TRT İLE HUKUK NEZDİNDE HESAPLAŞACAĞIZ
Saadet Partisi'nin Kocaeli Mitingi'nde konuşan Genel Başkan Prof. Dr. Mustafa Kamalak, TRT'nin kasıtlı olarak Saadet Partisi'ni görmezden geldiğini belirterek, "TRT ile hukuk nezdinde hesaplaşacağız. TRT yetkililerine sesleniyorum. Anayasaya göre suç işliyorsunuz. Sizinle hukuk nezdinde hesaplaşacağız." dedi. Kamalak, Saadet iktidarında memur, emekli ve işçilere yüzde 50 zam vereceklerini belirtirken, çiftçiler için vergiden arındırılmış projeler üreteceklerini, üniversite harçlarını ise tamamen kaldıracaklarını söyledi.
Saadet Partisi'nin Kocaeli Mitingi'nde konuşan Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak, TRT'nin kasıtlı olarak Saadet Partisi'ni görmezden geldiğini belirterek, "TRT ile hukuk nezdinde hesaplaşacağız. TRT yetkililerine sesleniyorum. Anayasaya göre suç işliyorsunuz. Sizinle hukuk nezdinde hesaplaşacağız. Televizyonlara, özellikle de TRT'ye bakıldığında her şey güllük gülistanlık görünüyor. Sanki Türkiye dünyada değil de cenneti alada. Gören görmezden, duyan duymazdan, bilen bilmezden geliyor. Hâlbuki gerçek durum çok farklı. TRT, sen de duy. Bundan 10 yıl önce Türkiye'de işsizlik oranı yüzde 6 idi şimdi ise yüzde 12 olmuş. Yani işsizliği azaltmak dururken, yüzde yüz arttırmışlar" dedi.
SANAYİ KENTİNDE İŞSİZLER ORDUSU
Sanayi kenti Kocaeli'nde bile 70 bin işsizin olduğuna değinen Kamalak, "Ülkemizde üst grupta yer alan bir kesim ülke zenginliğinin yüzde 45'ine sahip. Gelir dağılımındaki garabet de böyle. 10 yıl öncesine oranla terör şimdi daha da şiddetlenmiş. Öyle ki en beklenmedik yerde başbakana kadar gelmiştir. Ülkenin hangi sorununu çözdünüz? Sanki işsizlik, terör, gelir dağılımındaki adaletsizlik çözülmüş gibi 2023 yılından bahsediyorlar. 9 yıllık süreçte ülkenin sorunlarını çözemedikleri gibi çözecek takatleri de yok. Bu ülkenin çılgın projelere değil, aklı başında, problemleri çözen projelere ihtiyacı vardır. Mecliste bakan çok, gören yok. Çünkü mecliste Milli Görüş yok. O münasebetle bakanlar hakikati görmüyorlar. Bu arkadaşlarımız 2002 seçimine giderken başörtüsü sorununu çözmek, imam hatiplerin orta kısmını açmak namus borcumuzdur dediler. Çözdüler mi? Hayır. Çocuklarımız Kur'an kursuna gidebiliyorlar mı? Cumhurbaşkanı, Başbakan, dünya tarihinde siz kendi kutsal kitabını çocuklarına yasaklamış bir başka ülke biliyor musunuz?" şeklinde konuştu.
