İslamofobinin arttığı Avrupa'da Müslümanlara yönelik saldırılar da artıyor. Her fırsatta Müslümanları ve İslami değerleri hedef almaktan geri durmayan batı dünyası, 5 yıldır Suriye’de devam eden iç savaşı ve binlerce insanın katledilmesini görmezden gelirken, kendilerine yönelik bir saldırı olunca da ikiyüzlülüğünü ortaya koyuyor.
Son olarak geçtiğimiz günlerde Fransa'nın başkenti Paris'in farklı noktalarında yaşanan saldırıları değerlendiren Davet ve Kardeşlik Vakfı Gaziantep Şube Başkanı Muhammed Talha Özdemir, tarih boyunca tüm dünyanın batının ikiyüzlülüğünü hep müşahede ettiklerini söyledi.
Suriye’de 5 yılı aşkındır devam eden bir iç savaş neticesinde binlerce insanın katledildiğini hatırlatan Özdemir, batının her yerde olduğu gibi Suriye'de de ikiyüzlü davrandığına dikkat çekti.
Müslümanların batının ikiyüzlülüğünü tarih boyunca hep müşahede ettiklerini belirten Özdemir, “Öncelikle Suriye’de 5 yılı aşkın bir süreden beri binlerce ve on binlerce insan katledildi. Öksüzler, yetimler ülkesini terk eden nerdeyse 5 milyona yakın bir mülteci krizi var. Bu özelikle Türkiye’de olsun, Avrupa’da olsun ciddi sıkıntılar ve özelikle deniz yoluyla Avrupa’ya geçme esnasında vefat eden insanların da göz önünde bulundurduğumuzda, batı bunlara karşı tamamen kayıtsız kalmaktadır.” dedi.
Ortadoğu’da her gün binlerce Müslüman öldürüldüğü halde batının kılının dahi kıpırdamadığını belirten Özdemir, “Ölenler Müslüman olduğunda, ölen mazlum olduğunda, kendi ırklarından ve kendi dinlerinden olmadığında, batı için herhangi bir anlam taşımadığını müşahede etmekteyiz. Hatırlarsanız Rusya Ukrayna’ya saldırdığında aradan 3 gün geçti geçmedi, Almanya, Fransa ve İtalya direkt müdahil oldu. Bunların başbakanları cumhurbaşkanları düzeyinde ile Rusya ile birebir görüştü ve savaş anında sonlandırıldı. Orada savaşan da, öldürülen de Hıristiyan insanlardı. Ondan dolayı o savaşanların Müslüman olması ve Hıristiyan olmasındaki farkı biz bu tür şeylerde dünya kamuoyunda da görmüş olduk.” ifadelerini kullandı.
Batının IŞİD’i bahane ederek Müslümanları karalama çabalarının arttığını vurgulayan Özdemir, “Bir algı operasyonu olduğu kanaatindeyiz. Nasıl ki 15 yıl öncesinde Türkiye’de 28 Şubat tezgâhlandığında, Türkiye Müslümanları karalanmaya, aşağılanmaya ve Müslümanlar böyledir algısı oluşturulmaya çalışıldı. O süreçten sonra tesettürlü bayanlar hedef alındı. İnsanların derslere sohbetlere İslami camialara gitmesinin önüne geçilmesi için ciddi çaba sarf etmişlerdi. O konuda gayet de başarılı olmuşlardı. Şu anda gerek Suriye’de gerek Irak’ta, gerek batı ülkelerinde, bizim de tasvip etmediğimiz IŞİD’i ön plana çıkarılmaktadırlar. Burada aslında bir taş ile bir kuş sürüsü avlanmaktadır.” şeklinde konuştu.
Özdemir, “Nasıl ki Saddam’ı devirme bahanesiyle İkiz kulelere kumpas şeklinde bir saldırı düzenlendi. Onun üzerine Afganistan’a girildi. Afganistan’da Ladin bulunamadı. ‘Ladin Irak’a kaçtı veyahut orda karargah kurduğu tespit edildi’ gibisinden atılan iddialar daha sonra yalan olduğu ortaya çıktı. Irak’a giriş yapıldı ve bunların tümü tarihte tekerrürden ibarettir. Hani Ebrehe insanlar Kâbe’ye gitmesin diye şehrine büyük bir mabet kuruyor daha sonra o mabedi de kendi içlerinden birini göndererek oraya pislemesini emrediyor. Daha sonra bak Araplar benim mabedime hakaret ediyor ve kirletiyorlar. Ben bu hakaretin altında kalmayacağım ve daha ağır bir misliyle bu hakarete cevap vereceğim dercesine Kabe’ye yürümüştür. Şu anda uluslararası güçlerin tümü Irak, Suriye, Afganistan, Paris ve diğer yerlerde aynı kumpası ve devamlı Ali Cengiz oyununu görmekteyiz.” dedi.
Batının İslam düşmanlığının bir sonucu olarak, günümüzde bütün İslam coğrafyasının kana bulandığını belirten Özdemir, “Filistin’de, Suriye de insanlar katledilirken, bu ölümler sıradanlaşmış ve hayatın bir parçası olmuş durumundadır. İnsanlar silahla ve ölümle iç içe. Hatta Filistin’de hangi merminin hangi sesi çıkardığı, hangi füzenin hangi sesi çıkardığını küçük çocuklar dahi bilmektedir. Fakat batı kendini tamamen eğlence sektörüne hapsetmiş, tamamen dünyevileşmiş ve bu olaylardan sonra en ufak bir tehdit, en ufak bir sarsıntıyı dahi kendi aleyhine çevrilmiş silah olarak algılamaktadır. Batı insanları korku ve feryat-figan içinde. Şu anda futbol sahalarına, eğlence sektörlerine en ufak bir fısıltı dahi, insanların ciddi manada bir ölüm korkusu onları sarmasına yetiyor.. Bu da Allah’ın Avrupa halkına verdiği bir musibettir.” ifadelerini kullandı. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)
