banner2
Öne Çıkanlar Urfa Urfa Haber Sanlıurfa Gaziantep Akçakale

BM adaleti; özre gerek yok

Mavi Marmara'ya şok BM raporu

Birleşmiş Milletler'in İsrail'in Mavi Marmara baskınını araştırmak için kurduğu komisyon, İsrail'in özür dilemesine gerek olmadığını savunan rapor hazırladı. Türkiye tepkili..

 

İsrail'in baskınıyla ilgili BM Soruşturma Paneli'nin raporu 18 Mayıs'ta Genel Sekreter'e sunulacak. Rapordaki "orta yol" çabasından rahatsız olan Türk tarafı, "Gerekirse Panel'den çekiliriz" görüşünde...

 

Mavi Marmara baskınını araştırmak üzere oluşturulan BM Soruşturma Paneli nihai raporunun taslağını yazdı. İlk taslaktan sızan bilgilere göre Türkiye'nin savunduğu uluslararası deniz hukukunun ihlal edildiği iddiası kabul edilmedi. "Meşru müdafaa hakkını kullandığını" savunan, İsrail'in 'aşırı güç kullandığı' ve "ölümlere sebep olduğu" kayıtlara geçirildi.

 

Türkiye'nin özür ve tazminat talebinde ise Panel, orta yol buldu ve İsrail'in yükümlülüğünden bahsederken 'özür' yerine, 'pişmanlık' kelimesini kullanarak İsrail'den ölen 9 kişinin ailelerine tazminat ödenmesini istedi. Yeni Zelanda eski Başbakanı Geoffrey Palmer'in başkanlığındaki Panel, tavsiyeler raporunu BM Genel sekreteri Ban Ki Moon'a 18 Mayıs'ta sunacak. Raporun sunulmasının ardından da Genel Sekreter, uygulamayla ilgili karar verecek. BM'nin taraflar arasında orta yolu bulmayı tercih edeceğini belirten Türk kaynaklar, Türkiye'nin itirazının Palmer ve üyelere iletildiğini söyledi. Daha önce İsrail'in itirazları ve geç savunma vermesi nedeniyle raporun sunumunun geçiktiğini hatırlatan yetkili, "Bu defa da süreyi biz uzatabiliriz" diyerek yazıma duydukları tepkiyi dile getirdi.

 

Ankara, "Bu yeni Mavi Marmara'ların önünü açar" görüşünü savunurken, sonuçta yapılacak açıklamadan İsrail'in de memnun kalmayacağına işaret etti. Yetkili, tazminat kararının da uluslararası hukukta bağlayıcı olduğunu belirtti ve "gerekirse rest çeker panelden çekiliriz" dedi.

 

TÜRKİYE SAVUNMASINDA ŞU NOKTALARA VURGU YAPMIŞTI:

ABD ÖRNEĞİ: Türkiye, BM'ye 1 Eylül 2010'da sunduğu 74 sayfalık savunmasında uluslararası hukuk açısından emsal bir karara başvurmuştu. İsrail askerlerinin 'meşru müdafaa' iddiasıyla silahlı saldırıda bulunmasının Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) 1986'daki kararına aykırı olduğunu savundu. Bu karar, ABD'nin isyancıları destekleyerek Nikaragua'da silah kullanımını ölçüsüz bulmuştu.

 

İSRAİL'İN KENDİ SÖZÜ: Türkiye'nin raporunda ayrıca İsrail Yüksek Mahkemesi'nin, uluslararası hukuka yönelik tanımlaması olayların sıralandığı bölümde ilk başta yer alıyordu: "Uluslararası hukukta, tıpkı iç hukukta olduğu gibi, hedefler araçları meşru kılmaz. Devletin gücü limitsiz değildir. Tüm araçların kullanımına izin verilmez. Toplar gürlediği zaman uluslararası hukuka ihtiyacımız vardır"

 

GASP EDİLENLER: İsrail'in Mavi Marmara baskını sırasında gemide bir çok kişisel materyal ve paraya el koyduğu belirtildi. Türkiye'nin BM'ye sunduğu ara rapora göre 600 cep telefonu, 400 kamera, 350 laptop, yüksek miktarda nakit para halen kayıp durumda bulunuyor. İsrail yetkili makamları da Türkiye'nin kayıp olarak bildirdiği malzemelere ilişkin henüz net bir açıklama yapmadığı belirlendi.

 

İFADELER YABANCILARDAN: Türkiye'nin raporunda Türklerden çok gemideki yabancılara ait ifadelere yer verildi. Onlardan biri Mario Damolin, gözaltında tutuldukları sırada tuvalet ve duşlarda kamera olduğunu belirtiyor. Kuveyt Milletvekili Waleed Al Tabtabaei'nin ifadelerinde, iki yolcunun gemiye inilmeden havadan vurulduğu belirtiliyor.

 

10 SAATLİK SAVUNMA: Yazılı savunmanın ardından 26 nisan'da Büyükelçi Mithat Rende gün boyunca Türkiye'nin sözlü savunmasını aktardı. Sorulan ek sorulara yanıt verdi. Rende, Yeni Zelanda eski Başbakanı Geoffrey Palmer'in başkanlığındaki heyetten adaletin sağlanması için hızlı karar verilmesini istedi. İsrail'in de Türkiye'nin özür ve tazminat taleplerini hızla karşılaması talep edildi.

 

SAVCI, KOMANDOLARIN İSİMLERİNİ İSTEDİ

Filistin'e yardım malzemesi götüren Mavi Marmara gemisine İsrailli komandolarca baskın düzenlenmesiyle ilgili olarak soruşturmayı yürüten savcılık, İsrailli yetkililerden olaya katılan ve emri verenlerin açık kimlik bilgilerini istedi. Uluslararası sularda İsrailli komandolarca gemiye baskın düzenlenmesi olayıyla ilgili olarak, eyleme katılan İsraillilerin isimleri istendi. Soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Akif Ekinci, İsrail Adalet Bakanlığı'na iletilmek üzere hazırladığı iki sayfalık İngilizce ve Türkçe yazıyı Dışişleri Bakanlığı'na gönderdi. 9 vatandaşımızın ölümü ve yaralanmasıyla sonuçlanan olayla ilgili yazıda, gözaltına alınan vatandaşlarımıza savaş helikopterlerinin üzerlerine aşırı şekilde alçaltılmak suretiyle psikolojik baskı yapıldığı, kelepçelendikleri, özel eşyalarına el konulduğu, cezaevinde de aç bırakılarak ve dinlenmelerine izin verilmeyerek işkence yapıldığı ifade edildi. Yaşanan olayların özetle anlatıldığı yazıda, İsrailli yetkililerden, eylemi gerçekleştirenler ile emir ve talimatları verenlerin açık kimlik bilgilerinin tespiti istenildi. Yazıda ayrıca olayla ilgili her türlü bilgi ve belgenin de verilmesi talep edildi. Duygu Güvenç ve Orhan Yurtsever / SABAH

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.