İşte Baronun açıklaması; Biz avukatlar arada bir Adliyenin önüne çıkıp böyle basın açıklamaları yapmaktan hiç hoşlanmıyoruz. Ama şartlar bizi buna mecbur ediyor. Şanlıurfa Barosu hiçbir döneminde iktidarların yada herhangi bir siyasi akımın peşine takılan bir baro olmamıştır. Yalnız haksızlıklar karşısında tavır almıştır.
12 eylül 2012 de, 7 cezaevinde, 63 mahpus ile başlayan açlık grevleri bugün 51. Gününe ulaşmış, Adalet Bakanının açıklamasına göre 66 cezaevinde 683 mahpus ile devam etmektedir.
Bu açlık grevleri 51. Gününde bir ölüm orucuna dönüşmüşken, Başbakan yurtdışından yaptığı açıklamalarla kendi Adalet Bakanını yalanlamakta, bunların aç olmadığını şov yaptıklarını hiç sıkılmadan söyleyebilmektedir.
Bu açlık grevcilerinin talepleri haklı ve meşru taleplerdir. Anadilde eğitim, kürtçe savunma hakkı ve Öcalanın üzerindeki tecridin kaldırılmasını istemektedirler.
Kendi anadilinde eğitim her insanın doğuştan gelen doğal ve ilahi bir hakkıdır. Mahkemelerde Kürtçe savunma yapılmasına kanuni bir engel olmadığı halde yaptırılmamaktadır. Abdullah Öcalan hukuki olarak bir hükümlüdür ve her hükümlü gibi avukatları ve yakınları ile görüşme hakkı olduğu halde 15 aydır görüştürülmemektedir. Bütün bu yaptırımlar hem kanunlara hem de Türkiyenin uymak zorunda olduğu uluslararası antlaşmalara aykırıdır. Bu son iki şık için kanunlarda düzenleme yapılmasına da gerek yoktur sadece siyasi irade bu konuda tavır değiştirirse düzelebilecek durumlardır.
Biz Şanlıurfa Barosu olarak hiçbir insanın kendini göz göre göre ölüme yatırmasını istemeyiz ve bu açlık grevlerinin de bir an önce sonlandırılması taraftarıyız.
Ancak açlık grevleri pasif ve barışçıl direnişlerdir. Haklı taleplerinin kabul edilmesi uğruna ölümü göze alan insanların da iradelerine saygı duyarız.
Bu nedenle hükümeti, iktidar partisini ve bütün devlet yetkililerini bu açlık grevlerine son verilebilmesi için gereken her türlü girişimde bulunmaya davet ediyoruz. Ülkede silahların susması, barış ikliminin geri gelmesi için uğraşacakları yerde siyasal uzlaşmazlıkları sertlikle ve zorla çözmeyi düşünenler önümüzdeki günlerde başlayacak ölümlerden de sorumlu olacaklardır.
Biz Şanlıurfa Barosu olarak hükümetin ivedilikle grevi sona erdirecek müzakereleri yürütmesini ve Baro olarak bu konuda hertürlü desteği verebileceğimizi, arabuluculuk da dahil her türlü sorumluluğu alabileceğimizi kamuoyuna ilan ederiz denildi.
www.balikligol.com
