİYE VAR

Bugün artık sınırları içinde hiçbir terör faaliyetine izin vermeyen, sınırları dışındaki terör örgütlerini de adım adım takip eden bir Türkiye var. Bugün artık vatandaşlarının can güvenliğinden emin olduğu, hukuk devleti ilkesine bağlı, temel haklarını kullanan, özgür bireylerin Türkiye'si var. Bugün artık siyasi, askeri, diplomatik ve ekonomik olarak bölgesinde ve dünyada söz sahibi, bayrağı ve pasaportu itibarlı, vatandaşlarının başı dik bir Türkiye var. Bugün artık her alanda kendisiyle birlikte tüm dostlarının ve kardeşlerinin güvenliğinin, huzurunun, refahının teminatı haline gelen bir Türkiye var. Salgın döneminde sağlık hizmetleri başta olmak üzere tüm alanlarda, bu gerçekleri hep birlikte gördük, yaşadık. Küresel sağlık ve ekonomi krizinin gelişmiş, gelişmekte olan ayrımı yapmadan tüm ülkeleri kasıp kavurduğu bir dönemde Türkiye olarak biz hedef büyüttük, vites yükselttik. Gelişmiş ülkeler bile halklarının işini ve hayat seviyesini korumanın derdine düşerken biz yatırıma, istihdama, üretime, ihracata, cari fazla yoluyla büyümeye yönelerek kendimizi diğerlerinden ayrıştırdık.

Bugün artık sınırları içinde hiçbir terör faaliyetine izin vermeyen, sınırları dışındaki terör örgütlerini de adım adım takip eden bir Türkiye var. Bugün artık vatandaşlarının can güvenliğinden emin olduğu, hukuk devleti ilkesine bağlı, temel haklarını kullanan, özgür bireylerin Türkiye'si var. Bugün artık siyasi, askeri, diplomatik ve ekonomik olarak bölgesinde ve dünyada söz sahibi, bayrağı ve pasaportu itibarlı, vatandaşlarının başı dik bir Türkiye var. Bugün artık her alanda kendisiyle birlikte tüm dostlarının ve kardeşlerinin güvenliğinin, huzurunun, refahının teminatı haline gelen bir Türkiye var. Salgın döneminde sağlık hizmetleri başta olmak üzere tüm alanlarda, bu gerçekleri hep birlikte gördük, yaşadık. Küresel sağlık ve ekonomi krizinin gelişmiş, gelişmekte olan ayrımı yapmadan tüm ülkeleri kasıp kavurduğu bir dönemde Türkiye olarak biz hedef büyüttük, vites yükselttik. Gelişmiş ülkeler bile halklarının işini ve hayat seviyesini korumanın derdine düşerken biz yatırıma, istihdama, üretime, ihracata, cari fazla yoluyla büyümeye yönelerek kendimizi diğerlerinden ayrıştırdık.

Ancak bunları konuşurken şu gerçeği de kesinlikle gözden kaçırmamalı, aklımızdan çıkarmamalıyız. Alım gücündeki düşüş bir süre sonra telafi edilebilirken kaybedilen işin, kaybedilen huzurun, kaybedilen vaktin geri kazanımı çok daha zordur. Böyle dönemlerde asıl olan çalışacak iş, hayatını sürdürecek gelir sahibi olmaktır. Asıl olan kendine ve ailesine karşı mahcubiyet yaşamamaktır. Asıl olan nice krizler, nice sancılar içinde kıvranan bölgemizde başı dik durabilmektir. Asıl olan geleceğe umutla bakabilmeyi sürdürecek zemini kaybetmemektir.

Bunun için fabrikaların çalışması, esnafın dükkanının açık kalması, toprağın ekilmesi, yolların yük taşıyan kamyonlarla dolu olması, emlak ve araç satışlarının sürmesi, hayatın canlı şekilde akışı çok önemlidir. Şayet buralarda bir tıkanıklık, gerileme, çöküş yaşanırsa işte o zaman felaket kapımıza dayanmış demektir. Hamdolsun, böyle bir tabloyla karşı karşıya değiliz. Halihazırdaki en büyük sorunumuz yüksek enflasyondur. İnşallah onun da üstesinden, her geçen ay inişini görerek geleceğiz. Milletimizin karşısına güçlü bir eser ve hizmet altyapısıyla, güçlü sanayi ve ticaret işleyişiyle, güçlü bir güvenlik ve diplomasi çerçevesiyle örülü 20 yıllık kazanımlarla çıktığımız için müsterihiz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecek hafta sonu açılışını yapacakları 1915 Çanakkale Köprüsü ve Malkara Çanakkale Otoyolu Projesi'ne ilişkin de bilgi verdi.


İKİ DEV PROJEDEN SON BİLGİLER

1915 Çanakkale Köprüsü, 88 kilometresi otoyol ve 13 kilometresi bağlantı yolu olmak üzere toplam 101 kilometre uzunluğa sahip Kınalı-Tekirdağ-Çanakkale-Savaştepe Otoyolu Projesi'nin önemli bir parçasıdır. Orta ve yan açıklıkları ile yaklaşım viyadüklerinin toplamıyla, geçiş uzunluğu 4 bin 608 metreye ulaşan bu köprü, kendi alanında dünyada ilk sırada yer alan bir eserdir. Köprünün 2 bin 23 metrelik orta açıklığı Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıldönümünü, 318 metrelik çelik kuleleri de Çanakkale Deniz Zaferi'nin kazanıldığı 18 Mart 1915'i sembolize etmektedir. Deniz seviyesinden yüksekliği 16 metrelik top mermisi figürü ile birlikte 334 metreyi bulan köprümüz, bu bakımdan da dünyada ilk sırada yer almaktadır. Hizmete açacağımız otoyol projesi, Malkara Çanakkale arasını 40 kilometre kısaltırken, Lapseki Gelibolu arasında feribot ile saatler süren geçiş sürecini 6 dakikaya indirecektir. Yaklaşık 5 bin 100 personel ve 740 adet iş makinesiyle gece gündüz çalışarak tamamladığımız otoyolumuzu ve köprümüzü 26 Şubat 2022'de hizmete sunuyoruz."

TURKOVAC AÇIKLAMASI

Omicron varyantı vaka sayılarını fevkalade arttırmasına rağmen hamdolsun hastaneye yatışlarda sistemi zorlayacak bir yükselişle karşılaşmadık. Koronavirüse karşı gelişttirilen yeni bir ilacı yerlileştirerek vatandaşlarımıza sunduk, TURKOVAC'ı 81 ilimize ulaştırdık.İnşallah önümüzeki aylarda tüm dünyayla birlikte bizde bu musibeti gündemimizden çıkarmayı umit ediyoruz.

KAYNAK: HABER7

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.