Aydın açıklamasında şunları kaydetti; ''Bilindiği üzere Erzurum Atatürk Üniversitesinde 22 güvenlik personeli işten çıkarıldı. Bu güvenlik personellerinin işten çıkarılmasının acısıyla kuruma yapmış olduğu saldırı tabiki bizim tarafımızdada kınanmaktadır. Ama öncelikle bu sorunun, bu saldırının neden gerçekleştirildiğini irdelemek gerekmektedir. Şiddete sıfır tolerans diye hitap eden şiddete sıfır toleransla slogan atan insanlara öncelikle şiddeti meydana getiren durumları değerlendirilmesini düşünmekteyiz. Kamu şirket personelleri genel merkezi olarak işten çıkarılmaya karşı olduğumuzu her zaman dile getirdik, ama nedense bazı bürokratlar bunu anlamak istemiyorlar, bazı bürokratların vicdanları buna el veriyor. Bunu nasıl ifade edeceğimi bende şaşıyorum'' dedi.
Aydın ''Bugün 2011 yılın başındada, aynen bugün aynı şekilde bir takım sorunlarla karşı karşıya kalmış ve altında kalkmıştık. Atatürk üniversitesinin rektörü adeta kamunun nazbını yoklar gibi bu çocukları çağırıp, kendilerine herhangi birşey söylemeden, kendilerini geri göndermesi veya adete kamunun nabzını yoklar gibi acaba kendisine bir zarar olurmu, olmaz mı diye, düşünür şekilde hareket etmesi bürokrasiye aykırıdır, liderliğe aykırıdır, o kurumun aile babası, o kurumun insanlarını düşünmek zorundadır.
Kütahya Hava Er Eğitimi Komutanlığı'nda 238 arkadaşımız ihalelerin yenilenmemesi sebebiyle işsizdir. İstanbul Haydar Paşa Gata'da 60 arkadaşımız işten çıkarılmıştır. Bu Şirket Personelleri bugün işten çıkarılıyor ama yarın ne olacak? yarın bunlar bize toplumsal suç olarak geri dönmeyecek mi? zaten hayatımızın son işini yapan asgari ücretle, kirasını zor ödeyen bu insanların yarın neler yapabileceğini hiç düşünüyor mu? bu kurum amirleri bu kurum amirleri bu ailenin babası olduğunu neden unutuyorlar. Ayrıca Nevşehir milli eğitim müdürlüğü'nde 51 taşeron işçisi işten çıkarılmıştır. Türkiye'de adeta bir taşeron işçisi kıyımı başlamıştır. Biz buna karşıyız, sabrımızı zorlamasınlar, gerekirse kitlesel eyleme dönüştürüz olayı, herkes kendi işini yapmalıdır. Bir taşeron işçiyle uğraşmak bir kurum amirinin son görevi olmalıdır, son işi olmalıdır, bu görev bir iş bile değil, bu bir kişisel insiyatıfdır. bir ego tadminidir, başka hiç birşey değildir'' dedi.
Aydın son olarak şunları kaydetti; '' Peki bu çıkarılan insanların yerine kimler alınıyor, nasıl alınıyor, ne şekilde alınıyor, bunlarıda ayrı sorular, çünkü taşeronluk sistemi zaten hukuka aykırı ve ileri iken bu durumlar ile karşımıza çıkmaları bizleri son derece üzmektedir. Kamu Şirket Personelleri Derneği Genel Merkezi olarak bütün türkiye'deki taşeron işçi derneklerine sesleniyorum; '' Bugünden itibaren basın açıklamarını yapmaya başlasınlar, bu konulara duyarsız kalmasınlar, ve bir tane dahi taşeron işçinin sokakta kalması, bu çalışmalardan geri kalması bizlerin vicdanına sıgacak birşey değildir, bizde vicdanımıza sığmayan tutumlar karşısında her türlü eylemi yaparız. Bu anlamda Türkiye'mizin değerli yöneticilerini göreve davet ediyorum, bu bir vali, iki vali bazında bir konu değil, Türkiye'yi ilgilendiren bir konu, Türkiye taşeron işçi kıyımına son vermelidir, Türkiye yöneticileri, türkiye bürokrasisi bu konuya kulak vermeli ve kulak tıkamamalı, ve bu sese kulakvermelidir, Lütfen bu kamu şirket personelleri'nin sorunlarını çözün işe geri dönüşlerini sağlayın aksi halde bu yarın toplumsal problem olarak karşımıza çıkacaktır'' dedi.
