banner2

FAKIBABANIN ÇALIŞMALARI VE YAZARLARIN SORULARI  

    Belediye başkanlığının Harran otelinde düzenlenmiş olduğu İnternet medyası ve yazarlarla buluşma ve bilgilendirme toplantısına bizde www.balıklıgöl.com adına katıldık. Toplantıda; Sayın belediye başkanı Ahmet E. Fakıbaba ve ekibi hemen hemen herkes hazırdı.

      Sayın Fakıbaba sine vizyon gösterimi eşliğinde kısa bir konuşma (yaptıkları çalışmaları eski görüntülerle karşılaştırarak) yaptı.

     Fakıbaba; temizlikten, yaptıkları park sayılarından bahsetti. Toplu taşıma güzergâhından bahsetti. Toplu taşıma sorununun da Fakıbaba; Şanlıurfa’da 275 araç var. Halkın rahat bir yolculuk yapması için ellimizden gelenin en iyisini yapacağız. Bir yıldan beri toplu taşıma şoförlerine çağrıda bulunduk, gelin birlikte çözelim.  Ama gelmediler. Merdivenlere kadar yolcu bindiriyorlar. Yaşlısı var hamilesi var. Şimdi “URFA KART” uygulamasına geçiyoruz. Bir kısmıyla anlaştık. Şimdiye kadar geçmemiz gerekiyordu. Biraz gecikmeli olduğunu fakat bu işin olacağını ve bunda kararlı olduklarını ve bu işe önem vererek ısrar ettiklerini açıkladı. Eğer toplu taşımacılık yapanlarla anlaşamazsak belediyenin kendi ‘filosunu’ kuracaklarını söyledi. Zaten Büyükşehir olunca yetki tamamen başkana geçeceğini ve o zaman belediye meclis kararına gerek duymadan kararları veririz.” Diyerek dolmuşçulara ve diğer yerlere mesaj göndermesini de unutmadı.

       Tabi ben burada Sayın Fakıbaba’nın 7 yılda hiçbir şey yapmadığını söyleyerek haksızlık yapacak değilim. Benim demek istediklerim şunlardır; tabi ki bazı şeyler yaptı, yapıldı, fakat bunların yetersiz ve çok az maliyetli işler olduğunu belirtmek isterim. Yaptıkları için kendisine çok teşekkür ederiz. Fakat yap(a)madıkları içinde teşekkür edecek değiliz.

       Çünkü temizlik, kaldırım, kanalizasyon vb. şeyler bir belediyenin en temel ve en asli görevlerinin başında gelir. Bu işler belediyelerin başlıca vazifesidir. Bir belediye için bunları yapmaktan daha tabii bir şey olamaz. Fakat ben şahsen ( benimle aynı kanaati taşıyan binlerce insan var) Sayın Fakıbaba başkanlığında ki belediyenin 7 yılda yaptıklarını; bu teknoloji çağında ve bu imkânlar içerisinde düşündüğüm zaman çok yetersiz ve zayıf çalışmalar olarak görüyorum…

      Bir belediye temizlik, alt yapı kanal ve su işleri, çöp toplama, tapu ve park işlerini de yapmazsa ne yapacak, bu başlı başına zaten belediyelerin yapacakları şeylerdir.

     Neyse biz Fakıbabanın çalışmalarına daha sonraki bir yazımızda değineceğiz inşaAllah… Şimdi:

Misafir yazarların Fakıbaba’ya sordukları sorular:

          Fakıbaba kısa bir konuşma yaptıktan sonra; misafirlere soruları olanların sorularını cevaplamak istediğini ve özellikle sorulara ve önerilere önem verdiğini belirtti.

      Haliyle yıllardır yazı yazan yaşça bizden büyük ve isimleri ön planda olan yazarlar söz aldılar. Ve başladılar belediye başkanımız Sayın Fakıbabayı ve çalışmalarını takdir etmeye ve övmeye. Çalışan insanları takdir etmek ve övmek, destek olmak tabiî ki gereklidir. Benim şahsen önemsediğim bir konudur. Bu Olmalıdır bunu biz yazarlara ve basına düşen bir görev olarak düşünüyorum aynı zamanda…

      Ama bunu halk adına,  kent ve şehir adına orada bulunurken, Şanlıurfa’nın ve Şanlıurfalının sorunlarını dile getirmemiz gerektiği için oraya davet edildiğimiz bir zamanda yapmak olmaz. Düşünün biz yazar ve internet medyası olarak oraya davet edilmişiz.  Bizim orada sormamız gerekenler belediyenin ve belediye başkanımızın yapacaklarını sorgulamak, sormak, projelerini öğrenmek ve halka/kamuoyuna yansıtmak olmalıdır. Basın halk ile makamlar/makamlarda buluna kişiler arasında bulunan bir haberleşme köprüsüdür adeta.  

      Oraya çağrılan/davet edilen bir yazar veya gazeteci; başkana ne gibi projelerinin olup olmadığını sormalıdır. Halkın haklı taleplerini iletmelidir. Yoksa bazı yazar ağabeylerimizin yaptığı gibi Sayın Fakıbabayı yüzüne karşı övmek, methetmek doğru ve ahlaki olmasa gerek diye düşünüyorum…

     Şimdi bazı okuyucularımız haklı olarak siz niye sormadınız veya ne sordunuz diye bize sorabilirler. Ben derim ki; değerli nam-ı büyük yazar ağabeylerimizin konuşma, methetme/övme ve çok önemli olmayan sorunları dile getirmelerinden dolayı bize söz hakkı verilmedi. Veya sıra gelmedi. Biz zamanımızı bir-iki saat gibi ayarlamışken (zamanımız çok daralmıştı) toplantı gereksiz konuşmalar sonucu sandığımızdan daha çok uzadığından dolayı; biz arkadaşlarımızla “toplantı henüz devam ederken müsaademizi isteyip kalkmak ve toplantıyı terk zorunda kaldık.”

    Benim arkadaşlarım ne soracaklardı bilmiyorum ama bana söz hakkı verilseydi veya sıra bana gelseydi, şunları soracaktım Sayın Belediye başkanımız ve ekibinden; “çalışmalarınız/Projeleriniz arasında ‘Raylı sistem’ var mı? Trafiği rahatlatmak için ne düşünüyorsunuz ve bu konuda ki çalışmalarınız nedir. Kentsel dönüşüm ne durumda? Ve daha buna benzer sorularımız vardı.

   Ama dediğim gibi kısmet olmadı. Bunları soramadık. Yanımda oturan çok değerli arkadaşım ve sitemizin sahibi Mehmet Güli Aslan beyefendi kaç kez elini kaldırmasına rağmen söz hakkı alamadığından dolayı oda sorularını soramadı. Şunu da belirtelim ki soru soramayışımızın nedeni Sayın Fakıbaba ve ekibi değil; tam aksine bazı değerli büyük yazarlarımızın gereksiz ve uzun konuşmaları ve önemsiz sorunları dile getirmeleri olmuştur. Bunu da saygıyla belirtirim.

   Selam ve dua ile kalın başka bir yazıda buluşmak dileklerimle

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.