BİR KEZ YAPTIK, BİR DAHA YAPABİLİRİZ
Sosyal devletin ancak Millî Görüş iktidarında gerçekleşebileceğine dikkat çeken Kamalak, "İşçi, emekli, memur, polis kardeşlerim, geçinebiliyor musunuz? Yüzde 50 zamla geliyoruz. Bize parayı nerden bulacaksınız diye sormaya cesaret edemiyorlar. Çünkü 1996 yılında henüz güvenoyu bile almadan yüzde 50 dediğimizde soruyorlardı. Para nerde, kaynağınız nerde diyorlardı. Dönemin ana muhalefet başkanı Mesut Yılmaz bu parayı nerden bulacaksınız diyordu. Başbakanlık yapmış bir adamın hayali dahi erişemiyordu buna. O zaman o parayı bulduk. IMF'nin kapısını çalmadan, Dünya Bankası'na bakmadan, içerdeki para babalarından bir kuruş para almadan bulduk. Havuz sistemini kurduk. Sömürü havuzlarına akan musluğu kısıp fakir fukaraya dağıttık. Dış borcu 10 milyar dolar düşürdük. Bir binayı yapan usta bir benzerini daha yapamaz mı? Üniversiteli gencim yahut hazırlanan liseli kardeşim, sizlere de müjdemiz var. Üniversite harçlarını kaldıracağız. Ömrünün en delişmen çağındaki gençlerimiz, masaya kapanmış devletin koyduğu sınavları aşmaya çalışıyor. Bütün sınavları aşıp üniversitenin kapısına gelmiş. Bu gençlere karşı insan saygı duyar, tebrik eder. Çünkü o genç, ben engelleri aştım okumak istiyorum, daha nitelikli bir kimse olmak istiyorum diyor. Devlet ne diyor peki? Paran var mı? Madem okumak istiyorsun o zaman git harcını yatır. Üniversite harcını ödeyebilmek için inşaatlarda çalışan nice gençlerimiz var. Bunun insanlıkla, sosyal devletle bağdaşır bir tarafı var mı? Dolar milyarderlerimiz 2009 yılında 13, bir sene sonra ise 39'a çıkmış. İşte kaynaklar bunlara akıtılıyor. Bir ülkenin alın teri birkaç aileye gidiyor. İstikrar sürsün diyorlar. Sömürü istikrarı mı sürsün? İşte bu çarpıklıkların giderilmesi için Kocaeli'nden 11 milletvekilinin tamamını istiyoruz" şeklinde konuştu.
YÜZDE 50 ZAMLA GELİYORUZ
Saadet iktidarında milletin geniş kesimlerinin refaha kavuşturulacağını kaydeden Kamalak, şöyle konuştu: "İşçimize, emeklimize ve memurumuza siz insanca bir hayat istiyorsanız yüzde 50 zamla geliyoruz diyoruz. Daha önce yaptık yine yapacağız. İşsiz kardeşime sesleniyorum, iş mi arıyorsun? Adres belli, Saadet Partisi. Bu ülkede ağır sanayi, yerli sanayi diyen başka bir parti biliyor musunuz? İşte adres Saadet Partisi. Öbür taraftan, taşeron firmalarının elinde çağdaş köleler haline getirilen işçi kardeşlerimize sesleniyorum. Sizin durumunuzu biz biliriz. Kadrolu olmak istiyor musun? Adres belli. Annelere babalara sesleniyorum. Şehit kanlarının durması için partiniz ne olursa olsun, gelin bu sefer Saadet diyelim. Problemlerin çözüm anahtarı bizdedir, Milli Görüş'tedir. Milletin yüzüne kapatılan kapıları daha önce sizlerin oylarıyla açtık. Kocaeli Milli Görüş'ün kalesidir inşallah yine öyle olacaktır. Hepimiz bu milletin evlatlarıyız. Bizim öbür partilerle de bir kavgamız yok ama onlara sesleniyoruz: gittiğiniz yol, uyguladığınız program yanlış. Türkiye'nin sorunlarını çözmek için yeni bir kan, yeni bir can, yeni bir program lazım. Bu program Saadet Partisi'nin programıdır. Tutturmuşlar Avrupa Birliği diyorlar. Kim bulmuş bu Avrupa birliğini, nedir? Akşam televizyonda bu muhteşem kalabalığı TRT hiç