Hükümet karşıtı siyasi düşünceye sahip olanlar, mal bulmuş mağribi gibi twitter yasağına saldırdılar. Oysa siyasi tercihlerinin izan ve ferasetlerini gölgelemesine izin vermeyip kısa bir araştırma yapma zahmetinde bulunsalar konuyu anlayacakları gibi yanlış bilgilendirme yapmaktan da korunmuş olacaklardı.
Twitter yasağının, daha doğru deyimle, Twittera erişimin engellenmesinin arka planındaki hukuki kararları görmek istemeyenler ülkemizin bu konuda yaptırım oluşturma amacını da anlamamışlardı. Uygulamanın, bırakınız özgürlük ve hak kısıtlamasını, uzun vadede insan hak ve özgürlüğüne hizmet edeceğini, devletimizin söz konusu merkezler tarafından otorite olarak kabul edileceğini de anlamak istemediler. Hiç kimse görmek istemeyenden daha kör, anlamak istemeyenden daha biakıl değil elbet; lakin bu, konuyu idrak etmek isteyenlerle arka plan bilgilerini paylaşmamıza engel oluşturmaz.
Öncelikle dünya ülkeleri ile ülkemizdeki sosyal medya kullanım oranlarına baktığımızda vatandaşlarımızın sosyal medyaya ilgisi açık ve net bir şekilde görürüz. Sosyal medya kullanımı konusunda Mısır yüzde 88 ile ilk sırada yer alırken ardından yüzde 86 ile Rusya gelir. Yüzde 79 orana sahip Türkiyeyi yüzde 73 ile ABD ve Brezilya takip ederken Çin bu tabloda yüzde 48 oranıyla yer alır.
Sözde özgürlükler ülkesi ABD vatandaşlarının sosyal medyaya çok da ilgi göstermedikleri aşikarken Mısır gibi ekonomi ve siyasetini düzeltememiş, hak ve özgürlük konusunda sınıfta kalmış, hala darbenin kucağındaki bir ülkenin ilk sırada yer alması şaşırtıcı ve düşündürücü!
Yüzde 79 gibi hiç de azımsanmayacak oranda sosyal medya kullanıcısına sahip olan ülkemizde Twittera erişimin engellenmesi mevzusuna gelince aslında sebep hiç de anlaşılmaz veya karmaşık değildir. Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinin verdiği kararları uygulamayan, yok sayan Twittera erişimin tedbiren engellenmesi şaşırtıcı olmamalı. Ülkemizde 12 milyondan fazla kullanıcısı bulunan Twitter, Türkiyeye muhatap bildirmeyince yaptırım uygulamak amaçlı tedbir kararı alınması bir hukuk ihlali değil ola olsa hukukun tanzim edilmesinin amaçlandığı uygulama niteliği taşır.
Servis sağlayıcıların engellenmesine ilişkin mahkeme kararının çıkması üzerine kişisel hakların ihlaliyle ilgili dört ayrı mahkeme kararını uygulamayan Twittera erişim durduruldu. Türkiyenin bu yaptırımı üzerine Twitter, Türkiyede kendilerini temsil etmesi için bir avukatlık bürosuyla anlaştı ve Twitterın kurucusu Jack Dorsey bu firmaya vekalet verdi. Böylelikle daha önce yerel ofislik açılması için girişiminde bulunan ancak sonuç alamayan Türkiye, muhatap bulamama sorununu çözümlemiş oldu. Yapılan görüşmelerde Twitterın, mahkeme kararlarını uygulamaya hazır olduklarını, işbirliği yapacaklarını iletmeleri üzerine de erişim kısmen sağlanmaya başlandı. Türkiye bu sitelerden tam olarak yerel ofis açmalarını, muhatap bulundurmalarını, vergi vermelerini ve mahkeme kararlarını uygulamalarını istiyor ki uluslararası hukuksal platform zaten bunları öngörmektedir.
Aslında erişimin engellenmesi kararı ülkemizde ilk kez görülen bir uygulama değil. 2008 yılında mahkeme kararlarını uygulamayan Youtubea da erişim engellenmiş, 2 yıl sonra Youtube geri adım atarak Türk hükümeti ile uzlaşmayı tercih etmek zorunda kalmıştı. Twitter ise bu kararı vermek için 2 yıl beklemek yerine 1 gün sonra uzlaşma yoluna gitmeyi seçti.
Türkiyenin, Twitterdan engellenmesini istediği mahkeme kararlarına baktığımızda davaların birbirinden farklı içerikte olduğunu görürüz. Bunlardan birini İsmet Özelin şahsı adına açılan sahte hesaptan paylaşım yapılması üzerine hukuki müeyyidelerin uygulanması talebi oluşturmuş. Bir diğer mahkeme kararı ise Samsunda yaşayan C.K. isimli ev kadınının, kendi adına açılan sahte hesaptan porno yayınlar yapılmasının engellenmesi isteği üzerine verilmiş. Diğer karar ise Binali Yıldırım ve oğlu Erkam Yıldırımın bir hesabın yasaklanması isteği sonrası çıkmış.
Twittera çeşitli isteklerle başvuran ülkelere baktığımızda karşımıza çıkan tablo oldukça ilginç! Hükümetlerden gelen bilgi edinme taleplerinin yüzde 59u ABD, yüzde 15i Japonya, yüzde 4ü Fransa ve Birleşik Krallık tarafından gelmekte. İncelenen 1410 talep arasında Türkiyenin talepleri yüzde 10dan daha az.
Twittera gelen, illegal olduğu gerekçesiyle, hükümet ve yetkililerin içerik kaldırma taleplerinde bir önceki döneme göre 5 kat artış olması dikkat çekici. 2013ün ikinci yarısındaki 365 isteğin 305i Fransadan gelirken; Rusya 14, Türkiye ise sadece 2 talepte bulunmuştur.
Twitterin yaygınlaşmasıyla birlikte telif konusunda gelen talepler de artarken buna bağlı olarak 12 bin 243 hesap etkilenmiş, 26.506 tweet silinmiş, 5.847 medya içeriği kaldırılmıştır. Twitter raporuna göre bu konuda en çok talep ABDden gelmektedir. ABD, 948 hesapla ilgili 679 talepte bulunmuş. Bu rakam, söz konusu taleplerin yaklaşık yüzde 80ine tekabül ederken isteklerin yüzde 75i de karşılanmış!
Twitterin uygulamaları bunlarla sınırlı da değil. Geçmiş tarihlerde Almanyanın isteği üzerine Neo-Nazi hesapları engellemiş, Fransanın talebi üzerine de Yahudi aleyhtarı ve ırkçı tweetleri siteden kaldırmıştır. Yine Hindistandaki iç karışıklık döneminde toplu mesaj atmayı yasaklayan hükümetle işbirliğine gitmişken Türkiyenin mahkeme kararlarını uygulamaması kabul edilebilir bir durum değildir. Yönetici erkin, Twittera otoritesini kabul ettirme, hukuki müeyyidelerden yararlanma amacıyla erişimi engelleme girişimini hak ve özgürlük kısıtlaması olarak yorumlayanlara ne söylenebilir!
Twitter.com/sabihadogann
Twitter neden yasaklandı!
Milat Gazetesinden Sabiha Doğan yazdı; Twitter neden yasaklandı!
24 Mart 2014 Pazartesi 11:36