Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, Türkiye'nin doğru bir ekonomiye ihtiyacı olduğunu ancak gündemde kavgadan başka bir şey olmadığını söyledi.
İzmir Möwenpick Otel'de düzenlenen toplantıda sivil toplum kuruluşları ile bir araya gelen Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, ülke ve dünya gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Şener, "Biz bulunduğumuz konum itibariyle görevini iyi yapmaya çalışan bir siyasi hareketiz. Türkiye'nin ihtiyacı var. Siyasette var olma ihtiyacı olan arkadaşların bir arada olduğu bir siyasi hareket değil, Türkiye'de siyasi hareketin ortaya çıkardığı bir durumdur" dedi.
Türkiye'deki birçok kurumun bugün işlevini yitirerek işe yaramadığı söyleyen Şener, "Bir ülkeyi var eden ve güçlü kılacak iki temel faktör vardır. Biri insanlar, ikincisi kurumlardır. İnsanların birbirleriyle ilişki kurma biçimleri ve çalışma alışkanlıkları o ülkenin ile veya geri gitmesi güçlü veya zayıf olmasının en önemli sebebidir. O ülkede kurumlar insanların çalışmalarını verimli hale getiren verimli özelliklere mi sahiptir yoksa enerjilerini harcayan verimsiz hale dönüştüren kurumlar mıdır?
Siyaset kurumu başata olmak üzere o ülkenin kaderini belirleyecek ana etkendir" diye konuştu.
Siyasette sağ ve sol kavramlarının literatür tanımlarını yapan Şener, kavramların altında toplanan siyasi partilerin artık tanımlarını yitirmiş bir vaziyette olduklarını savundu. Şener, "Türkiye'de ve dünyada siyasette sağ veya soldur. Türkiye'de ise öteden beri sol dediğiniz partiler sol sağ dediğiniz partiler sağ değildir. Türkiye'de kavramlar şaşırmış vaziyette. Birileri kendisine sol diyor, birileri soldu solculukla ilişkisi yok, sağcılıklar muhafazakarlıklar ilgisi yok. Alt üst edilmiş kavramlar
etrafında ayrıştırma oluşturmak için sürdürülen bir siyaset vardır" diye konuştu.
"ŞU ANDA GÜNDEMDE EKONOMİ YOK, SADECE KAVGA VAR"
Gündemin iktidar ve muhalefetin kavgaları ile yoğun olduğunu vurgulayan Şener, Türkiye'de ekonomik istikrarsızlığa ait bir düzenleme olmadığını söyleyerek:
"Şu anda gündemde ekonomi yok. Sadece kavga var. Bu ülkede insanlar oylarını kim iyi kavga yaparsa oylarını ona veriyor. Son 3 seneye bakın. İlk 6 ay sivil anayasa kavgası oldu. Muhalefette aynı şiddette o kavganın içine giriyor. Onun maksadı var, altından pastayı götürüyor sana ne oluyor. Anlayabilmek mümkün değil. 6 ay kavga yapılıyor arada bir 8-10 ay sonra yeni sivil anayasası kavga deniliyor. 3 yıl sonra aralıklarla kavgaya neden sivil anayasasından vazgeçtik dediler birkaç madde değiştireceğiz
dediler. O zaman niye kavga edildi. Demokratik açılım dediler ardından Kürt açılımı dendi. Kavgası 1 sene sürdü. İçindekiler kısmı olmayan bir açılım. Memlekette kızılca kıyamet koptu o da askıda maksat çözmek değil bir şey yapmak değil, kavga amaç. Başörtüsü ile ilgili düzenleme de kavgayla başladı. Ermeni açılımında da Ekim ayında Zürih'te de protokol imzaladı bir kıyamet koptu. Protokolün içeriği belli. Soykırım iddianıza karışmıyoruz deniliyor. Türk siyasi hayatı böyle şaklabanlık görmedi" şeklinde
konuştu.
"TÜRKİYE'DE BİR TON AYAK BAĞI OLAN KURUMLAR VAR"
"Türkiye'de bir ton ayak bağı olan kurumlar var. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ne işe yapıyor. Var olduğu için bir ton formalite yaratıyor. Sanayi Bakanlığı kaldırılsa hiçbir iş aksamaz çünkü lüzumsuz bir kurumdur" diyen Şener, şunları söyledi:
"Sosyal Güvenlik Kurumunu da çıkarın. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın da kaldırılması bu ülkede hiçbir şey aksatmaya sebep olmaz. Lüzumsuz koskoca bakanlıklarda bakanların bir şey yaptığını sanırsınız. Bakanlıklar bir işe yaramıyor. 6-25 yaşına kadar kafaları kitaplara gömülmüş ve soyut cümleleri ezberlemek için çocuklar kan ter içinde kalıyorlar. Sınav üstüne sınav. Ben dershaneleri kaldıracağım dediğimde arkadaşlarım bana bunu söyleme diyor insanlar o kadar alıştı ki bir yanlışa devam etmenin
manası yok. Türkiye'de yapılacak dönüştürülecek çok şey var. Bu yapının bu dönüşümü sağlaması mümkün değil. Özet budur. Biz Türkiye partisi olarak yeni söylemle yeni tarzla yeni anlayışla insanları düşünmeye sevk etmeye çalışıyoruz. İnsanlara hatırlatırsan doğruyu bulurlar biz hatırlatma görevini yapacağız."
İHA
