banner2
Öne Çıkanlar Urfa Urfa Balıklıgöl ABD MHP Haliliye

Türk otomobili istedi

Başbakan Erdoğan, TÜSİAD'daki konuşmasında yeniden Türk otomobili markası istedi ve nasıl yapılabileceğini de söyledi.

Başbakan Erdoğan, TÜSİAD'ın Genel Kurulunda konuşuyor. Onur konuğu olarak toplantıya katılan Erdoğan, TÜSİAD'ın son iki dönemden bu yana kadınlar tarafından yönetildiğini hatırlattı ve "Artık TÜSİAD'ın açılımını açık okumayacaksınız" dedi.

Başbakan Erdoğan özetle şunları söyledi:

"1971 yılından itibaren ülke kalkınmasına katkıda bulunmuş TÜSİAD üyelerine teşekkürlerimi sunuyorum. 1971 yılından darklı olarak 1 trilyon türk lirası GSMH rakamına ulaşmış Türkiye'nin itibarı yükseliyor. TÜSİAD'da dikkat çeken bir yön var  2 dönemdir kadın yöneticiler tarafından yönetiliyor. Bu da kadınların hayata katılımı anlamında önemli. Koç ve Boyner gerekli konuları paylaştılar. Bizler de notlarımızı aldık. Bazı meselelerin yeni olmadığını ve yıllardır ülkeyi meşgul ettiğini biliyoruz. Türkiye'de 10 yıllardır çözülemeyen sorunlar üzerine kararlılıkla gidiyoruz...

Enflasyon, büyüme, vergi ve istihdam yüklerinin listede yer almadığını geri düştüğünü görüyoruz... TÜSİAD anketinin sonuçları yayınlandı. Burada birkaç sonuç önemli... 2011in ilk üç ayı ve tamamı için beklentileri yorumluyoırlar. Yüzde 25 daha olumlu yüzde 75 aynı diyor. Gelecek yıl için olumlu bakan yüzde 45 seviyesinde... İstihdamda daha olumlu yüzde 55 bakış var... yatırım yapma konusunda  da istihdamla aynı çıktığını görüyoruz...

Biz bir yatırım yapacağımızı zaman bunun kaynağını ortaya koyuyor. CHP lideri bir takım vaatler ortaya koyuyor. Ama kaynağına ilişkin hiçbir şey yok.
Sizler işadamısınız. Sizler işadamısınız. Şükür ki bunu ciddiye alan yok.

Seçim öncesi, para politikalarında sapma yapmayacağız. Seçim politikası uygulamayacağız.

ANKETLER POZİTİF ÇIKIYOR

Enflasyon, büyüme, vergi ve istihdam yüklerinin listede yer almadığını geri düştüğünü görüyoruz... TÜSİAD anketinin sonuçları yayınlandı. Burada birkaç sonuç önemli... 2011in ilk üç ayı ve tamamı için beklentileri yorumluyoırlar. Yüzde 25 daha olumlu yüzde 75 aynı diyor. Gelecek yıl için olumlu bakan yüzde 45 seviyesinde... İstihdamda daha olumlu yüzde 55 bakış var... yatırım yapma konusunda  da istihdamla aynı çıktığını görüyoruz...

Göstergeler hedeflerimiz ile uyumlu... Ankette hukuki belirsizlikler ilk sırada yer alıyor... Son dönemde şahit olunan yumurtalı eylemler de soruluyor. Hayır yansıtmıyor diyenler yüzde 73 seviyesinde... Elbette CEO'lar yapılan bu anket çok manidardır... Burada bir gerçeğe değinmek istiyorum. Dün YÖK başkanı gençlerle toplantı yaptı. Dışarda da 40-50 kişilik grup gösteri yaptı. Şöyle yorum ortaya çıkıyor. YÖK Başkanı seçilmiş konsey başkanları ile görüşüyor. Dışardakiler ise marksist leninist ideolojik gruplar... Ama içerde olanlar seçilmiş kişliler takdir sizin...

Merkez Bankası'nın ve TÜİK'in yaptığı ankette de şu sonuçlar var. Genel seçime 5 ay kalmış olmasına rağmen işdünyası istikrarın korunacağına inanıyor.. Türkiye 2007 seçimleri ile demokrasi tarihinde ilk kez bu kadar rahat giriyor. Seçimlere ilk kez bu kadar iyimser giriyor. Bunu önemli gördüğümüzü söyleyelim...

