Siyasal partiler, toplumun çeşitli kesimlerinin siyasal eylemliliği üzerine oluşan, yeterli halk desteğini sağlayarak iktidar olmayı hedefleyen ve amaçları doğrultusunda muhalif ve rakip partilerle mücadele eden toplumsal örgütlerdir.
Temelde tüm siyasal partilerin amacı; felsefi görüş ve ideolojilerini yönetmek istedikleri topluma kabul ettirmek ve o doğrultuda belli başlı talepleri devlet kurumları ile halk arasında köprü olmak ve bu konuda kararlar alarak kendilerini kabul ettirmektir.
Siyasi partilerin genel amacı ve yegane hedefleri budur diyebiliriz. Ancak her şeyde olduğu gibi partilerde farklı insanların bir araya gelmesiyle kurulup idare edildiği için, bir partinin başındaki yetkili ve etkililer hangi amacı güdüyorlarsa parti o tarafa kayar. Çünkü partileri idare edenler insanlardır.
Her zaman ve mekanda, her kuruluş ve oluşumda iyi ve kötüler vardır. İlk başta olmasa bile büyüyen her oluşumda çıkarcıların ve menfaatçilerin sızması kaçınılmazdır.
Her devirde hizmet etmek, Ülkesini, toplumunu kalkındırmak isteyenler olduğu gibi, tam tersi düşünen ve hareket edenler de olacaktır.
Bulunduğu makam ve konumu kullanarak şahsi çıkar ve düşüncelerine katkı sağlamak isteyenler.. insanların inancıyla, kıyafetiyle, lisanıyla, mezhep ve meşrebiyle uğraşanların iyi niyetinden bahsedilemez.
İnsan hak ve hürriyetlerini kısıtlayan, ahlaksızlığı teşvik eden, rüşvet, hırsızlık ve benzeri gayrı ahlaki tutum ve davranışları artıran siyasi parti ve oluşumların da iyi niyetli olduklarını söyleyemeyiz.
Kurulduktan günümüze kadar yarım asrı geçen bazı partilerin resmi ideolojiyi savunmak, ırkçılık yapmak ve baskı uygulamaktan başka bir faydasını göremediğimiz partiler var ülkemizde.
Çok partili döneme geçtiğinden beri 3-4 parti dışında diğer partilerin çoğu, çıkar amaçlı, ideolojik bakış, ırkçılık ve milletin değerlerine ters ne varsa onu dayatmaya çalışmışlardır.
Milletin değerleri ve menfaati doğrultusunda hareket eden siyasi parti ve oluşumlar ya engellenmiş, ya susturulmuş yada liderleri suikast, idam vb. yollarla bertaraf edilmişlerdir.
Esasen temeli sadece ırkçılığa ve ideolojiye dayanan hiçbir parti ve oluşumun halkına vereceği olumlu bir katkısı olmaz. Siyaset hak ve halk için yapılmıyorsa, sadece milliyetçilik ve ideolojik bir takım argümanlarla siyaset yapılıyorsa oradan fayda yerine zarar çıkar, birleştirme değil ayrıştırma meydana gelir.
Türkiye tarihinde hizmet etmiş, kalıcı eserler bırakmış partilerin tümü ideolojik bakış ve ırkçılıktan uzak duran partilerdir. Bunu rahatlıkla ifade edebiliriz.
Önümüzde bir genel (İlk defa Partili Cumhurbaşkanı ve milletvekilleri) seçimleri var. Yine seçim meydanlarında, restleşmeler, yalan ve vaatler, karalamalar ve rakiplerin avazı çıktığı kadar bağırmaları! Günün her saatinde ekranlarda önümüze çıkacaktır. Bu yüzden 2018 yılı sıkıntılı geçecek gibi.. Çünkü ilk 6 ay seçimle, sonraki 2 ay hükümetin kurulması ve Bakanların belirlenmesi ve oturması. Yeni kabinenin kendi ekibini kurması... Vesselam… Allah kolaylık versin…