‘Yasin Börü’nün ulaştıramadığı kurban etlerini siz ulaştırın’ kampanyası kapsamında İstanbul’dan Diyarbakır’a giderek fakir fukaraya et dağıtan STK temsilcileri, Doğruhaber Gazetesini ziyaret ederek izlenimlerini paylaştı.
Umut Kervanı Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Çınar, Şehit ve Tutuklu Aileleri Platformu Sözcüsü Recai Yurdan, Erbakan Vakfı Medya Basın STK İletişim Sorumlusu Talip Aksoy ve İmam-ı Sadık Camii Yönetim Kurulu Üyesi İsmail Salman’dan oluşan heyeti Doğruhaber Gazetesi Genel Koordinatörü Abdullah Aslan ile Yazı İşleri Müdürü Mustafa Özcan karşıladı.
Diyarbakır’da kurban eti dağıtımı sırasında yaşadıkları izlenimleri paylaşan heyet, gelecek yıl daha kalabalık ve organizeli bir şekilde Diyarbakır’da et dağıtacaklarını ifade etti.
“Zulmün kimden geldiğine ve kime yapıldığına bakmaksızın hareket etmeliyiz”
Heyete yaptıkları bu hayırlı iş dolayısıyla teşekkür ederek konuşmasına başlayan Doğruhaber Gazetesi Genel Koordinatörü Abdullah Aslan, “Bütün Müslümanlar kardeştir. Her nerede olursa olsun bir kardeşimizin derdini paylaşmak, yardımına koşmak hepimizin üzerine büyük bir görevdir. Zulüm, kimden gelirse gelsin, kime yapılmışsa yapılsın bunun takipçisi olmamız gerekir. Bu noktada farklı STK kuruluşları olarak birlikte hareket ederek bu hayırlı işi üstlenmeniz ve bu noktada ziyaretler yaparak izlenimlerinizi paylaşmanız takdire şayandır. Bunun artarak devam etmesini ümit ediyoruz. Bu birliktelik ve Müslümanlar olarak beraber hareket etme çabası 6-7 Ekim’den önce de gösterilseydi eminim ki öyle bir olay da yaşanmazdı. Zalimler buna cesaret edemez, Müslümanların can ve malına kast edemezdi. Rabbim bu gayretinizi arttırsın ve devamlılık nasip etsin İnşallah.” dedi.
“İttihad için birçok konuda ittifakı gerçekleştirmemiz gerekiyor”
Müslümanların İttihad için öncelikle bazı noktalarda ittifak yapmaları gerektiğinin altını çizen Umut Kervanı Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Çınar, “Herkesin masum olarak kabul ettiği böyle bir olayda ittifak etmemiz gerektiğini düşündük ve yola çıktık. Şu an Ümmet olarak İttihadı gerçekleştirmemiz zor olsa da bu noktalarda ittifak yapmamız daha kolaydır. Bu tür olaylarda ittifak ederek birlikte hareket etmeliyiz. Diyarbakır’da gözlemlediğimiz kadarıyla birileri öldürmeye, yakmaya, yıkmaya kendini endekslemişken, birileri de inadına yaşatmaya, onarmaya gayret ediyor ve ucunda ölüm olsa bile fakire fukaraya et ulaştırmak için çaba sarf ediyor. Kardeşlerimizde gördüğümüz gayret gözlerimizi doldurdu.” diye konuştu.
“Diyarbakır’da birçok yer hendek ve barikatlarla örülmüş”
Diyarbakır’da insanların PKK’den dolayı yaşadıkları sıkıntılara şahit olduklarını belirten Erbakan Vakfı Medya Basın STK İletişim Sorumlusu Talip Aksoy ise “Diyarbakır’da kurbanlarımızı kestik ve Yasin Börü önlüklerimizi giyerek sokak sokak fakire fukaraya kurban eti ulaştırdık. Gezdiğimiz birçok yerde PKK’nin halka yönelik zulmüne şahit olduk. Her tarafta hendekler açılmış, barikatlar kurulmuş insanlar bir şekilde sindirilmiş. Biz orada aslında küçük bir Suriye’yi gördük. Rabbim oradaki kardeşlerimizin yardımcısı olsun.” ifadelerini kullandı.
“Kötü bakışlar verdiğimiz bir Allah selamı ile dağılıyordu”
Yaptıkları çalışmaların Ümmet olma yolunda bir tuğla döşemek olduğunun altını çizen Şehit ve Tutuklu Aileleri Platformu Sözcüsü Recai Yurdan, “Bizler birçok kesimden birer temsilci ile Diyarbakır’a giderek kurban eti dağıttık. Bu çabamızı Ümmet olma, beraber olma yolunda bir tuğla taşı döşemek olarak değerlendiriyoruz. Bizler orada et dağıtırken halktaki aşırı derecedeki sindirilmişliği fark ettik. Ve orada çok önemli bir şeyi daha fark ettik ki o da bizlere soğuk bakan, yüzlerini çeviren insanların selam vermemizle yüzlerine renk gelmesini, yumuşamalarını ve en güzel şekilde selamımızı almasını gördük. Bir selam ile dahi o insanların kalbine hitap edebiliyorduk.” dedi. (M. Erkam Yavuz- İLKHA)
