İlk olarak Çaldıran ilçesine giden Arınç, daha sonra sırasıyla Muradiye ve Erciş ilçelerinde yapılan mitinglere katıldı.
Çözüm sürecinin önemli olduğunu ifade eden Arınç, Benim şahsıma bu zulümler yapılsaydı, ben de belki dağa çıkmayı düşünürdüm. dedi.
Hiç bir hükümetin çözüm sürecine cesaret edemediğini dile getiren Arınç, sadece rahmetli Özalın böyle bir girişimde bulunduğunu ancak ona da izin verilmediğini belirterek, Binlerce insanın kanının döküldüğü, herkesin ağıtlar yazdığı bir Türkiye'de ben çözüm sürecine sahip çıkacağım demek cesaret ister. şeklinde konuştu.
BDP milletvekillerinin zaman zaman kabul edilmeyecek hazmedilmeyecek şeyler söylediklerini belirten Arınç, Ama sabrın sonu selamet diyoruz. Millet yıllardır sabrediyorsa sonuncunu alacak. Sabır acıdır ama meyvesi tatlıdır. diye konuştu.
Ezan Türkçe olsun istiyorlar
Hükümetin yalan ve iftiralarla yıpratılmaya çalışıldığını söyleyen Arınç, CHP ve MHP'nin siyasette kullandığı yolsuzluk iddialarına kimsenin inanmadığını ileri sürerek, Hükümet giderse kim gelecek Allah aşkına. CHP mi, MHP mi, BDP mi gelecek? Bizi yıkarak ülke karışsın, vesayetler geri gelsin istiyorlar. Birilerinin başımıza sopa vurmasını istiyorlar. 'Kadın milletvekilleri meclise başörtülü girdi' diye çıldırıyorlar. Tek parti iktidarı gibi olsun, ezan Türkçe olsun istiyorlar. Hiçbirinde başarılı olamayacaklar. Allah'ın izniyle, Allah'ın yaktığı ışığı hiçbir nefes üfleyerek söndüremez. Bizi korkutamazlar. Cesaretimizle izzet kazandık. Hiçbir şeyden korkmuyoruz, Allah'tan korkuyoruz ki, onun yanlış gösterdiklerini işlemeyelim. ifadelerini kullandı.
Arınç, akşam saatlerinde uçakla Ankara'ya gitti. (Murat Dalgın - İLKHA)