banner2
Öne Çıkanlar Urfa Urfa Haberleri Türkiye Viranşehir Diyarbakır

Mahkeme Başkanı: Çobanlar Bile JİTEM’i Bilir

Biri Alman üç Hıristiyan’ın Malatya’daki Zirve Yayınevi’nde boğazları kesilerek katledilmesine ilişkin davanın görülmesine devam edildi. Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen davanın 57. duruşmasında İnönü Üniversitesi öğretim üyesi Ruhi Abat’ın 850 sayfalık savunmasına devam edildi. Duruşmaya mahkeme başkanı Hayrettin Kısa’nın dava dosyasına giren evrakların okunmasıyla başlandı.

Ben JİTEM elemanı değilim

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen Ergenekon Davası’nda yer alan Siyah ve Beyaz Kuvvetlerle ilgili bilgi ve belgelerin gönderilmesi üzerine başkan Kısa, “Hurşit Tolon burada JİTEM’in ne olduğunu bilmiyorum dedi ama İstanbul’da yargılandığı dosyada da JİTEM’in varlığından bahsediliyor” dedi. Bunun üzerine JİTEM görevlisi olduğu bilinen sanık Abdullah Atılgan söz alarak, “Ben JİTEM elemanı değilim” ifadelerini kullandı. Başkan Hayrettin Kısa ise, “Oradaki çobanlar dahi JİTEM’in var olduğunu ve ne olduğunu biliyor. Nasıl bilmiyorsunuz” dedi.

Ses kayıtları nasıl çözülmedi

Gün boyu savunma yapan Ruhi Abat, sözlerini gazete küpürleriyle destekledi. Malatya Jandarma İstihbarat Binbaşı Haydar Yeşil’in harddisklerinde yer alan ses kayıtlarıyla ilgili itirazlarını dile getiren Abat, “Kayıt çözümlerinde ‘anlaşılamadı’ ifadeleri kullanılıyor. Bu teknoloji çağında konuşmaların çözülememiş olması çok komik. Eğer çözülürse İlker Çınar’ın büyün kirli çamaşırları ortaya çıkacak” dedi.

Davanın soruşturma savcısı İsmail Aksoy’un taraf olduğunu iddia ederek görevden alınmasını isteyen Abat, şunları söyledi: “Dava bir cinayet davasıyken, soruşturmayla bir cemaat davası haline geldi. Bu davaya devam edildiği sürece devlet ve cemaatin başı yanacak. Beni misyonerlik çalıştığım için idam edecekseniz, edin. Ben bir ilahiyatçıyım ve misyonerlikle ilgili çalışma yapmamdan daha doğal bir şey yok” dedi. Abat ayrıca Ergenekon eski savcısı Zekeriya Öz ve İsmail Aksoy’a da hakkını helal etmediğini söylemesinin ardından başkan Kısa şu eklemede bulundu: “Sen merak etme, bu soruşturmayı yapanlar öbür tarafı da düşünmüştür.”

“Arkasında kim var”

Abat, savunmasında Zaman Gazetesi’nin 1987 yılından 1994 yılına kadar misyonerlikle ilgili yapılan haberlerinin küpürleriyle “Misyonerlerin ülkede cirit attığı” tezini güçlendirmeye çalıştı. Mahkeme başkanı Kısa, “Misyonerler ülkede cirit de atabilir. Bunun cinayetle ne alakası var. Bu cinayetin arkasında Zaman’ın ve cemaatin mi olduğunu söylemeye çalışıyorsunuz? Bu tür haberler diğer gazetelerde de vardır” dedi. Söz alan Abat da cemaate ve AKP’ye karşı olmadığını söyleyerek, “Çuvalı sirkelerseniz çok adam altında kalır. Malatya’da misyonerleri kim takip etmiyordu?” yanıtını verdi. Başkanın, “Sen kimsin, nereden biliyorsun misyonerlerin takip edildiğini” sorusuna ise Abat, “Konferanslar yaptığım için biliyorum” dedi.

Haber: Aysun Yazıcı / Taraf

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.