İnsanoğlu aklı sayesinde her şeyle alakadardır. Dert edinir, sıkıntıya düşer, çözümler arar, denizde batmak üzere iken Yılana bile sarılır. Ta ki, kurtulsun. Bir gemide bulunan insanların dinleri, dilleri, yaşam tarzları, renkleri ayrı olabilir. Nihayet her kes bu gemide, gemi kaç katlı da olabilir. Alt katta akıl dışı birkaç kişi gemiyi delmeye kalkışsa, üsttekiler bana ne diyemez. Çünkü gemi delinir su alırsa ne alt kalır ne üst kalır hepsi batar.
Bu misal gibi Bir ülkenin İlleri, ilçeleri, kasabaları, köyleri, aileleri gemi misali, sarhoşları, baronları, zinacıları, çalışmadan para kazanayım diyenleri, ihalelere fesat karıştıranları, halkın seçtiklerini içine sindirmeyenleri, hırsızları, arsızları, ırkçıları, huzur bozucuları, putçuları da o ülke gemisinin delicileridir. Bunlara fırsat verilmemeli yoksa gemiyi batırırlar. Bu zihniyet İslam coğrafyasını kan gölüne çevirdiler. Kitleleri yerinden yurdundan ettiler, aile yuvalarını dağıttılar. İnsanın değerini beş parada buldular. İslam coğrafyasında olanları her kes görüyor. İbret almamız gerekmez mi? Bu bozuk cenahtan CHP NIN kongresi olmuş. Sayın lideri ben inançlara saygılıyım diyor. Ben bu sözden inançlara inanmıyorum anlamını çıkarıyorum. CHP icraatların da inançlara saygı geçmişte olmadığı gibi bugünde olamaz. Taşıma su ile değirmen dönmez misali sağdan insan transfer ederek vitrinlik görüntü ile bu halk CHP ye inanmaz oy vermez iktidar yapmaz.
Geçmişe nazar ettiğimizde Milliyetçi MHP ye insan üzülüyor. Sağcı bir parti sol parti vagonuna nasıl biniyor, beraber olmayı içine sindiriyor. Anlamış değilim. Tek anladığım bugünkü MHP bu dava uğruna canını verenlerin kemiklerini sızlatmaktır. Eskiden sağ cenah bir noktada buluşurdu şimdi tam tersi olmuş. O zaman gençleri niçin boğuşturdunuz. Ülkemde seçim olmuş, Cumhurbaşkanı halkın oyları ile seçilmiş, yeni Başbakan yeni Cumhurbaşkanı, gemi delicileri yine rahat durmuyorlar. Ülke için insan için bir çözüm önerileri yok. Paralelcilerle olmak bunlara bir şey kazandırmaz, bunlar hala gemiyi delmekten zevk alıyorlar çünkü amaçları gemiyi batırmak. Kemalizme, ulusalcılığa, ülke çıkarlarına sarılmaları palavradır.
Sayın ERDOĞAN seçilir seçilmez ABD Savunma bakanı, Dış işleri bakanı soluğu Türkiyede alıyorlar. Hayra alamet değil. IŞİD zirvesiymiş basından öğrendiğimize göre Türkiye fiili savaşa katılmayacakmış, isabetli bir duruş. Türkiye NATO, ABD ye bağlılığını gözden geçirmelidir. IŞİDİ icat edenler kendileri, önce katil İsrailin soykırım gibi olan katliamlarını ile ESEDİN ve SİSİNİN zulmünü önlesinler. Somali gibi olurum diye, Yahudi zihniyeti sadece havadan müdahale edecekmiş, kara harekâtını inananlara bırakmış, vuran Müslüman vurulan Müslüman silah tüccarlar ise bol para kazanıyor. İşte batının barış tablosu, demokrasileri, izan sahibi olan bu hainlerden yardım dilemez, bunların semtine uğramaz. Bunların girdiği her yerde kan var, sömürü var, huzursuzluk var.
Yeni hükümetimiz de güvenoyu aldı. Programını dinledim. Gençlere ve özellikle memur emeklilerine yönelik bir şey yok. Gönül isterdi ki, memur emeklilerine de bir şeyler verip o garipleri de sevindirselerdi. Ama vermediler vermek istemediler bu kesimin vebalini almaya devam edecekler anlaşılan. Bir kesime kepçeyle, birine kaşıkla vermek, sosyal devlet anlayışı ve yeni Türkiyeye yakışmaz. Ne yapılırsa yapılsın mazlumun sesine kulak verilmedikçe muvaffak olunmaz. Mazlumun ahı indirir şahı unutulmamalı. Midesi aç olanın kafasını dolduramazsınız. Lafı bir vecizedir