Terör olaylarının üniversitelere yansıyıp yansımadığı konusunda Saraç, şunları söyledi:
"Terörün hedefi, öğrencilere ve akademisyenlere ve eğitim hayatına yöneldiğinde, bu tehdit ülkenin istiklaline değil, ülkenin istikbaline yönelik oluyor. Son olaylara baktığımızda üniversitelere yansımaları tabii ki var ama münferit olaylarla sınırlı kalıyor. Bu eğitim öğretimi aksatmaya sebebiyet vermiyor. Şiddetin bütünüyle üniversitelerden dışlanması icap ediyor."
"Pedagojik formasyonla ilgili çalışma var"
Pedagojik formasyonla ilgili bir çalışma yürüttüklerini belirten Saraç, "Ülkenin ihtiyaçları ve öğretmen ihtiyacının olduğu yerlere ağırlık vererek bir formüle varacağımızı düşünüyoruz. Rakamları da önümüzdeki genel kurulda belirleme durumumuz olabilir. Biz umut tacirliği de yapmak istemiyoruz. Gerçekçi olalım istiyoruz" diye konuştu.
Saraç, "YÖK'ün eski imajını sırtımızda taşımak istemiyoruz. Biz YÖK'ün bugünkü uygulamalarıyla değerlendirilmesini istiyoruz" dedi.
"Üniversitelere girişte değişiklik yok"
YÖK Başkanı Prof. Dr. Saraç, üniversite sınavlarıyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
"Bu sene ailelerin rahat olması lazım. Yükseköğretim girişle ilgili yapısal bir değişiklik olmayacak. Geçen sene nasıl hazırlanıyorsa öğrenciler, bu sene de bu şekilde hazırlansınlar. Mevcut sistem girilecek programın gerektirdiği yetkinliği sorgulayan adil bir düzenek. Burada bir yapısal bir değişikliği bu sene için öngörmüyoruz, böyle bir planlamamız yok."
YÖK'ün kaldırılması tartışmalarına ilişkin Saraç, şunları söyledi:
"Hali hazırda 2547'nin kaldırılması yani YÖK'ün kaldırılması sürekli gündemde fakat şu gündeme gelmiyor, YÖK kaldırılacak ama nasıl bir yükseköğretim inşa edilecek. 'Kanunun ruhu olur' diye hukukçuların bir tabiri var. 2547'yi ben de tasvip etmiyorum. Ama bu kanunun bir ruhu var."