Eski otogarda Urfalı iş adamı Alaeddin Çataltaş tarafından bir cami yapılmış, bu cami’ye müftülük tarafından da resmi imam tayin edilmişti.
Beş yıl evvel otogarın caminin yeri ile birlikte Urfa Belediyesi tarafından satılması büyük bir vebaldir.
İslami fıkha göre; bir caminin yeri asla satılamaz, onun çok farklı şartları vardır. Çünkü : caminin yeri ve üzerindeki binayla beraber bütün müştemilatı vakıf malıdır.
Hıristiyan, Musevi ve Komünist ülkelerinde bazı camiler yerle bir edilmiş, bir kısmı ya satılmış ,bazısı başka maksatlarla kullanılmış veya kiliseye çevrilmiştir.
Eski Otogar camiyle beraber yıkıldıktan sonra o arsanın üzerinde beş yıldızlı bir otel ve devasa bir iş merkezi yapılmıştır.
Bağımsız Urfa Belediye Başkanı iken AK Partiye geçen Fakıbabanın cami satışı ile uygulamasından, ne Sayın Başbakan, ne Sayın Bakan Faruk Çelik ve nede Urfa Milletvekillerinin haberdar olduğunu sanmıyorum.
AK Partinin başında bulunan Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan gibi maneviyata ve halkımızın değerlerine son derece saygılı bir liderin böyle bir durumu göz ardı etmesi asla düşünülemez.
Fakıbaba’nın yaptığı bu icraatın cumhuriyetin ilk yıllarında da benzer örnekleri yüzlercedir. O dönemde camilere karşı yapılanlar hala unutulmuş değildir. Yaşlılarımız o günleri hatırlarken gözyaşlarına boğulurlar.
Cumhuriyetin ilk dönemlerin de Urfa da da bir çok cami satılmıştır.
Sırası gelmişken Urfa belediyesinin geçmiş imar planlarını gözden geçirip cami yeri olarak ayrılan arsaların, yeşil alana dönüştürüldükten sonra bu arsaların satılıp satılmadığının yetkililerce açığa çıkarılması büyük bir hizmete vesile olacaktır.
Cami satışı büyük bir vebal olduğundan, Fakıbaba hakkında AK Partinin işlem yapması veya ihraç etmesi parti yetkililerin bileceği bir iştir. Ancak halkımız bu hususun takipçisi olacaktır.
Milletin saf ve temiz duyguları ile oynayanlara anlamlı bir cevap verilmesi şarttır ve böyle bir duruş hakka karşı bir görev, halka karşı da bir hürmetin ifadesi olacaktır.