Mardin Bağımsız Milletvekili ve DTK Eşbaşkanı Ahmet Türk, KCK Operasyonları ve Kürt sorunu ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Mardin’in Kızıltepe İlçesinden bir taziye ziyareti için Viranşehir’e gelen Ahmet Türk, taziye ziyaretinin ardından BDP İlçe binasında partililerle bir araya geldi.
Partililerle yapılan görüşmenin ardından yaşanan süreci değerlendiren Ahmet Türk, hükümeti eleştirdi. Hükümetin siyasetine baktığınızda Kürtlerin güvenebileceği bir siyaset mantığı ve anlayışının olmadığını belirten Türk, Hükümet bir taraftan açılımdan söz ederken, diğer taraftan bir bütün olarak fikir ve düşüncesini dile getiren kendi kimliğine sahip çıkan herkesi zindanlara atarak Kürtleri sindirmeye susturmaya çalışan bir mantıkla karşı karşıya olduklarını kaydetti.
Açılımla ilgili söylemlerin pratikte uygulanmadığını dile getiren Türk açıklamalarına şöyle devam etti. Operasyonun yapılmadığı il ve ilçemiz kalmadı. En son Van’da tıp öğrencilerine doktorlara yönelik çok geniş bir operasyon yapıldı. Burada aslında hükümetin vermek istediği mesaj, benim düşüncemin dışında bir düşünce getirirseniz ben kabul etmem. Yani tamamen diktatörlüğe giden bir mantıkla karşı karşıyayız. Yıllardan beri Kürtlerin askeri darbelere ve diktatörlüğe karşı mücadele verdi. Ama şimdi çok farklı, yani sinsi bir mantığın ve anlayışın yürütüldüğünü görüyoruz. Yine Askeri darbelerin bitmesine rağmen yine Kürtler aynı acıyı, aynı ızdırabı çekiyor. Aynı baskıyla karşı karşıya, Tabiî ki Biz başından beri Kürtler olarak çözümden ve barıştan yanayız. Bizim zaten amacımız da barışın gelişmesidir. Ama barışın olması için de bir halkın hukukun hakkını kabul etmemiz gerekiyor. İşte bu mantık olmadığı için de, tüm bu söylediklerini de çok fazla samimi bulmuyoruz. Ama umut ediyoruz ki herkes yeniden düşünür. Artık bu yönetmelerle bu siyasetle sorunların aşılmayacağını görmeye başlar. Bizim başından beri söylediğimiz gibi hakların kardeşliği ve birlikte yaşamayı güzelleştirecek bir noktaya toplumumuzu halklarımızı taşımaktır. Bu beklenti içindeyiz. Tabiî ki son zamanlarda yeni tartışmalar oluyor. Tartışmaları dikkatle izliyoruz. Eğer gerçekten adalet eşitlik duygusuyla hareket edilirse, biz Kürt sorununun çözümüne katkı sunacak formüller geliştirilirse biz her zaman katkı sunmak istiyoruz. Bizim amacımız zaten barışın gelmesi sorunların çözülmesi, Kürtlerin özgürleşmesi yani bu konuda da herhangi bir sıkıntımız yok. Ama meseleyi resmi ideoloji mantığıyla yıllardan beri aynı söylemlerle çözmeye kalkışırlarsa bunun da çok ciddi ve yararlı olacağını sanmıyorum” dedi.
Ahmet Türk konuşmasının sonunda; “Şimdi bazı hazırlıklar var. Ama tek dil, tek ırk, tek millet mantığında ısrar edildiği takdirde tabiî ki bu çözümsüzlük anlamına geliyor. Ama istiyoruz ki toplumsal gerçeği herkes görsün. Evet, bu ülkede birlikte yaşıyoruz. Ama bu ülkede Kürtlerde var. Bir hakkı ve hukuku var mantığıyla yaklaşılırsa aslında çözüm kolaylaşır. Silahların susması konusunda önemli bir aşama olarak önümüze gelir. Bütün bunları çok doğru bir şekilde düşünmek gerekiyor. Bu süreçte rol oynayacak kesimleri de çok iyi belirlemek lazım. Mesela bugün akil insanlardan söz ediliyor. Bizde başından beri akil insanlardan söz ediyoruz. Başından beri akıl insanlardan bahsediyoruz. Ama o Akil insanlar kürdün vicdanında Türk halkının da vicdanında dürüst olan demokrasiyi işlevleştiren ve gerçekten halkların farklılıklarını bir araya getirir. Bunu da farklı sunabilecek sağlayacak bir yol haritasının çizilmesi gerekir” dedi.
