Toplumun maneviyatı güçlendirilmelidir

Tarsus’ta yaşayan Alimler ve Medreseler Birliği Üyesi Sinan Ünel, geçen hafta Tarsus’ta işlenen Özgecan olayı ve buna benzer vahşi cinayetleri değerlendirdi.

 

Maddi anlamda kalkınan toplumumuzun günden güne manevi açıdan zayıfladığına dikkat çeken Ünel, bu tür hadiselerin maneviyatın eksikliğinden kaynaklandığını, bunun için de toplumun maneviyatının güçlendirilmesi gerektiğini söyledi.

 

Tarsus’ta Özgecan Aslan’ın vahşice katledilişini şiddetle kınadığını ifade eden Ünel, “Böyle bir olayın bir daha ülkemizde yaşanmamasını da temenni ediyoruz. Bir insanın hele bir kızın bu şekilde vahşice katledilmesi, her vicdan sahibi insanın yüreğini sızlatır, kalbinde derin bir acı bırakır. Allah ailesine sabrı cemiller nasip eylesin. Elbette toplumda duymuş olduğumuz bu tür vakalar, insanı üzmekle beraber, insanı bir de düşünceye sevk ediyor.

Bu tür cinayetler, bu tür vahşetler, İslami bir toplumda Müslüman bir memlekette nasıl meydana gelir? Allah’a inanmış, Peygamber’e inanmış, cennet ve cehenneme inanmış bir toplumda, kimliğinde İslam yazılı olan ve halkının yüzde doksan dokuzu Müslüman olan böyle bir ülkede, bu tür vahşi cinayetlerin işlenmesinin altındaki neden, elbette ki manevi değerlerin noksanlığıdır.” şeklinde konuştu.

 

‘Bir kadın yanında mahremi olmadan yolculuk etmesin’

İslam’ın cenneti kadının ayağının altına koyarak ona çok değer verdiğini söyleyen Ünel, “İslam, cenneti annelerin ayakları altına yerleştirilmiştir. İşte bu, İslam’ın kadına verdiği değeri, kadına verdiği önemi gösteriyor. Dinimiz olan İslam, kadını koruma altına almıştır. Bizler özellikle bu son olayda, bu olayın vahametiyle beraber, İslam dininin temeli olan ‘Bir kadın yanında mahremi olmadan yolculuk etmesin’ tedbirinin önemini anladık. Dolayısıyla bizler Müslümanlar olarak, özümüze dönmemiz lazımdır.” diye konuştu.

 

İslam’ın bu tür olayların yaşanmaması için gerekli tüm tedbirleri aldığını belirten Ünel, sadece güvenlik önlemelerini arttırmakla sorunların çözülemeyeceğini belirterek, “Polis sayısını arttırarak, güvenlik güçlerini artırarak bunu engelleyemeyiz. Ancak insanımızın kalbine Allah korkusunu yerleştirmeliyiz. Allah’ın kamerasının her an üzerimizde olduğunu, sağımızda ve solumuzda yazıcı meleklerin sürekli yaptıklarımızı kayda aldığını ve bu yaptıklarımızdan, bir gün mutlaka hesaba çekileceğimizin bilincini topluma yerleştirmemiz lazımdır. “ ifadelerini kullandı. (Hüseyin Sürmeli/Mehmet Demir-İLKHA)