Sulh ve Adalet Hareketi adı altında bir araya gelen Kürdistanlı alimler, IŞİDin Kobanide PYD ile çatışmasının bahane edilerek insanların hedef alınmasının kabul edilemez olduğunu söyleyerek bu tavırdan vaz geçilmesi çağrısında bulundular.
Hareket adına basın açıklamasını okuyan Mehmet Yıldız, İnsanların kendi aralarındaki ihtilafları ve sorunları düzeltmedikçe Allahın insanları düzeltmeyeceğini söyledi.
Yıldız, Herkes layık olduğu sistemle yönetilir ilkesi ve Bir kavim kendinde olanı değiştirmedikçe Allah onların durumunu değiştirecek değildir İlahi düsturu, ahvalimizi daha iyi tespit etmek ve çareler üretmek için gerekli imkânları sunmaktadır. Birlikte yaşam kültürünün kök saldığı, insani değerlerin ortak paydalar olarak kabul edildiği ve haksız yere bir nefsi öldüren bütün insanlığı öldürmüş gibidir emrinin gündelik yaşamda hâkim olduğu bir geleneğin ahfatları olarak, bu topraklarda sükûnet ve huzura talibiz diye konuştu.
Kürdistan halkları birbirine tahammül göstermelidir
Kürdistan topraklarının kavimlerin, dinlerin, dillerin ve mezheplerin yüzyıllar boyunca özgürce yaşadığı kadim bir mirasa sahip olduğunu ifade eden Yıldız, yüzyıllar boyunca herkesin kendi dini, dili ve rengiyle varlığını koruduğuna dikkat çekti.
Yıldız Bugün Kürdistan da vuku bulan hastalıklar, şiddet dili kullanılarak çözüm sağlayamayacağı gibi bölge insanlarını daha tedirginleştirmektedir. Kürdistanın canlanıp tek vücut olabilmesi ancak ve ancak karşılıklı adil muamele ve barış dili geliştirerek saklanılabilir. sözlerini kullandı.
Herkesin doğuştan gelen hakları itibariyle hür olduğunu ve kimsenin diğerini baskı altına alamayacağını belirten Yıldız, İnsanlara seçme ve düşünce özgürlüğü veren Allah, kulların haklarını teminat altına almış ve bunun sorumluluğunu da yine insanlara yüklemiştir. Bu sorumluluk gereği, akan kanı durdurmak, yaşanan savaşları önlemek, kardeş katlının önüne geçmek her birey yükümlü olduğu gibi âlim ve kanaat önderleri de yükümlüdürler dedi.
Yıldız son olarak Kürdistanda huzurun gelmesi ve sulhun sağlanmasına yönelik olarak maddeler halinde taleplerini dile getirerek bölge halkından sağduyu istedi. (Ali Fidancı/M. Sıddık Bilge İLKHA)