Kaynağını ortaya koymadan harcama yapmıyor tedbirleri milletimizle paylaşıyoruz... Hiçbir alanda populizme tevessül etmiyor. Yardımlarda kaynaklara dikkat edip adamları ona göre atıyoruz. Seçim öncesi muhalefet vaatleri gündeme geldi. 100 katrilyonu aşan 200 katrilyonu aşan bir yük var. Aklı selim ile baktığınızda böyle bir popülizm olabilir mi? Bu rakamları nasıl ortaya sürüyor diye sizler aranızda tefekkür ediyorsunuzdur... Kimse ciddiye almıyor zaten. Muhalefet bu söylemleri belki faizleri yükseltebilir beklentileri olumsuz yönlendirebilir. Millet itibar etmiyor. 8 yıl önce olduğu gibi mali disiplinden taviz vermeyeceğiz..

Turizm gelirlerimiz ve turist sayısı azalmadı. Krize rağmen azalmadı. 28 milyon turisti aştık.

TÜRK'E YAKIŞIR OTOMOBİL MARKASI YAPALIM

Birkaç sevindirici gelişme daha var. Otomobil satışlarında rekora ulaşıldı.

En iyi dönemde 451 bin adet otomobil satılmıştı, 2010 yılında ise bütün olumsuzluklara rağmen 510 bin otomobil satışı gerçekleşti.

Geçen gün Koç'a onu dedim. Soyadınıza yakışır bir otomobil yapalım dedim. Burada montajı yapılan değil, gerçek otomobil yapalım dedim.

Biraraya gelir mi yaparsınız, biriniz tek başınıza mı yaparsınız ayrı. Ama Türk'e yakışan bir otomobil yapalım.

KRİZ TELLALLARINA CEVAP VERDİ

Mali disiplinden, para politikalarından taviz vermeden Türkiye'yi büyütmeye devam edeceğiz. 2002'de ekonomiyi devraldığımızda çok kötü beklentiler vardı. Kriz için net tarih verenler bile çıktı. "Baharda kriz geliyor, yazın gelecek, seneye gelecek" diye kriz pompaladılar.

Şeffaf yapımızla, güven telkin eden yapımızla kriz tellallarını açağa düşürdük.

Biz muhafazakar demokrat bir partiyiz. Bizim şahsi olarak bazı meseleler karşısındaki durumumuz nettir. Şunu söylüyoruz. Bizim şahsi davranışlarımızı başkasına empoze etmeyiz. Ben kendi ailem içinde alkole karşı bir tavır beklemiş olabilir. Bu muhafazakar yapımız yanında demokratız.

Bunu kimse birbiri ile karıştırmasın. Türkiye'yi anayasa ve yasalar çerçevesinde yönettiğimizi belirtmek istiyorum. Anayasamızda 58. maddede, "Devlet gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucudan, cehaletten korumak için gerekli tedbirleri alır" diyor. Bunu ben yazmadım. Bizden önce yapılan bir anayasa bu.

Kaldı ki kurul bir genelge hazırlamış. Ankara Barosu bir başvuru yapıyor. "Bunlar nasıl hukukçudur ben anlamıyorum. "Alkol bağımlılığı" demiyor, "alkol düşkünlüğü" diyor.

ABD'de 21 yaş sınırı var. Bizde hiçbir sınırlama yok. İsteyen gidip alıyor. Buraya bir standart getiriyoruz. Buradan çıkıp utanmadan, "şeriat getiriyor" diyebiliyorlar. Biz yasalarla çarpışarak büyüdük. Bizim, kılık kıyafetimizle uğraştılar, bizim fikirlemizle alay ettiler. Biz yasalarla savaşarak geldik.

Hukukta zaman aşımı utanç verici. "Zaman aşımına girmişti diyerek kendini kurtaramaz. Zaman aşımı anlayışını ben kabullenemiyorum. 1 milyon 600 bin dosya Yargıtay'da bekliyor. Kamera şakası yaptılar. Mülakat kamera ile yapılacak dediler. Biz bize yapılanların hiç kimseye yapılmamasını savunduğumuz için iktidara getirildik. Konuşanlar susturulmasın, kimsenin kılık kıyafetine yemesine karışılmasın dedik.

Birilerinin yaşam tarzına müdahale edersek kendi kendimizle çelişiriz. Bu kampanya eski bir kampanya.

Bakınız 1995'te bir olaylar oluyor. BBC, "Radikal dinci başkan Tayyip Erdoğan'ın polisleri ılımlı Müslümanları katlediyor" diye verdi. Hadi onlar yabancı basın. Bizdekiler daha utanç verici.

Levent'te iki kızımız yandı, işi getirip itfaiyenin bilgisayarlarının besmele ile açıldığına kadar götürdüler.

Bizim ömrümüz bu yalanları iftiraları püskürtmekele feçti. Biz damdan düşerek geldik. Onun için kimsenin yaşam tarzına müdahale etmeyiz. Bu konudaki tavırlar, tıpkı ekonomideki gibi bayat bir tezgahtır.

 

Rotahaber.com

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.