görmeyecektir. TRT'nin nezdinde bunların hiçbiri olmuyor. Ama hesabını hukuk nezdinde soracağız. Avrupa Birliği'ni kuranlar Çanakkale'de 400 bin dedenizi şehit edenlerdir. Onlar ki Türkiye'yi soykırımla suçluyor. Türkiye soykırım yapmamış demeyi bile suç sayıyor. Buradan hayır gelir mi? Öyleyse niye bu milleti oranın bir parçası haline getirmeye çalışıyorsunuz. Üstelik kendileri bu bir Hıristiyan kulübüdür diyorlar. ABD Irak'a, Fransa Libya'ya saldırırken bu bir Haçlı Seferidir demedi mi? Öyleyse soruyorum, sen Hıristiyan birliğinden mi yanayım yoksa İslam Birliği'nden mi? Öyleyse partiniz ne olursa olsun, bu sefer Saadet diyelim. Çünkü Saadet bu milletin kendisidir, özüdür, ruhudur. Evladını hastaneye götüremeyen, ilaç alma gücünden mahrum olan ve bu yüzden yeşil kart almak için çalmadık kapı bırakmayan annelere babalara sesleniyorum. Bizim iktidarımızda yaşı ne olursa olsun doğumundan ölümüne kadar her insanımızın nüfuz cüzdanı aynı zamanda sağlık karnesi olacak. Bu milletimizin en tabi hakkıdır. Çiftçimize vergiden arındırılmış projelerle geliyoruz. İşsizliği yenmek için bir kalkınma programıyla geliyoruz. Bir kalkınma seferberliği başlatacağız. Kocaeli'nde 11'de 11 yapalım."
OSMANLICA SEÇMELİ DERS
Osmanlıca'nın ilköğretimin ilk sınıfından üniversitenin son sınıfına kadar seçmeli ders yapılacağını belirten Kamalak, "18 Mart Çanakkale zaferinin 96'ıncı yıl dönümüydü. Resmi rakamlara göre 250 bin şehit verdik. O şehit dedelerinizin mezar taşlarını okuyabiliyor musunuz? Hayır. Ama onları şehit eden İngiliz, Fransız katillerinin yazısını okuyabiliyorsunuz. Saadet iktidarında inşallah bu garabete son vereceğiz. Osmanlıca ilköğretimin birinci sınıfından üniversitenin son sınıfına kadar seçmeli ders olarak okutulacaktır. Saadet iktidara gelince eğitim sistemini baştan sona değiştirecek. Bugünkü Milli Eğitim ancak Milli Piyango kadar millidir. Biz eğitim sistemini, zorunlu eğitimi hem çerçeve hem de muhteva olarak değiştireceğiz. Eğitimin temeline önce ahlak ve maneviyat harcını dökeceğiz. Bu milletin örfü, inancı, tarihidir bu harç. Nesillerimiz milletimizin arzu ettiği çerçevede eğitim alacak. İmam hatiplerin orta kısmı yeniden açılacak. Yüksek İslam Enstitüleri yeniden açılacak. Şu an arkasında ne kadar namaz kıldığımız, vaazlarını dinlediğimiz, fetvalarına başvurduğumuz imam, vaiz ve müftü varsa bunu Millî Görüş'e, Erbakan Hoca'mıza borçluyuz. Biz, imam hatiplerin orta kısmını sadece 48 milletvekili ile açmıştık. Mevcut iktidar tam 9 yıldır tek başına iktidarda, açabildi mi? Açabilmesi için bir partinin kaç sene iktidarda olması gerekiyor? Bu problemleri çözmek Millî Görüş'ün, imanın ve inancın işidir. Millî Görüş gömleğini çıkarmış olanların aklına bile gelmez bu sorunları çözmek. Bu milletin problemidir onların ise milletle alakaları yok. Millî Görüş iktidarında millet ile devlet barışacak. Devletin milletin değerleri üzerindeki baskısı kaldırılacaktır. İmam hatipler ve Kur'an kursları açılacak. Taahhüdümüzdür. Bu milletin inancı üzerindeki tüm baskıları kaldıracağız. Hanım kardeşlerimize taahhüdümüzdür. Başörtüsü her yer ve alanda serbest olacak. Bu milletin değerleri önündeki tüm engeller kaldırılacaktır" dedi. Milli gazete