Mustafa Çapanak / Viranşehir
Mardin’in Kızıltepe İlçesinden bir taziye ziyareti için Viranşehir’e gelen Ahmet Türk, taziye ziyaretinin ardından BDP İlçe binasında partililerle bir araya geldi.
Partililerle yapılan görüşmenin ardından yaşanan süreci değerlendiren Ahmet Türk, hükümeti eleştirdi. Hükümetin siyasetine baktığınızda Kürtlerin güvenebileceği bir siyaset mantığı ve anlayışının olmadığını belirten Türk, Hükümet bir taraftan açılımdan söz ederken, diğer taraftan bir bütün olarak fikir ve düşüncesini dile getiren kendi kimliğine sahip çıkan herkesi zindanlara atarak Kürtleri sindirmeye susturmaya çalışan bir mantıkla karşı karşıya olduklarını kaydetti.
Açılımla ilgili söylemlerin pratikte uygulanmadığını dile getiren Türk açıklamalarına şöyle devam etti. Operasyonun yapılmadığı il ve ilçemiz kalmadı. En son Van’da tıp öğrencilerine doktorlara yönelik çok geniş bir operasyon yapıldı. Burada aslında hükümetin vermek istediği mesaj, benim düşüncemin dışında bir düşünce getirirseniz ben kabul etmem. Yani tamamen diktatörlüğe giden bir mantıkla karşı karşıyayız. Yıllardan beri Kürtlerin askeri darbelere ve diktatörlüğe karşı mücadele verdi. Ama şimdi çok farklı, yani sinsi bir mantığın ve anlayışın yürütüldüğünü görüyoruz. Yine Askeri darbelerin bitmesine rağmen yine Kürtler aynı acıyı, aynı ızdırabı çekiyor. Aynı baskıyla karşı karşıya, Tabiî ki Biz başından beri Kürtler olarak çözümden ve barıştan yanayız. Bizim zaten amacımız da barışın gelişmesidir. Ama barışın olması için de bir halkın hukukun hakkını kabul etmemiz gerekiyor. İşte bu mantık olmadığı için de, tüm bu söylediklerini de çok fazla samimi bulmuyoruz. Ama umut ediyoruz ki herkes yeniden düşünür. Artık bu yönetmelerle bu siyasetle sorunların aşılmayacağını görmeye başlar. Bizim başından beri söylediğimiz gibi hakların kardeşliği ve birlikte yaşamayı güzelleştirecek bir noktaya toplumumuzu halklarımızı taşımaktır. Bu beklenti içindeyiz. Tabiî ki son zamanlarda yeni tartışmalar oluyor. Tartışmaları dikkatle izliyoruz. Eğer gerçekten adalet eşitlik duygusuyla hareket edilirse, biz Kürt sorununun çözümüne katkı sunacak formüller geliştirilirse biz her zaman katkı sunmak istiyoruz. Bizim amacımız zaten barışın gelmesi sorunların çözülmesi, Kürtlerin özgürleşmesi yani bu konuda da herhangi bir sıkıntımız yok. Ama meseleyi resmi ideoloji mantığıyla yıllardan beri aynı söylemlerle çözmeye kalkışırlarsa bunun da çok ciddi ve yararlı olacağını sanmıyorum” dedi.
Ahmet Türk konuşmasının sonunda; “Şimdi bazı hazırlıklar var. Ama tek dil, tek ırk, tek millet mantığında ısrar edildiği takdirde tabiî ki bu çözümsüzlük anlamına geliyor. Ama istiyoruz ki toplumsal gerçeği herkes görsün. Evet, bu ülkede birlikte yaşıyoruz. Ama bu ülkede Kürtlerde var. Bir hakkı ve hukuku var mantığıyla yaklaşılırsa aslında çözüm kolaylaşır. Silahların susması konusunda önemli bir aşama olarak önümüze gelir. Bütün bunları çok doğru bir şekilde düşünmek gerekiyor. Bu süreçte rol oynayacak kesimleri de çok iyi belirlemek lazım. Mesela bugün akil insanlardan söz ediliyor. Bizde başından beri akil insanlardan söz ediyoruz. Başından beri akıl insanlardan bahsediyoruz. Ama o Akil insanlar kürdün vicdanında Türk halkının da vicdanında dürüst olan demokrasiyi işlevleştiren ve gerçekten halkların farklılıklarını bir araya getirir. Bunu da farklı sunabilecek sağlayacak bir yol haritasının çizilmesi gerekir” dedi.
Mustafa Çapanak / Viranşehir