VİDEO
Aydın ''Bugün 2011 yılın başındada, aynen bugün aynı şekilde bir takım sorunlarla karşı karşıya kalmış ve altında kalkmıştık. Atatürk üniversitesinin rektörü adeta kamunun nazbını yoklar gibi bu çocukları çağırıp, kendilerine herhangi birşey söylemeden, kendilerini geri göndermesi veya adete kamunun nabzını yoklar gibi acaba kendisine bir zarar olurmu, olmaz mı diye, düşünür şekilde hareket etmesi bürokrasiye aykırıdır, liderliğe aykırıdır, o kurumun aile babası, o kurumun insanlarını düşünmek zorundadır.
Kütahya Hava Er Eğitimi Komutanlığı'nda 238 arkadaşımız ihalelerin yenilenmemesi sebebiyle işsizdir. İstanbul Haydar Paşa Gata'da 60 arkadaşımız işten çıkarılmıştır. Bu Şirket Personelleri bugün işten çıkarılıyor ama yarın ne olacak? yarın bunlar bize toplumsal suç olarak geri dönmeyecek mi? zaten hayatımızın son işini yapan asgari ücretle, kirasını zor ödeyen bu insanların yarın neler yapabileceğini hiç düşünüyor mu? bu kurum amirleri bu kurum amirleri bu ailenin babası olduğunu neden unutuyorlar. Ayrıca Nevşehir milli eğitim müdürlüğü'nde 51 taşeron işçisi işten çıkarılmıştır. Türkiye'de adeta bir taşeron işçisi kıyımı başlamıştır. Biz buna karşıyız, sabrımızı zorlamasınlar, gerekirse kitlesel eyleme dönüştürüz olayı, herkes kendi işini yapmalıdır. Bir taşeron işçiyle uğraşmak bir kurum amirinin son görevi olmalıdır, son işi olmalıdır, bu görev bir iş bile değil, bu bir kişisel insiyatıfdır. bir ego tadminidir, başka hiç birşey değildir'' dedi.
Aydın son olarak şunları kaydetti; '' Peki bu çıkarılan insanların yerine kimler alınıyor, nasıl alınıyor, ne şekilde alınıyor, bunlarıda ayrı sorular, çünkü taşeronluk sistemi zaten hukuka aykırı ve ileri iken bu durumlar ile karşımıza çıkmaları bizleri son derece üzmektedir. Kamu Şirket Personelleri Derneği Genel Merkezi olarak bütün türkiye'deki taşeron işçi derneklerine sesleniyorum; '' Bugünden itibaren basın açıklamarını yapmaya başlasınlar, bu konulara duyarsız kalmasınlar, ve bir tane dahi taşeron işçinin sokakta kalması, bu çalışmalardan geri kalması bizlerin vicdanına sıgacak birşey değildir, bizde vicdanımıza sığmayan tutumlar karşısında her türlü eylemi yaparız. Bu anlamda Türkiye'mizin değerli yöneticilerini göreve davet ediyorum, bu bir vali, iki vali bazında bir konu değil, Türkiye'yi ilgilendiren bir konu, Türkiye taşeron işçi kıyımına son vermelidir, Türkiye yöneticileri, türkiye bürokrasisi bu konuya kulak vermeli ve kulak tıkamamalı, ve bu sese kulakvermelidir, Lütfen bu kamu şirket personelleri'nin sorunlarını çözün işe geri dönüşlerini sağlayın aksi halde bu yarın toplumsal problem olarak karşımıza çıkacaktır'' dedi.
VİDEO
