Seçim sonrası Şanlıurfa da ilk toplantısını yapan Devlet bakanı Sayın Faruk Çelik; gazeteci ve yazarlarla bir araya geldi.
Şanlıurfa milletvekilleri; A. Kerim Gök, Halil Özcan, Mahmut Kaçar ve A. Emin Önenin de katıldıkları basın toplantısında Devlet bakanı ve Şanlıurfa milletvekili Sayın Faruk Çelik’in dile getirdikleri umut vericiydi, sözleriyle gelecek vaat ediyordu.
Şanlıurfa polis evinde kahvaltılı bir basın toplantısı yapan Sayın Faruk Çelik kısa bir konuşma yaparak seçimden önce verdikleri her sözün arkasında olacaklarını ve Şanlıurfa için ne gerekiyorsa yapacaklarını söyledi.
Seçim öncesi size söz verdiğimiz gibi ayda en az 3 gün Urfa da olacağımızı söylemiştik, şimdi bu sözümüze sadık kalarak aradan geçen 15 gün içinde buraya geldik ve her ay gelmeye devam edeceğiz dedi.
Sayın Çelik basın mensupları ve köşe yazarlarına yaptığı kısa konuşmanın ardından soruları olanların sorularını cevaplamak istediğini söyledi. Haliyle kendisinden bazı sorular soruldu. Siz değerli okuyucularımıza özetle, önemli gördüğüm bazı konuları anlatmak istiyorum.
Bir gazeteci arkadaşın “Şanlıurfa’ya 220 Trilyon para geldiğini ama yeteri kadar hizmet olmadığını”, bu gelen paraların yerinde kullanılmadığını gözlerinizle gördünüz. Hatta siz 220 trilyonun çarçur/heba edildiğini ağzınızla defalarca itiraf ettiniz, bu konuda bir takibiniz bir çalışmanız var mı? Bunun hesabını gerekli yerlerden soracak mısınız sorusuna Sayın Çelik:
“Evet, biz seçim çalışmaları sırasında 200’ e yakın köylerimizi ziyaret ettik. Orada bu tür şeylerle karşılaştık. Gördük ki; bazı köy yolları kâğıt üzerinden yapılmış gibi gösterilmiş fakat gerçekte yapılan bir yol yok. Bazı köylere ‘elektrik trafosu’ gönderilmiş, takılmış gibi gösterilmiş ama gerçekte öyle bir şey yapılmamış. Biz bu konuların da üzerine gidip gerekli takibatı yapacağız dedi.”
Bir başka gazetecinin KCK tutuklusu İbrahim Ayhan ve diğer tutuklular ile ilgili sorusuna ise; “biz her şeyin çözüm yerinin TBMM olduğunu söylüyoruz. Buyursunlar gelsinler mecliste diyalogla bu sorunları çözelim.
Samimi iseler meclisten kaçmasınlar, gerginlik çıkarmakla, meclisten kaçmakla sorunlar çözülmez, Ak Parti harici diğer partiler meclise sorunlu girdi diyen Çelik; "Bir tek Ak Parti, Meclis’e sorunsuz girdi. Tutuklu vekillerin Meclis’e giremeyeceği belliydi. Buna rağmen aday gösterildiler. Örnek bir muhalefetimiz olsaydı bu 9 yıllık süreçte, belki de yapılacak düzenlemelerle bu tür sorunlar hiç yaşanmayacaktı."
Abide kavşağı ve topçu meydanı projeleri ile ilgili sorulara da; “hepsinin takipçisi olduklarını, topçu meydanı ile ilgili olarak bazı yer takaslarının yapılacağını gerekli takibin yapılarak, en kısa sürede ihale edileceğini söyledi.
Aynı zamanda abide kavşağı için de karayolları ile temaslarının sürdüğünü ve en kısa sürede gerekli alt yapıların bitirilerek ihale edileceğini sözlerine ekledi.”
Bakan Çelik, sorulan her soruya uzun ve içtenlikle cevap verdi, mevsimlik işçi sorunlarından, anız yakmaya, barajdan gelen suyun tarlalara bilinçsizce ve israfça kullanılmasına kadar birçok sorular soruldu kendisine, Bakan beyde tüm sorulara tek tek cevap vererek her şeyden haberdar olduklarını ve bu sorunların hepsine kısa vadede yetişmenin ve çare bulmanın imkânsız olduğunu fakat uzun vadede, 4 yıllık zaman içerisinde hepsinin mutlaka yapılacağını ve gerekli karşılığı bulacağını taahhüt etti….”
Bakan Çelik; biz seçimden önce sizin hizmetkârınız olacağız demiştik, Şanlıurfa halkı bize teveccüh ederek bize gerekli desteği, yüzde 65 gibi yüksek bir oy vererek, 10 vekil çıkarmamızı sağladı. Şimdi sıra bizde, geldik ve yine söylüyoruz. Urfa’nın ve Urfalıların hizmetkârı olmaya geldik. Biz seçimden önce deyip seçimden sonra unutanlardan olmadık, olmayacağız.
Bundan böyle her ay düzenli olarak basınla birlikte olacaklarını ve sorunları karşılıklı olarak masaya yatıracaklarını söyledi.
Kimse bizi yanlış anlamasın, biz bu yazımızı bakan beyi övmek için yazmadık. Bakan beyin Urfalılara ve Urfa için vaat ettiklerini anlatmaya ve duyurmaya çalıştık.
Bu söz ve taahhütlerin ne kadarını yerine getireceklerini tam olarak bilemiyoruz. Bunu bize zaman gösterecektir. Bizim şimdiden neyi yapacaklarını, neyi yapmayacaklarını söylememiz doğru değildir. Ancak şunu söyleyelim ki; biz Sayın bakanımızın söylediklerini bir kenara not ettik, yeri ve zamanı geldiğinde halk adına kendilerine yazılı ve sorulu olarak hatırlatacağız.
Biz şahsen konunun takipçisi olup halkın sorunlarını, yine köşemizde zamanı ve yeri geldiğinde yazacağız. Yaptıklarını da, yapmadıklarını da yazacağız. Sizde bizi takip ediniz. Selam ve dua ile…