Anadolu Platformu Suriye Yardım Koordinatörü Mahmut Kaçmazer, Suriye'de yaklaşık 5 yıldan bu yana yaşanan savaştan dolayı her şeyini geride bırakarak, Türkiye’nin sınır illeri başta olmak üzere farklı illere sığınan Suriyelileri, bazı çevrelerin kendi kötü ideolojilerini ve gayelerini gerçekleştirmek için kullanmalarının kabul edilemez olduğunu söyledi.
Dünyanın birçok ülkesinde özellikle Ortadoğu’da her gün insanların katledildiğini, fakat tüm bunlara rağmen BM ve Batı dünyasının sessiz kaldığını belirten Kaçmazer, BM’nin evrensel insan hakları beyannamesinin bir hikâyeden ibaret olduğunu söyledi.
Türkiye'ye sığınan Suriyeli mültecileri kendi kötü emelleri için kullanan ve gelişen her olumsuz olayın sorumlusu olarak Suriyelilerin gösterilmesine tepki gösteren Kaçmazer, “Bu mazlum insanlara destek vermesi gerekenler, maalesef bu insanları döverek, evlerini ve işyerlerini yakarak, onların üzerinden siyaset yaparak zulüm yapıyorlar.”ifadelerini kullandı.
BM’nin evrensel insan hakları beyannamesi bir hikâyeden ibaret
Dünya barış günü ilan edilen böyle bir dünyada, barış için maalesef hiçbir ülkenin hiçbir topluluğun ciddi manada bir gayreti, bir çabasının ve çalışmasının olmadığına vurgu yapan Kaçmzaer, “BM’nin evrensel insan hakları beyannamesinin bir hikâyeden ibaret olduğunu görüyoruz. BM son olarak dünyada yaşanan gelişmelere sessiz kalarak evrensel insan hakları beyannamesinin bir kandırmacadan ibaret olduğunu bir kez daha ispatlamış oldu. Güya dünya barış gününde barıştan sloganik olarak söz edip de bunun gereğini yapmayan bir dünya ve insanlık dramı ile karşı karşıyayız.”dedi.
Bu zulme sessiz kalanlar bir gün bunun bedelini ödeyeceklerdir
Dünyada Müslümanlara ve mazlumlara yönelik yapılan zulümlere sessiz kalanların bir gün bunun bedelini ödeyeceklerinin altını çizen Kaçmzaer, “Suriye konusunda maalesef bütün dünyanın gözü önünde, yaklaşık olarak resmi rakamlara göre 400 bin Suriyelinin hayatını kaybettiği belirtiliyor. Oysa bizim araştırmalarımıza göre daha fazla Suriyelinin,ü zalim baas rejimi tarafından çoluk çocuk denmeden katledildiğini görüyoruz. Bunu Tarih, Ümmet ve Allah (cc) affetmeyecektir. Bu zulmü yapanlar ve bu zulme sessiz kalanlar bir gün bunun bedelini ödeyeceklerdir. Aslında katlettikleri Suriye halkı değil, ya da dünya mazlumları değil, zalimler kendi geleceklerini katletmektedirler.”şeklinde konuştu.
Maalesef 7 milyona yakın Suriyeli mülteci ve muhacir konumuna düştüğünü belirten Kaçmazer, “Neredeyse 6. yılına giren bu zulüm hala devam ediyor. Kimyasal silahlar da dahil, bu mazlum halkın üzerine hepsi kullanılıyor. Ama bütün dünya sessiz kalıyor. Bu tavır insanlık için bir utanç, kaygı ve insanlığın geleceğinin tehlike altında oluşunun kanıtıdır. Özellikle batı dünyası bir an önce bu gidişatından vazgeçmelidir.”diye konuştu.
Bu haysiyetsizliğin ve insanlık dışı davranışın ta kendisidir
Ülkelerindeki savaştan dolayı kaçarak Türkiye’ye sığınmış muhacir ve mülteci konumuna düşmüş Suriyelilerin Türkiye’de içine düşmüş oldukları duruma da değinen Kaçmzaer, “Bu mazlum halkı, siyaset yaparak, oyunlar oynayarak, kendi pis ideolojilerini ve gayelerini gerçekleştirmek için kullananlar var. Bu haysiyetsizliğin ve insanlık dışı davranışın ta kendisidir. Allah (cc) bunu da affetmeyecektir. Bu mazlum insanlara destek vermesi gerekenler, maalesef bu insanları döverek, evleri ve işyerlerini yakarak, onların üzerinden siyaset yaparak zulüm yapıyorlar. Onun için bu düşünce ve eylemlerden uzak durulması gerekir.”ifadelerini kullandı. (İbrahim Koçyiğit- İLKHA)
