Diyarbakır’da bulunan Yetim, Öksüz ve Mağdurlar ile Yardımlaşma-Dayanışma Derneğinin (Yetim-Der) Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Halil Aksakal, 12-18 Aralık Yoksullara Yardım Haftası ile ilgili açıklamalarda bulunarak yoksulların yaşam koşullarının iyileştirilmesinde zenginlere büyük görev düştüğüne vurgu yaptı.
Toplumda zekâtın önemine dikkat çeken Aksakal, bugünün en gelişmiş olarak bilinen Amerika gibi Avrupa ülkelerinde milyonlarca evsizin bir sınıf modeli olarak çıktığını söyleyerek, bu uçurumun zekâtın olmayışından kaynaklandığını belirti.
“Zekât, Allah tarafından kullarına yüklenen bir görevdir”
Zekâtın Allah tarafından kullarına yüklenen bir görev olduğunu hatırlatan Aksakal, bunun dünyevi sorumluluğunun yanında uhrevi bir karşılığının da olduğunu dile getirdi.
Aksakal, “Allah, zenginlerin mallarında fakirler için bir hak bulunduğunu vurguluyor. Bunca nimetleri veren Allah, muhtaçlara yardımlaşmayı bize bir görev olarak yüklüyor. Bu konuda Peygamberimiz ve sahabelerinin hayatlarında çok sayıda örneğini görüyoruz. Peygamberler tarih boyunca, yoksullukları bakımından öne çıkmış ve kimi zaman da cahillerce kınanmışlardır. Ancak, en çok fedakârlık yapan sahabelerin yoksul olan sahabeler olduğunu biliyoruz. Demek ki yoksulluk belki bir nimettir. Ancak zenginin de görevi yoksula el uzatmaktır ve bu yoksulun hakkıdır.” dedi.
“Yetim-Der olarak 400 çocuğumuza maaş vermekte ve her sene gençleri evlendirmekteyiz”
Her Müslüman’ın akrabaya, yolda kalmışa ve yoksula hakkını vererek malını savurmaktan kaçınması gerektiğini söyleyen Aksakal, “Yetim-Der olarak 400 civarında çocuğumuza maaş vermekte ve imkânı olmayan gençleri her sene evlendirmekteyiz. Bunun yanında fakirlerimize eşya, giyim ve yiyecek yardımında bulunmaktayız. Eğitim yardımında bulunmaktayız. Allah’ın bize yüklediği bir hak ve sorumluluk çerçevesinde halkımızdan duyarlı olmalarını bekliyoruz.” diye konuştu.
“Bir insana balık vermek yerine balık tutmayı öğretmek daha iyidir”
Aksakal, “Her şeye muhalif olan, dinin bütün uygulamalarına düşman kesilen kesimlerin hayırlı bir iş yaptıklarına şahit değiliz. Bir insana balık vermek yerine balık tutmayı öğretmek daha iyidir. Zengin, sorumluluğunu yapmayarak, yoksulun üzerindeki görevini yerine getirmediğinde onun hakkına girmiş demektir. Bugün batı medeniyeti yoksullara yardım etmediği için büyük sıkıntılar içine düşmüştür.” şeklinde konuştu. (M. Sıddık Bilge, Emrah Deniz- İLKHA)
