banner2
Öne Çıkanlar Balıklıgöl Urfa Haber büyükşehir Başbakan Erdoğan

Mazlum-Der'den Roboskiyi filmli hatırlatma

İşte Dervişoğlu’nun konuşmasından satırbaşları; “Ne ilginçtir ki Meclis İnsan Hakları Komisyonu  failleri bulamadığını söylüyor. Muhalefet cephesi ise adli bir soruşturma başlatılması için gerekli çabayı sarf etmekten çok hükümetin bu konudaki zayıflığını konuşmakla yetindiler.

Doğal olarak soruşturma başlatması gereken  cumuhuriyet savcıları  da bir yıl geçmesine rağmen failler için değil,öldürülen çocukların ailelerine soruşturma açmış, beş kez Ferhat Encü’ yü gözaltına almış ve sorgulayıp bırakmış, işin peşini bırakmaları ve adalet aramalarını engellemek için sindirmeye çalışmışlardır.

Yargı ne zaman soruşturma başlatacak, bu canları katledenler yargılanacaklar mı? Bunu zamanla göreceğiz, ancak en kutsal olan yaşam hakkı, nedense, konu Kürt halkı olunca  gözetilmiyor ve olayların üstü örtülmeye çalışılıyor.

Bu kaçıncı katliam, bu kaçıncı sümenaltı etme girişimi, bu kaçıncı sindirme, kaçıncı yıldırma? Katliamlar, faili meçhuller, hukuksuzluklar, darbeler, asimilasyonlar için çok eskilere gitmeden, yakın tarihe kabaca bakacak olduğumuzda dahi önümüze çok vahim tablolar çıkmakta ve hemen hepsinde aynı politikaların izlendiğini görmekteyiz.

 

ŞANLIURFA CEZAEVİ

19 Haz 2012’ de Şanlıurfa Cezaevinde çıkan olaylarla İlgili somut hiçbir gelişme yaşanmamış, Adalet Bakanı üstü örtülmeyecek demesine rağmen, 13 insanın yanarak öldüğü olayla ilgili herhangi bir sorumlu tespit edilemediği söylenerek ne cezaevi yönetimine ne de başka sorumlularla ilgili her hangi bir adli soruşturma açılmamıştır.

Halkın çocukları cezaevlerinde yanarken, devletin bekası için, devlet adına hizmet ettiğini iddia ederek Susurluk  soruşturmasında adı geçen Mehmet Ağar gibileri özel cezaevlerinde krallar gibi ağırlanmakta, bir kısmı salıverilmekte, bir kısmına hiç dokunulmamaktadır.

 

9 MAY 2009  MARDİN MAZIDAĞI KATLİAMI

Mardin’in Mazıdağı ilçesinin korucu köyü olan Bilge köyünde, bir grup köy korucusunun  bir düğün törenindeki 44 kişiyi silah ve el bombalarıyla katletmesi hala bir çoğumuzun hafızasında tazeliğini korumaktadır. Koruculuğun nasıl bir vahşet yarattığını  gösteren olaylardan sadece biri olan bu katliama rağmen ne yazık ki koruculuk sistemi hala devam etmektedir.

 

HRANT DİNK CİNAYETİ

Gazeteci Hrant Dink, 19 Ocak 2007 tarihinde silahlı saldırı sonucu  katledildi.  Altı yıldır katilini bulamadıklarını söylemekteler. Önce örgüt var denildi, sonra örgüt yok denildi ve hala azmettirenler, olayın arkasındaki irade yargı önüne çıkartılmak istenmiyor.

 

HAYATA DÖNÜŞ OPERASYONU

19-22 Aralık 2000 tarihinde Türkiye genelinde 20 ayrı cezaevine kolluk kuvvetlerince müdahale edildi, saldırıda otuz üç tutsağın hayatını kaybettiğini, yüzlerce tutsağın sakat kaldığını ve yine hiçbir adli soruşturmanın yapılmadığını ifade etmek isterim.

 

UĞUR MUMCU CİNAYETİ

24 Ocak1993 günü bir suikaste kurban gitti. Uğur Mumcu ve  o dönemdeki daha bir sürü siyasi cinayetler ve resmi rakamlara göre on yedi bin beş yüz kişiyi bulan cinayet, kaçırma ve benzeri olayların failleri ortaya çıkarılmamıştır.

 

MERHUM MUHSİN YAZICI OĞLU, MERHUM TURGUT ÖZAL’IN ÖLÜMLERİ

Başbağlar katliamının, aradan geçen onlarca yıla rağmen, sorumluları bulunamamıştır.

Eşref Bitlis ve ekibinde bulunan ve Kürt sorunu konusunda çözümcü davranan üst düzey askerlerin ölümü, Muhsin Yazıcıoğlu ve en son Turgut Özal dahil olmak üzere bunlara benzer bir çok cinayet ve şüpheli ölümlerin üzerindeki sır perdesi aralanmamıştır ve bu olayların üzerine gitmeye yönelik bir irade ortaya konmamıştır.

Roboski katliamını yapanlara alelacele teşekkür eden Başbakan bir yıl sonra “ gerekirse özür dilenir” diyerek adeta alay edercesine bir tavır sergileyerek ölenlerin ruhlarını sızlatmış, ailelerini rencide etmiş ve üzüntülerini tazelemiştir. Başbakan bir yıl sonra: “ ölenler eğer sivil ise…” diye ifadeler kullanarak bir sürü çelişkili tavır sergilemeye devam ediyor. Soruyoruz: Bunların sivil olduklarını bilmiyor olsanız tazminat öder miydiniz?

Gerçi aileleri tazminat kabul etmedi ve almadı, onlar sadece sadece adalet gerçekleşsin ve yapanlar cezalansın istiyorlar.

Birkaç gün önce ABD’ de, bir çocuğun okul arkadaşlarını öldürmesi olayı ile ilgili ABD Başkanı Obama:” Çocuklarımızı koruyamadık…” deyip kendini sorumlu tutup ağlarken, kendi başbakanımızın Roboski toplu kıyımı karşısındaki suçüstü yakalanışını örtbas etme girişimleri andıran yaklaşımı acınacak bir durum olarak karşımızda durmaktadır.

Mazlum-Der olarak buradan ilan ediyoruz ki: başta devlet için öldüren, işkence edenler  olmak üzere, tüm adaletsiz uygulamaların karşısında var gücümüzle duracağımıza, halkımızı bu konuda her fırsatta ve her platformda bilinçlendirmeye ve ses vermeye çağıracağımıza, suç işleyen her kim ve her ne adına olursa olsun adil yargılanana kadar bu mücadeleye devam edeceğimizi herkesin bilmesini isteriz" dedi.

www.balikligol.com

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.