Diyarbakır İnanç Özgürlüğü Platformu yayınladığı bir basın açıklamasında, Kobani bahaneli yaşanan olaylar sonrası bazı siyasi partilerin İslami hassasiyete sahip kişi ve kuruluşlara yönelik saldırılarıyla ilgili olarak yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.
Bölgede yaşanan ve 40 kişinin hayatını kaybetmesine neden olayların kışkırtıcılığın asıl faillerinin HDPli yöneticiler olduğu ifade edilen açıklamada, IŞİD kuşatması altındaki Kobani'de Kurban Bayramı öncesinde yaşanan gelişmeleri, bölgeye taşımak isteyen HDPnin siyasi bir sorumsuzluğa alet ettiğini ve yaşanan gelişmeler üzerinden halkı provoke ettiği ifade edildi.
HDP tarafından yapılan provokasyonun toplumu çok tehlikeli bir aşamaya çektiğini ve 6 7 Ekim olaylarında da görüldüğü gibi Kurban Bayramı ve sonrasında özellikle mütedeyyin şahısların ve İslami hassasiyete sahip Sivil Toplum örgütlerinin hedef haline getirildiği belirtilen açıklamada, Olayları kışkırtan siyasi taraf olan HDP yöneticileri bugüne kadar olaylarda hayatını kaybedenlerin ailelerinden ve kamuoyundan özür dilememiştir. Bu durum kamuoyunun infialine sebebiyet vermiş, yapılan tahribatın ve Vandallığın yanlarına kar kalması halkın tahammül sınırlarını zorlamıştır. denildi.
Devletin, 6-7 Ekim olaylarında, katliam boyutuna varan olaylar hakkında gerekli hiç bir adımı atmamış olmasının halkta büyük bir öfke patlamasına neden olduğu ifade edilen açıklamada, devletin ilgili kurumlarının bu hususta acilen atmaları gereken adımları atmaları çağrısında bulunuldu.
Açıklamada devamla, Aradan uzun bir süre geçmeden bunun bir örneği olarak Uçakta Kobani olaylarında çocuğu kurban eti dağıtırken yaralanan bir mağdur vatandaşımızın HDP eş başkanı Selahattin Demirtaşa yönelik doğal tepkisini doğurmuştur. Vatandaşın doğal tepkisine karşılık Selahattin Demirtaşın bir örgüt militanı gibi hesaplaşma çağrısı yapması ve ağır hakaretlerde bulunması, vatandaşı tehdit etmesi siyasi bir partinin genel başkanına yakışmamaktadır. ifadeleri kullanıldı.
Sosyal hukuk devleti gereğince Hükümet yetkililerine sormak istiyoruz; denilerek 6-7 Ekim olaylarında yandaşlarını sokağa döken HDP yöneticileri için; HDP yöneticileri kanun önünde hesap vermesi sağlanacak mı? Çözüm süreci etkilenir diye geri adım mı atılacaktır? Milletvekillikleri düşürülecek mi? Anayasa Mahkemesi toplumu şiddet ve isyana teşvik eden halkı kin ve öfkeye sevk eden bir siyasi parti hakkında kapatılması için dava açılacak mı? soruları sorulan açıklamada, HDPli yöneticilerin, bölgenin Müslüman Kürt halkından biran önce özür dilemesi ve partilerinden istifa etmeleri gerektiği belirtildi.
Açıklamada devletin yetkili organlarına da çağrı yapılarak, 6-7 Ekim olaylarında dahili bulunanların hukuk karşısına çıkarılarak yargılanmaları ve etrafa verilen zarar ve ziyanın da bu olaylara katılanlara ödetilmesi talep edildi. (İLKHA)