Türkiye gündemine oturan bir seçim oldu 29 Mart 2009 Şanlıurfa Belediye seçimi...
Seçim Urfa'da çok gergin bir ortamda geçmişti. Kamuoyunda tatsız olaylar olacak korkusu hep oldu. Seçim sonuçlanınca kamuoyunda bir rahatlama oldu. Seçim döneminde Feodalite karşıtlığıyla oy istedi; ama etrafı feodal duvarlarla kaplıydı. Neyse ki tüm bu tartışmalar demokratik bir sonuçla sonuçlandı.
Seçim sonrasında dört olan Belediye Başkan Yardımcısı yediye çıkartılmıştı. Dört koltuğa üç bir koltuk daha eklenmişti. Tabi, her koltuğun bedelinin ne kadar olduğu kamuoyunca malum. Günümüzde çok yüksek fiyatlı olan bu koltuklar, uygar ülkelerde azalırken, bizde aksine daha da mantar gibi çoğalıyorlar…
Seçim öncesi her sabah, ezanla birlikte şehrin değişik ücra köşesinde dolaşır halde gördüğümüz, bu sayede “halkın başkanı” unvanını alacak kadar halkın içinde olan, adına Şiirler döşenen Belediye başkanından eser kalmamıştı. Daha seçim üzerinden birkaç ay geçmemişti ki, bir esnafla münakaşa ettiğine dair gelen şikâyetleri, soru olarak soran gazeteciye tokat atmasıyla bir kez daha Türkiye gündemine oturmuştu.
Bu tartışmalar devam ederken, yeniden seçilmesinin üzerinden daha bir yıl geçmemişti ki; Başarsız bulmuş olmalı ki; Belediye Başkan yardımcılarına bağlı birimlerde değişikliğe gitti.
Her şey yoluna girdi derken bu kez belediye müdür ve çalışanların görev yerlerinde değişikliğe gidildi.
Son hamle plan proje müdürlerinin bazılarında değişikliğe gidildiği söylendi. İddiaya göre yıllardır bu birimlerde müdürlük yapan kişi görevden alınıyor. Yerine aynı birimde yıllardır çalışan, işin ehli kişiler atanmazken; eş durumundan şaibe oluşturacak kişiyi müdürlüğe getirildiği söyleniyor. Daha da alt kademelere inilerek birçok belediye çalışanlarının yerlerinin değiştirildiği gelen iddialar arasındadır.
Daha da kötüsü bu belediye içi görev değişikliği için hiçbir gerekçe belirtilmeden yapıldığı, bununda belediye çalışanları arasına “biri bizi ispiyonlamış” dedikodusun yayılmasına neden olduğu, belediye başkanı dâhil hiçbir belediye başkan yardımcısının bu konuda çalışanları bilgilendirmediği için belediye çalışanları arasında huzursuzlu artmaya neden olduğu söyleniyor…
Bir şehrin en hassas noktası olan şehircilik bölümünde dedikoduya meydan verilmemesi gerekir. Bir de çalışanların patronu konumunda olan başkanın çalışanlarına huzurlu bir ortam sağlaması için daha çok şeffaf olması gerekir. Tabi ki birim içerisinde görev değişikliği olacak; fakat bu değişikler daha şeffaf yapılmalı. Dedikoduya mahal verilmemeli.
Buradan bakıldığında Belediye Sarayı Osmanlı Sarayında Kösem Sultan'lı yıllarda dönen entrikaları andırıyor. Acaba belediye'nin üst katından nasıl görünüyor? Ya da alta doğru bakan kimse var mı?